WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

haklı sebeple fesih talep edemeyeceği, davacının adi ortaklığın fesih ve tasfiyesini isteyebilmesi için haklı nedenlerin bulunmadığı, bir başka deyimle adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi için gerekli olan haklı nedenlerin varlığının davacı tarafından ispatlanamadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir.Dava, taraflar arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile adi ortaklıktan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.Dosya kapsamından; davacı ile davalının, ..." unvanlı iş yerinin işletilmesi ve bunun sonucunda elde edilecek kar ve zararın %50 hisse ile paylaşılması konusunda, 23/07/2010 tarihli ortaklık sözleşmesi yapıldığı, buna göre taraflar arasında 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620 ve devamı maddelerinde (818 sayılı BK.nun 520 ve devamı maddelerinde) düzenlenen adi ortaklık ilişkisinin bulunduğu açıkça anlaşılmaktadır ki, bu husus mahkemenin de takdirindedir....

    "İçtihat Metni" Dava, adi ortaklıktan kaynaklanan kar payı alacağı ve davalılar arasındaki devir sözleşmesinin iptali istemine ilişkin olup dosya Yargıtay'a 3.12.2010 tarihinde gelmiştir. Davanın açıklanan bu niteliğine ve Yargıtay'a ilk geliş tarihine göre, verilen hükmün temyiz inceleme görevi 6110 sayılı Kanunla değişik Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi hükmüne göre Başkanlar Kurulu tarafından hazırlanan ve Büyük Genel Kurul'ca kabul edilerek yürürlüğe giren işbölümü kararına göre yerel mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesini yapma görevi Yargıtay Yüksek (..). Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına SUNULMASINA, 14.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...

      hakkı, şirket sözleşmesinde özel olarak düzenlenmişse, ortaklara ayrılma akçesi farklı biçimde ödenebileceği kararlaştırılabileceğini, mahkemece kar payı alacağı yönünden açıkça bir alacak isteminde bulunmadığımız ayrıca kar payı isteminin ancak genel kurulda görüşülerek bir karar verilmesi gerektiği, genel kurul kararı ile kar payı dağıtılmasına karar verilmedikçe kar payı isteminin yerinde olmadığı gerekçesi ile hukuka aykırı olarak talebinin reddine karar verildiğini, limited şirket ortağı ortaklıktan ayrılması halinde ayrılma akçesinin yanında kar payı kendisine ödenmemişse kar payının tahsilini de isteyebileceğini, ortak, ortaklıktan çıkma davasında haklı sebepleri ortaya koyduktan sonra mahkemeden dava süresince, ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına ya da durumunun teminata alınması amacıyla bazı önlemlere karar verilmesini isteyeceğini, bu önlemler istem üzerine olabileceği gibi mahkeme tarafından kendiliğinden takdir edilebileceğini, eğer...

      Mahkemece; davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen karar, davalı tarafın temyizi üzerine Dairece verilen 09/04/2015 tarihli ve 2014/13677 E. 2015/5926 K. sayılı ilamla, taraflar arasında adi ortaklık sözleşmesi bulunduğu, davacıların adi ortaklıktan kaynaklı alacaklarını talep ettikleri, bir ortağın adi ortaklıktan kaynaklanan alacağını istenmesinin, aynı zamanda ortaklığın feshini ve tasfiyesini de kapsayacağı, taraflar arasındaki ortaklık ilişkisinin usulünce tasfiye edilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulü ile, tarafların ortak oldukları ''... Varisleri- ... Adi Ortaklığı'' adlı adi ortaklığın, bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen 05/06/2020 tarihli 3. aşama (son) bilanço raporundaki açıklamalar doğrultusunda feshine-tasfiyesine, Buna göre; a-) Ortaklığın yönetici ortağı olan davalı ...'...

        Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisinin fesih ve tasfiyesi ile adi ortaklıktan kaynaklı tapu iptali tescil ve alacak istemine ilişkindir. Adi ortaklık sözleşmesi, iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. (TBK. 620/1 md.) Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nun 639.maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar. Bunlardan ilki, yöneticilerin görevlerinin sona ermesi, diğeri de ortaklığın tasfiyesidir. Tasfiye, ortaklığın bütün malvarlığının belirlenip, ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sonlandırılması, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır....

          Maddesi gereği dağıtılması gereken kâr payını dağıtmadığını, ortaklığın feshi için gerekli yasal muameleleri BK'nın ilgili hükümleri gereği yapacaklarını, bu aşamada taleplerinin ortaklık süresince 24.02.2010 tarihinden 31.01.2012 tarihine kadar dağıtılmayan kar payı alacağına ilişkin olduğunu belirterek, kâr payına karşılık şimdilik 50.000,00 TL'nin davalıdan tahsili ile mevcut ise fazlaya ilişkin alacaklarının da tespitini talep ve dava etmiştir. Davalılar ... ve ... vekili cevap dilekçesinde; müvekkili ...'nun dava konusu adi ortaklıkta hissesi bulunmadığını, temsilci ortak olan müvekkili ...'ın da tüm görevlerini gereği gibi yerine getirdiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Davalı ... duruşmadaki beyanında davanın reddini talep ettiğini belirtmiştir. Mahkemece; davacının kâr payı alacağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, adi ortaklıktan kaynaklanan kâr payı alacağı istemine ilişkindir....

            Davada; taraflar arasında yapılan adi ortaklık sözleşmesi gereğince, kar payı ve demirbaş bedelinin verilmediği iddia eden davacı, kar payı ve demirbaş bedelini talep etmiştir. Bir ortak tarafından, kar payı ve demirbaş bedeli payının talep edilmesi; aynı zamanda tasfiyeyi de kapsar. Uyuşmazlık, bu çerçevede değerlendirilip ele alınmalıdır. Mahkemece, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin ... 13. Noterliğince tanzim olunan 22.11.2011 tarihli adi ortaklık sözleşmesi gereği "adi ortaklık" olarak nitelendirilmesi gerekirken; ortaklığın fiilen kurulamadığı gerekçesiyle 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri nazara alınmamış ve Türk Borçlar Kanununun 642. madde ve devamı hükümlerine göre tasfiye işlemi gerçekleştirilmemiştir....

              bu güne kadar kendisine ödenmeyen ortaklık payının dava tarihinden itibaren işleyecek olan reeskont faizleri ile birlikte ile davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, olmadığı takdirde taraflar arasındaki adi ortaklığın tasfiye işlemleri yapılarak bugüne kadar elde edilen kazancın ortaklar arasındaki paylaşımı ile davacının hissesine düşen kısmın yine faizleri ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

                Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava adi ortaklıktan doğan alacak ve ecrimisil davası olarak açılmış ise de, taraflar arasında görülen İzmir 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2004/403 esas 2004/600 karar sayılı dosyasında aynı iddia ile görülen mülkiyetin tespiti ve ecrimisil davasında Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 2004/2286 esas 2004/3026 karar sayılı ilamına ve bu ilama uyularak verilen karara göre adi ortaklık olmadığı, davacının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre alacağını isteyebileceği belirtilerek arsa payı üzerinden ecrimisile hükmedildiğinden, kesinleşen bu duruma göre, dava sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı alacak ve ecrimisil davasıdır. Buna göre dosyanın temyiz incelemesini yapma görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10.3.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  gönderilen ihtarların yanıtsız bırakıldığını, 6098 sayılı Yasanın 639.maddesinde belirtilen haklı nedenin gerçekleştiğini beyanla adi ortaklığın haklı nedenle feshine, Hazan Madenciliğin kuruluş yılından bu yana (Karakaya Madencilik dahil) kâr paylarının %12'lik kısmının her yıl için ayrı ayrı en yüksek reeskont faiz işletilerek hesaplanacak miktarın fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10,00 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile vekil edene verilmesine ve feshedilen adi ortaklığın tasfiye edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu