WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ortaklığın, borçlar, giderler ve avanslar ödendikten sonra kalan varlığı, ortakların koydukları katılım paylarının geri verilmesine yetmezse, zarar ortaklar arasında paylaşılır. " hükümleri bulunmaktadır. Eldeki uyuşmazlıkta; tarafların adi ortaklık kurdukları, davacının adi ortaklık payı olarak bir miktar para ve emeğini koyduğu, davalının ise 01/08/2017 tarihli adi sözleşmede değeri 27.500,00 TL olarak belirtilen makineleri sermaye olarak koyduğu ve ortaklığın fiilen fesih ve tasfiye olduğu, dosyadaki deliller ile taraf beyanlarından, hali hazırda adi ortaklık malı bulunmadığı, adi ortaklık fesih olunurken taraflarca hesap çıkarılmadığı, davalının adi ortaklığa sermaye olarak koyduğu ve adi ortaklık malı olan sözleşmede belirtilen makineleri sattığı anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklandığı üzere; adi ortaklar, ortaklığın fesih olması halinde sermaye payının değil ancak tasfiye sonunda arta kalan bedelden tasfiye payı alacağını isteyebilir (m.642)....

Ortaklığın, borçlar, giderler ve avanslar ödendikten sonra kalan varlığı, ortakların koydukları katılım paylarının geri verilmesine yetmezse, zarar ortaklar arasında paylaşılır. " hükümleri bulunmaktadır. Eldeki uyuşmazlıkta; tarafların adi ortaklık kurdukları, davacının adi ortaklık payı olarak bir miktar para ve emeğini koyduğu, davalının ise 01/08/2017 tarihli adi sözleşmede değeri 27.500,00 TL olarak belirtilen makineleri sermaye olarak koyduğu ve ortaklığın fiilen fesih ve tasfiye olduğu, dosyadaki deliller ile taraf beyanlarından, hali hazırda adi ortaklık malı bulunmadığı, adi ortaklık fesih olunurken taraflarca hesap çıkarılmadığı, davalının adi ortaklığa sermaye olarak koyduğu ve adi ortaklık malı olan sözleşmede belirtilen makineleri sattığı anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklandığı üzere; adi ortaklar, ortaklığın fesih olması halinde sermaye payının değil ancak tasfiye sonunda arta kalan bedelden tasfiye payı alacağını isteyebilir (m.642)....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/12/2013 NUMARASI : 2006/62-2013/422 Taraflar arasındaki adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacı ile davalının 25.11.2004 tarihinde "Protokol" başlıklı belge ile adi ortaklık kurduklarını, sözleşmeye göre davacıya ait taşınmaza 13 daireli inşaat yapılacağını, davalının emeğini koyduğunu, inşaat bittikten sonra kalan kârın sermaye payı oranında paylaşılacağı, davalının idareci ortak olduğunu, ortaklık ile ilgili hesap vermediğini, 13 daireden 11 tanesinin satıldığını, kalan iki dairenin davacının uğradığı zarar karşılığı olduğunu, davacının davalıdan alacağı olduğunu belirterek, adi ortaklıklığın feshi ile satılmayan 5 ve 11...

    nın karakol ifadelerinde, adi ortaklık ilişkisini kabul ettiklerini; davalı şirket ortak ve temsilcilerinin kendisine kar payı değil, sadece koymuş olduğu sermaye bedelini ödemeyi kabul ettiklerini; bu sebeple, sermaye ve kar payı alacağının tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek; davalı şirket ile aralarında mevcut olan adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, sermaye ve kar payı alacağına yönelik başlatılan icra takibine vaki itirazın şimdilik 200.000,00 TL' lik kısmı açısından iptali ile, takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Dava konusu taşınmazlar ile Didim Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/333 E, 470 K sayılı dosyasına konu taşınmazlar ve adi ortaklık konusu aynı olup, anılan davada adi ortaklıktan kaynaklanan kar payı talep edilmiştir. Görülmekte olan davada ise, ortaklık için yapılan masraflar talep edilmektedir. Mahkemece, Didim Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/333 E, 470 K sayılı kesinleşen davası hakkında herhangi bir değerlendirmede bulunmadan adi ortaklığın varlığı kabul edilerek esastan karar vermiştir. Hal böyle olunca, mahkemece; öncelikle adi ortaklığı ispat yükünün davacı üzerinde olduğu gözetilip, dava konusu olaya ilişkin Didim Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/333 E, 470 K sayılı davası da değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, adi ortaklığın varlığına ilişkin değerlendirme yapılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bozma sebep ve şekline göre, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....

        Şirket'indeki şirket ortaklığından haklı sebep ile çıkmasına, 2-Ayrılma Akçesi ve kâr payı talebi yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, 3-Ortaklıktan çıkma talebi yönünden alınması gereken 59,30-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 85,39-TL'nin mahsubu ile fazladan alınan 26,09-TL harcın talep halinde davacıya iadesine, 4-Davacının ortaklıktan çıkma talebi yönünden peşin yatırdığı 59,30-TL harcın yargılama giderlerine katılmaksızın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-Ayrılma akçesi yönünden alınması gereken 59,30-TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, 6-Kâr payı talebi yönünden alınması gereken 59,30-TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, 5-Davacının yaptığı ve karşıladığı toplam 45,20-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine 6-Davalının yaptığı herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına, 7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir...

          Tasfiye, ortaklığın bütün malvarlığının belirlenip, ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sonlandırılması, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Diğer bir anlatımla tasfiye memuru tarafından yapılacak bir arıtma işlemi olup; hesap ve işlemlerin incelenip, bir bilanço düzenlenerek, ortaklığın aktif ve pasifi arasındaki farkı ortaya koymaktır. Bir ortak tarafından adi ortaklığa ilişkin olan sermaye payının istenmesi, aynı zamanda ortaklığın feshini ve tasfiyeyi de kapsar. Uyuşmazlık, bu bağlamda değerlendirilip, çözüme kavuşturulmalıdır. Bu durumda, mahkemece; 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri dikkate alınmalı, Türk Borçlar Kanununun 642.madde ve devamı hükümlerine göre tasfiye işlemi gerçekleştirilmelidir....

            Davacının sermaye bedelini geri istemesi adi ortaklıktan çıkmak istediğinin açık bir göstergesi olduğu gibi dosya içeriğinden taraflar arasındaki adi ortaklığın fiilen sona erdiği anlaşılmaktadır. Davacı sermaye bedeli ve alacaklarının ödenmesine ilişkin ihtarnameyi 9.2.2007 tarihinde çekmiş, icra takibini ise 19.3.2007 tarihinde yapılmıştır. Bu durumda 1 ... önceden ihbar şartının da gerçekleştiği görülmektedir. Hal böyle olunca mahkemece sermayenin istenmesinin aynı zamanda tasfiyenin de istenmesi anlamına geleceği kabul edilerek adi ortaklığın tasfiyesinin gerektiği, idareci ortak olan davalıdan şirketin defter ve hesapları istenip tarafların anlaşıp anlaşamadığı yönler üzerinde durularak, anlaşamadıkları hallerde B.K. 538 ve sonraki maddeleri gözetilerek mahkemece ortaklığın bizzat tasfiyesi yoluna gidilmesinin gerektiği görülmüştür. Tasfiye işlemi yapılırken ortaklık sözleşmesinde hüküm bulunduğu takdirde tasfiyenin bu sözleşmedeki hükümlere göre yapılması asıldır....

              Noterliği’nin 05.11.2019 tarih ve 047676 yevmiye no.lu ihtarnamesi ile davacı adına kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti gibi işçilik alacaklarının talep edildiği, görüleceği üzere davacının müvekkili, firmadaki rolünün bir şirket ortaklığı değil işçi-işveren ilişkisi olduğu, davacı yan ile işçilik alacakları konusunda anlaştıkları ve davacı tarafından kendi el yazısı ve ıslak imzası ile tasdik edilen 10.04.2013 tarihli ibraname ile müvekkili şirketten hiç bir hak ve alacağı kalmadığını beyanla müvekkili şirketi ibra ettiği, davacı yanın huzurdaki dava ile müvekkili firmadan haksız kazanç elde etme çabası içinde olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                Adi ortaklık sözleşmesi, iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. (TBK. 620/1 md.) Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nun 639.maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar.Bunlardan ilki, yöneticilerin görevlerinin sona ermesi, diğeri de ortaklığın tasfiyesidir. Tasfiye, ortaklığın bütün malvarlığının belirlenip, ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sonlandırılması, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Diğer bir anlatımla tasfiye memuru tarafından yapılacak bir arıtma işlemi olup; hesap ve işlemlerin incelenip, bir bilanço düzenlenerek, ortaklığın aktif ve pasifi arasındaki farkı ortaya koymaktır....

                  UYAP Entegrasyonu