WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" Denetimli serbestlik tedbirinden yararlanma istemi üzerine yapılan yargılama sırasında; Bakırköy İnfaz Hakimliğiyle Çarşamba İnfaz Hakimliği arasında oluşan olumsuz yetki uyuşmazlığının giderilmesi ve yargı yerinin belirlenmesi istemiyle gönderilen dosya Yargıtay C.Başsavcılığından tebliğname ile daireye verilmekle incelenerek gereği düşünüldü: İncelenen dosya içeriğine, talebin niteliğine ve Bakırköy İnfaz Hakimliği kararındaki gerekçeye göre, yerinde görülmeyen Çarşamba İnfaz Hakimliğinin 28/01/2016 gün ve 2016/5 E. 2016/6 K. sayılı YETKİSİZLİK kararının KALDIRILMASINA, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 23/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Geçici hukuki koruma yargılamasını asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsü noktasındadır. HMK'nın ihtiyati tedbirle ilgili 390. maddesinin gerekçesinde geçici hukuki korumalarda ispat hususu üzerinde durulmuştur. Kanun da açıkça öngörülmemişse ya da işin niteliği gerekli kılmıyorsa, bir davada (normal bir yargılamada yaklaşık ispat değil, tam ispat aranır. Çünkü, hakim, mevcut ispat ve delil kuralları çerçevesinde, tarafların iddia ettiği bir vakıa konusunda tam bir kanaate varmadan o vakıayı doğru kabul edemez. Örneğin, bir alacak davasında taraflardan biri bir sözleşmenin varlığına dayanıyorsa hakim bu sözleşmenin varlığı konusunda (mevcut ispat yükü ve delil kuralları çerçevesinde) tam bir kanaate sahip olmalıdır. Yani, zayıf veya kuvvetli bir ihtimal, karar vermek için yeterli değildir. Sözleşmenin varlığı konusunda tam kanaat uyanmazsa o zaman ispat yükü kendisine düşen tarafın aleyhine bir karar verilmesi gerekir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Muvazaalı Tasarrufun İptali istemine ilişkindir. İhtiyati tedbir, mahkeme tarafından asıl hukuki korunma talebi (dava) hakkında kesin hüküm verilinceye kadar devam eden, tarafların durumlarında ya da dava konusu hak veya şeyde meydana gelebilecek zararları önleme amacına hizmet eden, geçici nitelikte bir hukuki korumadır. İhtiyati tedbirin amacı, asıl hukuki korunma talebinin sonucunu güvence altına almaktır. İhtiyati tedbir kararı ancak “uyuşmazlık konusu şey hakkında” verilebilir. Bunun anlamı, ihtiyati tedbirin ancak dava konusu hakkında veya diğer yargılama türlerinin konusunu oluşturan şeyler veya hak bakımından verilebilmesidir. İhtiyati haciz, para alacaklarının tahsilini güvence altına almak amacıyla öngörülmüş özel bir geçici hukuki koruma tedbiridir. İhtiyati haciz bir ihtiyati tedbir değildir; ihtiyati hacizle ihtiyati tedbirin konusu, şartları ve sonuçları birbirinden tamamen farklıdır....

    Diğer hukuki himaye tedbirlerinde olduğu gibi ihtiyati hacizde de amaç davaya ilişkin yargılamadan farklı olarak, maddi hukuka dayanan hak bakımından nihai bir karar verip,uyuşmazlığı esastan sona erdirmek değildir. Yani ihtiyati haciz kararı verilebilmesi yaklaşık ispat yeterli olup, alacaklının ilişkisinin varlığını tam ve kesin olarak ispat etmesi aranmaz. HMK 406/2 maddesi uyarınca geçici hukuki koruma olarak kabul edilen ihtiyati haciz,HMK.390/1 maddesi hükmü gereğince davanın açılmasından sonra ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden istenebilir....

    Maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine, 4- İstinaf İncelemesi duruşmalı yapılmadığından davalılar lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, 5- İşbu kesin kararın hukuki bilgilendirme hakkı kapsamında taraflara İLK DERECE MAHKEMESİNCE TEBLİĞİNE, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliği ile olmak üzere geçici hukuki koruma kararı olduğundan HMK.nun 362/(1)-f.maddesi itibariyle kesin olarak karar verildi....

    Talep, muvazaa nedenine dayalı tasarrufun iptali davasında verilen geçici hukuki koruma kararının kaldırılması istemine ilişkindir. Buna göre; 1- İhtiyati haciz, nitelikçe geçici bir hukuki koruma tedbiridir. (HMK 406/2) Geçici hukuki koruma tedbirlerinin amacı, yargı organları önünde hak arayan kişilerin nihai olarak elde etmeyi umdukları haklarına erişimi kolaylaştırmaktır. Bu amacın gerçekleşmesi için, elde edilmesi umulan hakların ya da onların konularının ortadan kalkması, yok olması, değiştirilmesi gibi olasılıkların bertaraf edilmesi gerekir. Elde edilmesi umulan hakka kavuşulmasını kolaylaştırıcı tedbirler hak arama özgürlüğünü, adil yargılama hakkını ve hukuk devleti ilkesini de yakından ilgilendirir. (İHAS 6, 2709 sayılı T.C Anayasası 36, HMK 33) İhtiyati haciz istekleri değerlendirilirken geçici hukuki koruma tedbirlerinin açıklanan bu amacının gözden uzak tutulmaması gerekir. 2- İhtiyati haciz asıl olarak İİK'nun 257- 268. maddeleri arasında düzenlenmiştir....

    İhtiyati tedbir, davanın davacı lehine sonuçlanması durumunda dava konusu şeyin güvence altına alınmasını temine yarayan geçici bir hukuki korumadır. Aynı yasanın 396. maddesinde ise "durum ve koşulların değiştiği sabit olursa, talep üzerine ihtiyati tedbirin değiştirilmesine veya kaldırılmasına teminat aranmaksızın karar verilebilir" hükmü düzenlenmiştir. Buna göre; ihtiyati tedbir geçici hukuki koruma sağlamakta olup bu talep değerlendirilirken harcı yatırılarak talep edilen miktarın dikkate alınması gerekir. Davanın kısmi ya da belirsiz alacak davası olarak açılması bu sonucu değiştirmez. Orantılılık esastır. Geçici hukuki koruma, bir tarafın bütün malvarlığı üzerindeki haklarını ve anayasal mülkiyet hakkını tümden kısıtlar şekilde uygulanamaz. Dosyada mevcut bilgi ve belgeler, istinaf talep dilekçesi birlikte değerlendirildiğinde davacı taraf açtığı dava ile elde edebileceği alacağı güvence altına almak amacı ile ihtiyati tedbir talebinde bulunmuştur....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesinin kararı ile; "İhtiyati haciz kararları esas hakkında kesin bir kanaat oluşmadan ve tam bir ispat aranmadan verilen geçici nitelikte hukuki korumaya ilişkin kararlardır. Diğer bir anlatımla ihtiyati haciz, devam etmekte olan dava sonunda davacının hükmedilecek alacağının tahsilini garanti altına almak için davalının mallarına geçici olarak el konulmasıdır. Geçici hukuki koruma yargılamasını asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsü noktasındadır. Kanunda açıkça öngörülmemişse ya da işin niteliği gerekli kılmıyorsa, bir davada (normal bir yargılamada yaklaşık ispat değil, tam ispat aranır. Çünkü, hakim, mevcut ispat ve delil kuralları çerçevesinde, tarafların iddia ettiği bir vakıa konusunda tam bir kanaate varmadan o vakıayı doğru kabul edemez....

    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1- Hükümden sonra 15/04/2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklinde düzenlemenin sanık lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun'un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun'un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK'nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, 2-Uyap ortamında yapılan araştırmada...

      Ayrıca, 361. maddesinde temyiz edilebilen kararlar, 362. madedesinde ise temyiz edilemeyen kararlar duraksamaya yer bırakmayacak şekilde tek tek sayılmıştır. 361. maddede, ihtiyati tedbire ilişkin verilen kararların temyize konu edileceğine dair bir düzenlemeye yer verilmezken 362. maddenin birinci fıkrasının ( f ) bendinde geçici hukuki korumalar hakkında verilen kararların açıkça temyiz edilemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Hemen belirtilmelidir ki, kanun yolundan maksadın istinaf, ihtiyati tedbir kararının da geçici hukuki koruma niteliğinde olduğu tartışmasızdır....

        UYAP Entegrasyonu