Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstinaf başvurusunda bulunan davalı vekili dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesi tarafından kanunların amir hükümlerine aykırı olarak ve kötü niyetli ıslaha itibar edilerek verilen kararın ortadan kaldırılması gerektiğini, dava konusu uyuşmazlığın ticari ilişkiden kaynaklanan alacak alacak olması nedeniyle dava şartı olan arabuluculuğa başvuru yapılmadan açılmasının mümkün olmadığını, bu nedenle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, taraflar arasında davacı yanın iddia ettiği gibi herhangi bir alacak borç ilişkisini bulunmadığını, sadece şirket hisse devrinden kaynaklı alışveriş nedeniyle doğan bir ilişki olduğunu, müvekkilinin şirket hissesini davacıya devrettiğini, karşılığında da dava konusu edilen ödemeyi aldığını, somut olaydaki sözleşmenin konusunun bizzat şirket hisse devri olduğunu, Hisse devrinin ayrıntılı şekilde TTK'da düzenlenmiş olup, mutlak ticari davalardan olduğunu, taraflar arasında hisse devrine ilişkin olarak 10/07/2017 tarihli ''akittir'' başlıklı...

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; davacı hisse devir sözleşmeleri ile davalı şirket hisselerini 25/01/2013 tarihli limited şirket hisse devir sözleşmesiyle davalı ...’a devretmiş ise de; karar defterinde söz konusu hisse devrinin yapılabilmesi için alınmış bir karar bulunmadığı, pay defterinde ise dava konusu hisse devrinin pay defterine işlenmediği, öte yandan pay devrinin kabulü, pay defterine kaydı ve ticaret sicilinde tescilinin yapılabilmesi için şirkete veya %50 pay sahibi feri müdahil ...'e noterden bir ihtar gönderilmediği, şirket ana sözleşmesine göre, şirketin diğer ortağının onayı olmadan hisse devrinin yapılamayacağı, feri müdahil şirketin %50 ortağı ...'en dava konusu pay devrine muvafakatının bulunmadığı, bu hali ile TTK’nun 520’nci maddesi hükmüne uygun bir devrin varlığından söz edilemeyeceğinden davacının davasının reddine karar verilmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; davacı hisse devir sözleşmeleri ile davalı şirket hisselerini 25/01/2013 tarihli limited şirket hisse devir sözleşmesiyle davalı T3’a devretmiş ise de; karar defterinde söz konusu hisse devrinin yapılabilmesi için alınmış bir karar bulunmadığı, pay defterinde ise dava konusu hisse devrinin pay defterine işlenmediği, öte yandan pay devrinin kabulü, pay defterine kaydı ve ticaret sicilinde tescilinin yapılabilmesi için şirkete veya %50 pay sahibi feri müdahil T6 noterden bir ihtar gönderilmediği, şirket ana sözleşmesine göre, şirketin diğer ortağının onayı olmadan hisse devrinin yapılamayacağı, feri müdahil şirketin %50 ortağı T6n dava konusu pay devrine muvafakatının bulunmadığı, bu hali ile TTK’nun 520’nci maddesi hükmüne uygun bir devrin varlığından söz edilemeyeceğinden davacının davasının reddine karar verilmiştir....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/773 Esas KARAR NO : 2023/410 DAVA : Tazminat (Şirket hisse devrinden kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 09/12/2022 KARAR TARİHİ : 01/06/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Şirket hisse devrinden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili ve davalı tarafın 22.09.2021 tarihinde ... Noterliğinin 22.09.2021 tarih ... yevmiye numarasıyla Ltd. Şti. Pay Devir Sözleşmesi imzaladıklarını, taraflarca imza altına sözleşmeyle müvekkili ... Tic. Ltd. Şti.'...

        Somut olayda beş yıllık zamanaşımı süresinin dolmuş olması sebebiyle artık davacının davalıdan hisse devrinden kaynaklanan alacağının talep hakkı düşmüş olup, bu nedenle davanın reddine karar verilmiştir....

          Davalı vekilinin 11/08/2021 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin hisse devrinden kaynaklanan borcunu davalı tarafa ödemediği iddiasının doğru olmadığını, davacının müvekkilinden alacağının bulunmadığını, alacağın varlığını kabul etmemekle birlikte alacağın zaman aşımına uğradığını, davacının davalıdan hisse devir bedelinden kaynaklı herhangi bir alacağının olmadığı gibi davalının davacıya hisse devir bedelinden kaynaklı veya başkaca alacak kalemleri yönünden her hangi bir borcunun da olmadığını, davalının davacıya hisse devir bedeli karşılığı ödemeleri haricen / nakden ve defaten hisse devir sözleşmesi tarihinde yaptığını, davacının hisselerinin bir kısını da dava dışı ...'e devrettiğini, bu dava açılmadan evvel davanın ...'...

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/438 Esas KARAR NO : 2022/559 DAVA : Ticari Şirket (Hisse Devrinden Kaynaklı Alacak) DAVA TARİHİ : 17/01/2018 KARAR TARİHİ : 01/06/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 02/06/2022 Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılama sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 17/01/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı ......... arasında, şirket hissesinin devrine ilişkin 14/07/2016 tarihli sözleşmenin imzalandığını, sözleşme gereğince .........'e ait davalı şirketteki %24,9 hissenin müvekkiline devrinin kararlaştırıldığını, hisse devrinin dayanağını teşkil eden ........ projesiyle ilgili müvekkilinin kendi edimlerini yerine getirdiği halde davalı .........'ün hisseleri devretmediğini, bu nedenlerle davalı .........'e ait %24,9 oranındaki hissenin müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı .............

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın limited şirket hisse devrinden kaynaklanmış bulunmasına göre, kararın temyiz incelemesi yapma görevi Yüksek 11.Hukuk Dairesine aittir. Ne varki, dosya Dairemize Yüksek 1.Hukuk Dairesi ve Yüksek 4.Hukuk Dairesinden geldiği için oluşan görev uyuşmazlığının Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunca çözümlenmesi gerekir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına, 07.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                DAVA : İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 19/11/2021 KARAR TARİHİ : 30/06/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 06/07/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili ... Asliye Hukuk Mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında "Prestizh Produkt - K" limited şirketinin esas sermayesindeki payın alım satımına ilişkin olarak ön sözleşme imzalandığını, müvekkilinin toplam hissesinin 358.000,00 USD karşılığında satılmasının kararlaştırıldığını, düzenlenen ödeme planına göre olmasa da peşinat dahil 288.888,00 USD ödeme yapıldığını, bakiye 70.000,00 USD ödenmemesi üzerine alıcı davalı ...'a ihtar gönderildiğini, son olarak arabulucuya başvurulduğunu ancak anlaşmaya varılamadığını ... 16....

                  Davalılar vekili, hisse devrinde muvazaa olmadığını, hisselerin gerçek değeri üzerinden bedeli de ödenerek devir gerçekleştirildiğini, müvekkilinin diğer mirasçılardan mal kaçırmak gibi bir amacının bulunmadığını, hisse devrinden sonra yapılan yatırımlar nedeniyle kıymet artışı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, miras bırakanın ekonomik durumu itibariyle varlıklı olduğu, şirket hisselerini satmaya ihtiyacı olmadığı, geçimini fazlasıyla sağlayacak gelirlerinin bulunduğu, dava konusu şirket hisselerinin gerçek değerleri ile muvazaalı olduğu iddia edilen hisse satış bedeli arasında aşırı oransızlık bulunduğu gibi davalının satış bedelini ödeme savunmasını da yazılı herhangi bir delile dayandıramadığı, murisin devir tarihi ve öncesinde hasta olmadığı ve bakıma ihtiyacı bulunmadığı bu nedenle murisin hisse devir işleminin muvazaalı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile, muris ... davalı ...'a ... ....

                    UYAP Entegrasyonu