Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Önalım hakkının açıklanan bu tarifinden anlaşıldığı üzere dava hakkı önalım hakkına konu edilen taşınmazın paydaşına aittir. Paylı mülkiyet nedeniyle doğan önalım hakkı, ancak paylı mülkiyet ilişkisi devam ettiği sürece mevcut olduğundan davacının paydaşlığının yargılama süreci içinde korunması zorunludur. Davacının dava açıldıktan sonra herhangi bir şekilde önalım hakkına konu edilen taşınmazdaki payını kaybetmesi halinde dava hakkı ortadan kalkacağından davanın reddi gerekir. Olayımıza gelince; davacı 08.03.2005 tarihinde açtığı bu dava ile önalım hakkına konu edilen 1817 parsel sayılı taşınmazın 26.11.2004 tarihinde davalıya satılan 27/126 payının önalım hakkı nedeniyle iptali ile adına tescilini istemiştir. Ne varki dosyaya getirtilen Ankara 19....

    Önalım hakkının açıklanan bu tarifinden anlaşıldığı üzere dava hakkı önalım hakkına konu edilen taşınmazın paydaşına aittir. Paylı mülkiyet nedeniyle doğan önalım hakkı, ancak paylı mülkiyet ilişkisi devam ettiği sürece mevcut olduğundan davacının paydaşlığının yargılama süreci içinde korunması zorunludur. Davacının dava açıldıktan sonra herhangi bir şekilde önalım hakkına konu edilen taşınmazdaki payını kaybetmesi halinde dava hakkı ortadan kalkacağından davanın reddi gerekir. Olayımıza gelince; davacı 08.03.2005 tarihinde açtığı bu dava ile önalım hakkına konu edilen 1817 parsel sayılı taşınmazın 26.11.2004 tarihinde davalıya satılan 27/126 payının önalım hakkı nedeniyle iptali ile adına tescilini istemiştir. Ne varki dosyaya getirtilen Ankara 19....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/10/2020 NUMARASI : 2018/84 2020/342 DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Önalım Hakkından Kaynaklanan) KARAR : Ceyhan 1....

      Bu hakkın kullanılmasıyla şefi yeni bir akit yapmaya hacet kalmaksızın müşteriye halef olur” şeklinde açıklanmaktadır.   4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun “Yasal Önalım Hakkı-Önalım Hakkı Sahibi” başlıklı 732. maddesinde “paylı mülkiyette bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını tamamen veya kısmen üçüncü kişiye satması halinde, diğer paydaşlar önalım hakkını kullanabilirler” hükmü öngörülmüştür.   Anılan düzenlemede önalım hakkının açık bir tarifi yapılmamakla birlikte temel prensibin mülkiyet serbestisi ve tasarruf yetkisi olduğu gözetilerek paydaşın temlik hakkı sınırlandırılırken bu sınırlandırma sınırlı tutularak sadece satım akitleri için önalım hakkı öngörülmüştür.  ...

        Somut olaya gelince; davacı dava dilekçesinde satış bedelinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini gerçek satış bedelinin 350.000,00 TL olduğunu önalım hakkını kullanmak istediğini, davalı ise satış tarihi üzerinden uzun bir süre geçtikten sonra açılan davanın haksız menfaat temini oluşturduğunu, bu nedenle taşınmazın güncel bedelinin depo edilmesi gerektiğini iddia etmiştir. Mahkemece, 23.07.2014 tarihinde yapılan satış nedeniyle açılan önalım davasında önalım bedeli ve masraflar toplamı olan 1.020.000,00 TL'nin 29.06.2020 tarihinde depo edilmesine karar verilmiş, resmi senette belirtilen bedel depo edildikten sonra davanın kabulüne karar verilmiştir....

          Dava önalım hakkına dayalı tapu iptal tescil davasıdır....

          a karşı önalım hakkını kullanmak istediklerini ancak ilk tescil bedeli olan 100.000,00TL üzerinden davanın yürütülmesini, olmadığı takdirde ikinci devir bedeli olan 150.000,00TL'yi geçmemek üzere keşfen saptanacak değer üzerinden önalım bedeli depo edilmek suretiyle tapunun iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ..., davayı 156.187,50TL üzerinden kabul ettiğini, dava dilekçesini tebellüğ etmeden önce davacıya 31.10.2014 tarihinde tapudaki satış bedeli ile masrafların ödenmesi halinde önalım hakkına binaen dava konusu payı devredeceğine dair çekmiş olduğu ihtarnamenin 06.11.2014 tarihinde davacıya tebliğ edildiğini, önalım bedeli depo edildikten sonra davacıya önalım hakkı tanınmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu olmadığını dile getirmiştir. Mahkemece, "...'...

            Dava konusu paya yönelik önalım davasının açıldığı tarih ile önalım bedelinin depo edildiği tarih arasında uzunca bir zamanın geçtiği;  bu süre gözönüne alındığında, önalım bedelini zamanında depo etmeyerek kullanması nedeniyle davacının amacı dışında zenginleştirildiği, nemalandırılmayan satış tarihindeki miktarın depo edilmesi nedeniyle enflasyon oranında veya faiz getirisinden mahrum kalınması oranında davalının da fakirleştiği, bir tarafın diğer taraf zararına azımsanamayacak derecede oransız bir çıkar sağladığı, bu durumun 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralına aykırı olacağı açıktır. Mahkemelerce, ön inceleme tarihi itibariyle resmi senetteki bedelin, satış masraflarıyla birlikte, vadeli bir mevduat hesabında depo edilmesine karar verilerek yargılama sürecinin uzaması nedeniyle önalım bedelinde meydana gelecek değer kaybının önüne geçilmesi sağlanmış olacaktır....

              a satılması nedeniyle satılan hisse için açılan önalım davasında aleyhe verilen kararın temyiz edilmesine rağmen sonradan temyiz talebinden feragat edildiği, bu şekilde kararın kesinleştiği, taşınmazda dava dışı ...'...

                ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/09/2020 NUMARASI : 2018/80 2020/133 DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Önalım Hakkından Kaynaklanan) KARAR : Adana 4....

                UYAP Entegrasyonu