WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde 49.612,92 YTL. faiz alacağının tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde davalı D.S.İ.Gen.Müdürlüğünce kamulaş- tırılan 53,55, 56 ve 77 parsel sayılı taşınmazlardan herbirinin kamulaştırma dışında kalan kısımlarının da kamulaştırılmasına ve bedellerinin hak sahiplere ödenmesine ilişkin Denizli Asliye 3. Hukuk Mahkemesinin 28.5.2003 gün ve 2000/132 Esas 2003/395 Karar sayılı ilamında hüküm altına alınmayan 49.612,92 YTL. faiz alacağının, anaparaya dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi istenilmiştir....

    Ancak;İşlemiş faiz alacağının hesaplanması gerektiğinden ve takip tarihi itibariyle alacak likit olmadığından, takip konusu alacağın % 20'si oranında icra inkar tazminatına yönelik talebin reddi gerekirken, kabule karar verilmesi,Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; 1 nolu bendindeki (Takip miktarı üzerinden hesap edilecek % 20 inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,) cümlesinin çıkartılmasına,Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Ancak;İşlemiş faiz alacağının hesaplanması gerektiğinden ve takip tarihi itibariyle alacak likit olmadığından, takip konusu alacağın % 20'si oranında icra inkar tazminatına yönelik talebin reddi gerekirken, kabule karar verilmesi,Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; 2 nolu bendindeki (asıl alacağın %20 oranındaki icra inkar tazminatının da davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine,) cümlesinin çıkartılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Ancak;İşlemiş faiz alacağının hesaplanması gerektiğinden ve takip tarihi itibariyle alacak likit olmadığından, takip konusu alacağın % 20'si oranında icra inkar tazminatına yönelik talebin reddi gerekirken, kabule karar verilmesi,Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; 2 nolu bendindeki (Asıl alacağın likit ve muayyen olduğundan 14.230,49 TL asıl alacağın % 20 oranındaki icra inkar tazminatının da davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,) cümlesinin çıkartılmasına,Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Dava konusu olayda davacı, sözleşme ve faturalardan doğan alacağının tahsili istemli olarak eldeki davayı açmıştır. Başka bir ifade ile sözleşmeden kaynaklanan para alacağının tahsilini talep etmiştir. Türk Borçlar Kanunu'nun 89. maddesinin 1. fıkrasına göre sözleşmeden doğan para borcu, sözleşmede aksi kararlaştırılmamışsa, alacaklının ödeme zamanındaki ikametgahında ödenir. Alacaklı, bu para borcunun ödenmesi için kendi ikametgahında takip başlatıp, dava açabilir. Dava konusu olayda alacaklı davacı para alacağının ödetilmesi için ikametgahı olan Ankara Asliye Hukuk Mahkemesinde alacak davasını açmıştır. Ankara mahkemeleri sözleşmeden doğan para alacağının tahsili amacıyla açılan dava yönünden yetkilidirler....

            Davacı alacaklı tarafından 01.07.2014 tarihinde tahliye istemli olarak başlatılan icra takibinde 9.000,00 TL kira alacağının tahsili istenmiş, davalı borçlunun süresinde itiraz etmemesi nedeniyle kesinleşen icra takibine dayanarak icra mahkemesinden kiralananın tahliyesi istenmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile kiralananın tahliyesine karar verilmiştir. Kira alacağının tahsili ve kiralananın tahliyesi istemli İİK'nun 269 vd. maddeleri gereğince yapılan icra takibinde, borçluya gönderilen ödeme emrinin Türk Borçlar Kanunu'nun 315/2 ve 362/2 inci maddelerinde yazılı ihtarı (kira sözleşmesinin niteliğine ve süresine göre 30 veya 60 gün içerisinde takibe konu kira parasının ödenmesi gerektiği) ve kanuni müddet geçtikten sonra icra mahkemesinden borçlunun kiralanan yerden çıkarılması istenebileceği tebliğini ihtiva etmesi gerekir....

              Dava, kira alacağının tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece, itirazın kaldırılması isteminin kabulüne ve kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı tarla vasfındaki taşınmazda, 19.10.2010 tarihli kira sözleşmesi uyarınca kiracıdır. Davacı vekili tarafından 22.10.2012 tarihinde tahliye istemli olarak başlatılan icra takibinde 18.000,00 TL alacağın tahsili istenmiş, davalı borçlu süresinde verdiği borca itiraz dilekçesinde; herhangi bir borcu olmadığını savunmuştur....

                Dava, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine , 2-Davalının tahliyeye yönelik temyiz itirazlarına gelince; davacı alacaklı, 01/05/1997 başlangıç tarihli ve beş yıl süreli kira sözleşmesine dayanarak, 28/07/2015 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2.685,89 EURO kira alacağının tahsilini talep etmiştir. Ödeme emri borçluya 05/08/2015 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı borçlu süresinde verdiği dilekçe ile borca itiraz etmiştir. Borçluya tebliğ edilen ihtarlı ödeme emrinde otuz günlük yasal ödeme süresi verilmiştir. Davacı tarafça tahliye istemli dava, İİK.'nun 269/1.maddesi uyarınca, yasal 30 günlük süre beklenmeden 14/08/2015 tarihinde açılmıştır....

                  K A R A R Davacı vekili, kira alacağının tahsili amacıyla davalı borçlular aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalı borçluların borca itiraz ettiğini belirterek itirazın kaldırılmasına ve kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile itirazın kaldırılmasına ve kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı kiracı tarafından temyiz edilmiştir....

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ortak gider alacağının tahsili istemli 01/07/2016 tarihinde kabul edilip 23/07/2016 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasa'nın 21. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin 3. fıkrası değiştirilmiştir. Bu düzenlemeye göre, dosya kendisine gönderilen ilgili hukuk dairesi bir ay içinde yapacağı ön inceleme sonucunda işbölümü bakımından kendisini görevli görmez ise gerekçeleri ile birlikte dosyayı bir ay içinde görevli Daireye gönderecektir. Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın kat mülkiyeti hukukuna ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 20. Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki Yargıtay 14....

                      UYAP Entegrasyonu