açma işlemlerinde kullanılması için talimat verdiğini, mailde yazılı talimat gereğince müvekkili şirket akreditif işlemleri kapsamında; ... belge numaralı ve ... seri numaralı sigorta sertifikasının davalı şirket adına garanti belgelerini, davalı tarafından çıkan fatura ve/veya teminatları vermeye özel olarak yetkili kılındığını, Söz konusu yetki gereğince de müvekkili şirketin akreditif açma işlemlerini tamamladığını ve SWIFT bildiriminde bulunduğunu, söz konusu işlemler için müvekkili şirket ilgili bankalara; Akreditif işlem bedeli 48.072,00 EURO, EFT masraf bedeli 26,19 EURO, SWIFT bildirimi işlem bedeli 6.000,00 EURO SWIFT bildirim işlemine ilişkin EFT masraf bedeli 47,25 USD ödeme yaptığını, Danışmanlık Hizmetleri Sözleşmesinin 8....
Hakkındaki 3 seri nolu Tebliğde de, akreditif mektuplarının hükümlerinden ihracatçının ihraç ettiği mal bedelini hesaben tahsil ettiği anda yararlanmış olacağı, bu nedenle tamamen veya kısmen kullanılmayan ihracat akreditifleri için ihracatçı tarafından akreditif mektupları hükmünden yararlanma sözkonusu olmadığından damga vergisi alacağının da doğmadığı belirtildiğinden yapılan tarhiyatta yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle kabul ederek tarhiyatı terkin eden … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; kullanılmayan akreditif nedeniyle istisnadan yararlanılması mümkün olmadığından tarhiyatta yasaya aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istemidir....
"İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen davada verilen 20/12/2012 tarih ve 2010/243-2012/517 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 02.09.2014 günü hazır bulunan davacı vekili ile davalı vekili dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilini tarafından açılmış akreditifin lehdarı olduğunu, mal teslimine ilişkin yükümlülüklerini yerine getirdiği ve akreditif koşullarına göre gerekli olan belgeleri teslim ettiği halde, davalı ihbar bankasının müvekkiline 738.000 USD tutarındaki akreditif ödemesini yapmadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 USD'nin yabancı mevduata uygulanan...
-DM. tutarında davacının borçlu olmadığının tespitine ve akreditif lehdarına ödeme yapılmaması için verilen tedbir kararının devamına ve makinanın teslim edilmemesinden kaynaklanan zarar ve giderler toplamı (faturaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere) 121.000.-DM.ın dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalıya tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermemiştir. Yargılama devam ederken akreditif bedeli davalı tarafından tahsil edildiğinden davacı vekili davayı ıslah ederek akreditif bedeli 180.000.-DM. karşılığı 92.032.-Euro’nun istirdadını talep etmiştir. Mahkemece iddia, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre, eski tarihli makina gönderilmesi nedeniyle ithalatın gerçekleşmediği, bu nedenle makinanın mahrecine gönderildiği, olayda Alman Hukuku uygulanması gerektiğini, Alman Hukuku’na göre davacının ayıpla illiyet bağı içerisinde bulunan her türlü zararını satıcı davalıdan isteyebileceğini, buna göre akreditif bedeli 180.000....
nın 207. maddesi gereğince satım akdi kural olarak ani edimli olup, satıcı ve alıcının borçlarına aynı anda ifa etmeleri gerektiği, madde metninden anlaşılacağı üzere kural olarak alıcının para borcu malın teslimi ile muaccel olacağı,ancak, taraflar arasında süre gelen ticari ilişkide daha önce de davacı tarafından teslim edilen emtia bedelinin, davalının akreditif hesabına gelecek paraların davacıya temliki sureti ile ödenmiş olması (T.B.K. m. 191) ve davacı tarafından düzenlenen sözleşme konusu faturaya esas icap niteliğindeki 3 adet proforma faturada da önceki ticari ilişkide olduğu gibi ödemenin akredetif hesabından temlik yolu ile ödenmesinin talep edilmesi karşısında taraflar arasındaki satım sözleşmesinin vadeli şekilde yapıldığı ve ödemenin taliki şarta bağlandığının anlaşıldığı, yargılama sırasında, davalının akreditif alacağının hesaba geçmesi üzerine 17/04/2018 ve 25/04/2018 tarihlerinde fatura konusu borcun tamamının ödenmiş olması karşısında davalının edimini sözleşmeye uygun...
Şirketi' nden 613.000-USD' lik kablo ihalesi aldığını, ihaledeki kabloların temini için davalı ile 595.500-USD karşılığında anlaşma yaptığını, anlaşma gereği iki ayrı akreditif açmak yerine masrafa girmemek için akreditifin direk ihaleyi veren ... Elektrik Kurumundan davalı lehine açıldığını, ancak davalının gümrük yönetmeliklerini sebep göstererek faturada gösterilen tutarın tamamı olan 613.000-USD' nin kendisine ödenmesini talep ettiğini, bu toplam paradan kendi alacağı olan 595.500-USD' yi aldıktan sonra geriye kalan müvekkilinin kâr payı olan 17.500-USD yi müvekkiline 18.000-USD olarak vereceğini taahhüt ettiğini, ancak davalının bu parayı ödemediğini, ayrıca davalı tarafından ... Elektrik Kurumuna teslim edilmesi gereken kabloların zamanında teslim edilmediğini ve davalının akreditif süresinin uzatılmasına sebep olduğunu, temlik eden şirketçe akreditif bankasına 4.904-USD uzatma bedeli ödemek zorunda kalındığını, yine gecikmeden dolayı ......
Bank çalışanlarının önemli büyük bir hatası ile paranın geri iadesi istenmiş olmasına karşılık transfer yapılmış olduğu, asıl kusurun ... ......
bu bedeli iade etmediğini, müvekkilinin, rızası hilafına transfer edilen bedeli Banka yönünden iadesini sağlayamayınca ithalatçı firma ile bağlantıya geçip 87.804,33 GBP'nin davalı Bankaya iadesini sağladığını, bu şekilde iadesi sağlanan meblağın 105.690,07 EURO olarak hesaba geçtiğini, müvekkilinin bilgi ve onayı olmaksızın 5.881,75 TL, 325.25 TL ile 2,54 TL'nin müvekkilinin hesabından izinsiz olarak çekilmek suretiyle projenin kapatıldığını, ısrarlı taleplere rağmen bunların toplamı olan 6.209,54 TL'nin iadesi gerçekleşmediğini ileri sürerek kusurlu hareketleriyle müvekkilini zarara uğratan davalıdan şimdilik 6.000,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir....
Dosya kapsamı içerisindeki bilgi ve belgeler, ilk derece mahkeme gerekçesinde dayanılan deliller ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, mahkeme tarafından alınan heyet kök ve ek raporlarında davacının akreditif şartlarına uygun olmayan kusurlu evrakının akreditif işlem olmadığı, spot (açık) işleme dönüştüğünün bildirildiği, CMR senedinde akreditif işlem yönünde bir ibrenin bulunmadığı gibi bu yönde bir taşıma senedine rastlanılmadığı, davacı tarafından kesilen faturada belirtilmesinin satışı akreditif satış haline getirmeyeceği bu sebeplerle yerel mahkemenin davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması nedeni ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK. 353/1-b/1. maddesine göre esastan reddine karar verilmiştir....
G.... nezdinde muhabir davalı bankaya, davacı (lehdar) lehine, 70.000 Dolarlık akreditif açıldığı, akreditifin açıldığını davacı lehdara bildiren davalının 12.1.1999 tarihli yazısında akreditife teyit eklenmediği konularında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, muhabir banka (davalı) tarafından, amir bankaya hitaben yazılan yazılarda yer alan akreditifi teyit ettiğine dair açıklamaların, davalının akreditife teyit verdiği dolayısı ile davacıya ödeme yapma yükümlülüğü altına girdiği şeklinde anlaşılıp anlaşılamayacağı noktasında toplanmaktadır....