WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, işbu bedelin aynı gün tazmin olunan akreditif borç bedellerinin karşılığı olarak müvekkili bankaca 87.475,00 USD borca mahsup edildiğini, taraflar arasında imzalanmış genel kredi sözleşmesinin 37.3....

    , amir banka tarafından Ankara Şubesi’ne gönderilen 01.07.2015 tarihli swift mesajında, akreditif metninde yer alan düzenlemelere uygun olarak ibraz edilen ve amir banka tarafından kabul edilen belgelerin tekrar ibraz edilmesinin talep edildiğini, amir banka tarafından 07.09.2011 tarihli swift mesajı ile akreditif bedelinin ödenmesi talimatı verilmesine rağmen yaklaşık 4 yıl sonra yeni belge talebinin mümkün olmayıp akreditif bedelinin ödenmesinin zaruri olduğunu, davalı tarafından akreditif bedeli ödenmediği için davalı aleyhine Asia Faran tarafından İstanbul 33....

      Ancak akreditiften kaynaklanan alacak, niteliği itibariyle doğacak (şarta bağlı) bir alacak olup, akreditif lehtarının akreditifte istenen vesaikleri, akreditif vadesi içerisinde hazırlayamaması durumunda yurtdışındaki muhabir banka akreditifi iptaf edebilmekte ve akreditif bedelini göndermemektedir. - Akreditif lehtarı davalının vesaikleri akreditif vadesi içerisinde hazırlayamadığı, bu nedenle muhabir. bankanın akreditifi iptat ettiği ve bakiye tutarını aracı...'...

        a ödenen 50.000 USD'nin peşin ödeme olduğu, havaleye aracılık edileceği belirtilmiş olup, davacı yanın iddia ettiği gibi teyit (confirme) bulunmadığının anlaşıldığı, nitekim akreditifin davalı bankaca lehtara teyitsiz olarak ihbar edildiği, davacının açtırdığı akreditifin ithal müsadesi ve dava dışı satıcı tarafından tanzim edilen 377.416,50 USD tutarındaki fatura ile birebir uyumlu olduğu, 50.000 USD hakkında davalı bankanın teyidinin bulunmadığı dikkate alındığında peşin ödenen tutarın 08LC4076 referans numaralı akreditif ile de ilişkilendirilmesinin mümkün olmadığı, davacı tarafın davalı yandan talepte bulunabilmesi için yaptığı peşin ödemenin akreditif kapsamında olmasını gerektiği, davaya konu olayda böyle bir durumun söz konusu olmadığı, yapılan ödemenin satış sözleşmesi kapsamında yapılmış bir ödeme olduğu, satıcı tarafından düzenlenen 9477336-AC sayılı faturada akreditifle ödeneceği kabul edilen tutarın 377.416,50 USD olması karşısında davacı tarafından akreditif temdit edildiği...

          Lmd., alıcı olarak davacı şirket isminin yer aldığı, yine aracı olarakta davalı şirketin isminin yer aldığı, aralarındaki yazışmalarda ticari ilişkiyi kabul ettikleri, TBK m. 532 gereğince bir komisyon sözleşmesinin söz konusu olmadığı, zira olayda davalının, kendi adına davacı hesabına bir iş yapmasının söz konusu olmadığı, TBK m. 522 gereğince simsarlık sözleşmesi olduğu, davalı simsarın sözleşmenin kurulmasına aracılık ettiği, sözleşmenin ifasına bizzat katılmadığı, ayıplı ifadan sorumluluğu olmayacağı, aracılığından kaynaklanan bir zarardan bahsedilmediği, ayıba karşı tekeffül nedeniyle sorumluluğu bulunmadığı, akreditif kapsamında yapılan ödemede de davalının sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

            . - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin Birleşik Arap Emirliğinde bulunan Al Maktoum’ a avize ve şamdan sattığını, satışın akreditif karşılığı yapıldığını, avize ve şamdanların teslim ve montajının yapılmasına rağmen akreditif bedelinin ödenmediğini belirterek 220.534.21 YTL’ nin tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, lehtar davacı tarafından uygun vesaik ibraz edilemediği ve akreditif amiri .... tarafından vesaik kabul edilmediğinden teyidin kaldırıldığı bu nedenle akreditifi ödeme yükümlülükleri bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama ve alınan bilirkişi kurulu raporuna göre davacı lehtarın akreditife uygun vesaik ibraz edemediğini ve vesaiklerin amir banka tarafından da kabul edilmediğinden davalının ödeme yükümlülüğünden söz edilemeyeceğinden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              İcra Müdürlüğü’nün 2003/2144 Esas sayılı dosyadan takibe geçtiğini, borç sebebi olarak borçlu şirket adına ödenen akreditif bedeli açıklaması yapıldığını, ödeme emrinin davalının kardeşi ve aynı zamanda davacı şirket ortağı olan ... ...’a tebliğ edildiğini, bu kişinin ödeme emrini gizleyerek takibin kesinleşmesini sağladığını, şirkete ortak olan ... ...’ın 35.904.40.-USD’ı şirkete işletme gideri olarak verdiğini, müvekkilinin davalıdan borç para almadığını ileri sürerek müvekkili şirketin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, takip konusu paranın davacı şirket adına ödenen akreditif bedeli olduğunu, iddiaların gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davalının hesabından 02.04.2002 tarihinde 30.000.-USD.ve 5.940.40....

                - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine faturaya dayalı takip başlattığını, müvekkili ile davalı arasında hiçbir hukuki ve ticari ilişki bulunmadığını, faturadaki bedellerden müvekkilinin sorumlu olmadığını, kaldı ki bedellerin fahiş olduğunu, faturada belirtilen malların müvekkiline ait olmadığını, müvekkili tarafından da davalının ardiyesine bırakılmadığını, yüklenici firmanın sözleşmeye ve akreditif şartlarına uygun hareket etmemesi sebebiyle akreditif işleminin müvekkilince iptal edilerek karşı tarafa da bildirildiğini, gönderici firma tarafından eşyanın limana getirilerek davalının antreposunda depolanmasında müvekkilinin bir talimatı ya da irade beyanı ve bilgisi olmadığını, akreditifin iptal olması sebebiyle de müvekkilinin eşya üzerinde mülkiyet ve tasarruf hakkı bulunmadığını, mülkiyetin göndericiye ait olduğunu belirterek müvekkilinin takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  İlk derece mahkemesince iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında, davacı şirket ile ... arasında 25.06.2012 tarihli uluslararası nitelikli meyve suyu konsantresi üretiminde kullanılacak makina satışı konusunda imzalanan sözleşmede ödemeler için davacının talimatı ile TEB A.Ş. / Başkent Kurumsal Şubesinde akreditif açıldığı, TEB'in talimatı ile İsviçrede bulunan davalı ... ile satıcı Josef arasında akreditif sözleşmesi yapıldığı ve Credit Suisse'nin akreditife teyit verdiği, bu ilişki kapsamında davalı ...'...

                    Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili kurumun yetkili ve kusurlu olmaması sebebiyle davanın husumet yokluğu sebebiyle usulden reddini talep ettiklerini, müvekkili kurumun ... ret kararında da belirtildiği üzere akreditif açılması hususunda üzerine düşen yükümlülükleri süresinde ifa ettiğini, ancak davacının basiretli davranma yükümlülüğünü ihlal ederek ilgili bankaca kendisinden talep edilen belgeleri süresinde ibraz etmeyerek kendi kişisel kusuru neticesinde ilgili bankadan akreditif onayı alamadığını, müvekkili kurumun akreditifin açılması noktasında herhangi bir onay merci olmadığını, davacının akreditif lehtarı olarak akreditifin açılmasından yegane yetkili olan bankaya yasal süresinde belge ibraz etmemesi neticesinde söz konusu banka tarafından akreditif dosyasının kapatıldığının açık olduğunu, beyan ederek karşı davanın husumet yokluğu nedeniyle usulden reddini, aksi takdirde esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir...

                      UYAP Entegrasyonu