Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı (kadın) tarafından; kusur belirlemesi, lehine hükmedilen manevi tazminatın miktarı ve aile konutunun tahsisi isteği yönünden, davalı (koca) tarafından ise; kusur belirlemesi, tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu...

    İcra takibine ve davaya dayanak oluşturan tahliye taahhütnamesi incelendiğinde, taahhüdün adi yazılı şekilde olduğu, tanzim tarihinin 15/01/2021, taahhüt edilen tahliye tarihinin ise 01/02/2021 olduğu, taahhütnamenin kiracı adına imzalandığı, içeriğinden kiralananda iken verildiğinin açıkça anlaşıldığı görülmüştür. Davacı kiraya veren tarafından Antalya Genel İcra Müdürlüğü'nün 2021/10784 Esas sayılı dosyasında 10/02/2021 tarihinde başlatılan icra takibi ile yazılı tahliye taahhüdüne dayalı olarak kiralananın tahliyesi istenmiş olup, Örnek 14 tahliye emrinin davalı kiracıya tebliği üzerine kiracı tarafından icra takibine itiraz edildiği, bunun üzerine itirazın iptali için 24/02/2021 tarihinde eldeki dava açılmıştır. 6098 sayılı TBK’nun 352. maddesine göre; Taahhüt nedenine dayalı tahliye davasının mutlaka kiraya veren tarafından açılması gerekir. Kiraya veren durumunda olmayan malikin dava hakkı yoktur....

    Dava hakkı, kamu düzenine ilişkin olup mahkemece kendiliğinden gözönünde bulundurulmalıdır. Kiralayanlardan biri tarafından yapılan icra takibi üzerine gönderilen ihtarlı ödeme emri tahliye yönünden hukuki sonuç doğurmaz. Her ne kadar yargılama sırasında davaya dayanak kira sözleşmesinde kiralayan olarak ismi geçen T1 vasisi tarafından davacı vekiline vekalet verilmiş ise de tahliye emri kiralayanlardan biri tarafından gönderilmiştir. Davanın açılmasındaki noksanlığın sonradan giderilmesi mümkün ise de tahliye emrindeki noksanlığın sonradan giderilmesi mümkün değildir. Bu durumda mahkemece, davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde tahliye kararı verilmesi doğru görülmemiştir. Kabule göre de, örnek 14 ödeme meri ile başlatılan takibe yönelik olarak yapılan itirazın kaldırılması ile yetinilmesi gerekirken ayrıca tahliyeye yönelik hüküm kurulması da hatalıdır....

    Kira sözleşmesinin tarafı olmayan Ş. hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerekirken tahliyesine karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:2. bentte yazılı nedenle Şaziye Akcan'ın tahliyesine ilişkin hüküm kısmının BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 19.11.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Dava Türk Medeni Kanununun 194. maddesi uyarınca "aile konutunun malik olmayan eşin muvafakati olmadan kiraya verilmiş olması nedeniyle kira sözleşmesinin iptali ve tahliye" istemine ilişkin olup Türk Medeni Kanununun aile hukukunun düzenlendiği ikinci kitabından kaynaklanmaktadır. 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş ve Yargılama Usullerine Dair Kanununun 5133 Sayılı Kanunla değişik 4/1 maddesi uyarınca 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere kaynaklanan bütün davalara Aile Mahkemesince bakılır. Görev kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece yargılamanın her aşamasında dikkate alınması zorunludur. (Emsal Yargıtay 2.H.D 16.05.2013 2012/21485 E. 2013/13959 K.)...

      İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/562 Esas, 2022/564 Karar sayılı dosyasında verilen davanın feragat nedeniyle reddi kararına karşı, davalı T3 vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalılar hakkında İzmir 17. İcra Müdürlüğünün 2022/10375 Esas sayılı dosyası ile tahliye taahhütnamesine dayalı olarak tahliye istemli icra takibi başlatıldığını, tahliye emrinde icra takibinin dayanağı olarak 10/02/2022 tanzim ve 10/08/2022 tahliye tarihli yazılı tahliye taahhütnamesinin gösterildiğini, davalılar vekilinin 08/09/2022 tarihli dilekçe ile takip dayanağı tahliye taahhütnamesi altındaki imzaya itiraz ettiğini, davalıların imzaya itirazının haksız ve yersiz olduğunu belirterek, davalıların itirazının kaldırılmasına ve taşınmazdan tahliyesine karar verilmesini istemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, tahliye taahhütnamesinin iptali talebine ilişkindir.Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 6. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 6. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 06.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        E Blok 8/17 Talas/Kayseri adresindeki taşınmazın 15/10/2022 tarihinde tahliye edileceğine ilişkin düzenlenen 15/10/2021 tarihli tahliye taahhütnamesine dayalı olarak alacaklı vekilince 24/10/2022 tarihinde düzenlenen takip talebine ilişkin müdürlükçe 25/10/2022 tarihli tensip tutanağı ile tahliye taahhütnamesinin dosyaya sunulması ve cezaevi harcının yatırılması halinde ödeme emrinin düzenlenip tebliğe çıkarılmasına karar verildiği ve bu eksikliğin giderilerek örnek 14 ödeme emrinin 22/11/2022 tarihinde düzenlendiği, dolayısıyla taşınmazın tahliyesinin taahhüt edildiği tarihten itibaren 30 gün içerisinde takibe geçilmek üzere kiralayan tarafından talepte bulunulduğu görülmüştür....

        işlemlerden diğer tarafın haberdar edilmesinin savunma hakkı ve adil yargılanma hakkı ile doğrudan ilgili olduğunu, müvekkilleri açısından dava konusu tahliye taahhütnamesinin hile ve irade fesadına uğratılarak alındığına ilişkin savunma yapması için süre verilmediğini belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

          Borçlu tarafından süresi içerisinde icra müdürlüğüne yapılan itirazda tahliye taahhüdü altında imzanın ve tarihin açıkça inkar edilmediği, yine davalı borçlu tarafından kira ilişkisinin de reddedilmediği, noterde düzenlenen tahliye taahhüdünün 04/07/2022 tarihinde düzenlendiği ve 31/12/2022 tarihinde kiralanan taşınmazın tahliye edileceğinin taahhüt edildiği, bu şekilde yazılı tahliye taahhüdünün geçerli olduğu, takibin tahliye taahhüdünde taşınmazın tahliye edileceği tarihten sonra bir ay içerisinde 03/01/2023 tarihinde başlatıldığı, tahliye taahhüdünün içeriğinden de davalı borçlunun kiralanan taşınmazda halihazırda otururken taahhüt verildiği açıkca anlaşıldığı, davalı kiracı vekili tarafından kira sözleşmesinin 01/04/2023 tarihine kadar uzamış olduğu ileri sürülmüş ise de, kiracı tarafından kira sözleşmesinin uzadığı dönem içerisinde noterde taşınmazı kira sözleşmesinin sona ereceği tarihten önce 31/12/2022 tarihinde tahliye edeceğini taahhüt etmesi nedeniyle bu hususun İİK'nun 275/...

          UYAP Entegrasyonu