Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; dava konusu Antalya ili Manavgat ilçesi Pazarcı mah. 1214 ada 1 parsel 1, 2, 3. nolu bağımsız bölümler ile ilgili olarak ortaklığın giderilmesi davası açıldığı, dairemizce davalının istinaf konusu yaptığı dosyalarda inceleme talep edilerek ilgili dosyalar incelendiğinde; dava konusu Antalya ili Manavgat ilçesi Pazarcı mah. 1214 ada 1 parsel 2 nolu bağımsız bölümle ilgili 13.10.2021 tarihinde davalı T7 tarafından davacı ve diğer davalılara karşı aile konutu olduğunun tespiti davası açıldığı ve davanın derdest olduğu, Yine dava konusu Antalya ili Manavgat ilçesi Pazarcı mah. 1214 ada 1 parsel 2 nolu bağımsız bölümle ilgili 22.11.2021 tarihinde davalı T7 tarafından davacı ve diğer davalılara karşı 2 nolu bağımsız bölümdeki aile konutunun davacıya özgülenmesi ve miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınması, mümkün olmaması halinde intifa veya oturma hakkı tanınması davası açıldığı ve davanın derdest olduğu anlaşılmaktadır. Yargıtay 14....

Bu yasal düzenleme karşısında Aile Mahkemesince yapılacak iş; sağ kalan eşi çağırmak; bir süre belirleyerek belirleyeceği bu süre içinde, sağ kalan eşten çocuğun, varsa malvarlığını gösteren bir defter vermesini istemek ve bu malvarlığında veya yapılacak yatırımlarda ilerde gerçekleşecek önemli deği-şiklikleri de bildirmesi için uyarmaktan ibarettir. Türk Medeni Kanunu'nun 352/2. ve Tüzüğün 4/2. maddesi koşulları bulunmadıkça; başka bir ifade ile, ana ve babanın çocuğun mallarını yönetmekte her ne sebeple olursa olsun yeterince özen göstermemeleri durumu mevcut olmadıkça; hakim, çocuk mallarının korunması konusunda ana ve babanın yönetme hakkına müdahale edemez ve bu sonucu doğuracak bir karar veremez....

    nın mirasçılarını ve miras paylarını gösterir mirasçılık belgesinin verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davacı temyiz etmiştir. 4721 sayılı TMK'nın 495. maddesine göre murisin birinci derece mirasçıları, onun altsoyudur. Murisin çocukları eşit olarak mirasçıdırlar. Yine aynı kanunun 499. maddesine göre ise, sağ kalan eş murisin altsoyu ile birlikte mirasçı olursa, mirasın dörtte biri sağ kalan eşe kalır. Somut olaya gelince; muris ............ 22.12.1984 tarihinde ............ ile evli olarak vefat etmiştir. Muris vefat ettiğinde ....'den olma kızı ..., ....'den olma çocukları ... ile ......, .....'den olma oğlu ..., ......'dan olma çocukları ..., ...,..... ve ... kalmıştır. Miras, murisin ölümüyle açılır (TMK m. 575). Buna göre, muris ...............'nın ölüm tarihinde eşi ........... hayatta olduğundan mirasın dörtte biri sağ kalan eşi .......'ya, mirasın kalan dörtte üçü ise murisin çocuklarına eşit olarak paylaştırılması gerekir....

      Hukuk Dairesinin 27/03/2018 tarih ve 2015/14270 - 2018/10005 E.K. sayılı bozma ilamı mal rejiminin tasfiyesi sonucunda oluşacak katılma alacağına mahsuben gerçekleştirilmesi istenilen özgüleme 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesi uyarınca Aile Mahkemesinin, miras hakkına mahsuben istenilen özgüleme ise sulh hukuk mahkemesinin görevi kapsamına girer. Somut olayda davacının 23.11.2018 tarihli dilekçe ile TMK'nın 240. maddesi gereğince intifa hakkı/oturma hakkı talep ettiğini bildiridiği anlaşılmıştır. O halde uyuşmazlığın ... 1. Asliye Hukuk (aile mahkemesi sıfatıyla ) Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince .... 1. Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 07/11/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile konutu üzerinde sağ eşe intifa hakkı tesisi ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki aile konutu üzerinde sağ eşe intifa hakkı tesisi davasının reddine dair ... 3. Aile Mahkemesi'nden verilen 18.10.2012 gün ve 466/1052 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 07.05.2013 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı vekili Avukat ... geldi. Karşı taraftan kimse gelmedi....

          Yalnızca miras paylaşımı sırasında miras bırakanın bir mirasçıdaki alacağı için uygulanabilmektedir. Halbuki katkı payı ve katılma alacağı murisin borcu olup, ödünç verilmiş bir alacağının olduğundan söz edilemez. Eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225/.... maddesi uyarınca, diğer eş ...’ın ....08.2007 tarihinde ölümü ile sona ermiştir. Katkı payı ve katılma alacağının, terekenin borcu olduğu konusunda uyuşmazlık yoktur. Ancak bu alacak hakkı terekeden öncelikle ödenmesi gereken bir alacak hakkıdır. Bu bakımdan istek olsun ya da olmasın sağ kalan davacı eşe ait miras payının katılma alacağından düşürülmesi; katılma alacağına hakim olan ilkeler ile miras hukukuna hakim olan ilkelere aykırı düşer. O halde, öncelikle davacının katkı payı ve katılma alacağının terekenin öncelikli borcu olarak terekeden ödenmesi, ondan sonra mirasçıların kalan net terekeyi aralarında miras payları oranında paylaşmaları gerekecektir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Çocuk mallarının korunması istemine ilişkin olarak açılan davada ... 1.Aile ve ... 2. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, çocuk mallarının korunması istemine ilişkindir. ... 1.Aile Mahkemesince, küçüklerin babaları ...'nün vefatı üzerine velayetlerinin sağ kalan anneleri ...'...

              Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de, varılan sonuç toplanan delillere ve yasal düzenlemelere uygun düşmemiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 495. maddesi hükmünde miras bırakanın birinci derecede mirasçılarının onun altsoyu olduğu, 496. maddesi hükmünde de altsoyu bulunmayan miras bırakanın mirasçılarının ana ve babası olduğu, bunların eşit olarak mirasçı olacakları, miras bırakandan önce ölmüş olan ana ve babanın yerlerini her derecede halefiyet yoluyla kendi altsoylarının alacağı, bir tarafta hiç mirasçı bulunmadığı taktirde bütün mirasın diğer taraftaki mirasçılara kalacağı, 499/3.maddesi hükmünde de sağ kalan eşin miras bırakanın büyük ana ve büyük baba ve onların çocukları ile birlikte mirasçı olursa, mirasın dörtte üçünü alacağı bunların da bulunmaması halinde mirasın tamamının eşe kalacağı açıklanmıştır.    ...

                CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın açmış olduğu dava haksız olduğunu, davacının muris T7 kalan mirasın paylaşılmasını engellemeye ve miras payına karşılık gelmemesine rağmen Isparta İli Merkez İlçe Çelebiler Mah. 642 ada 118 parselde kain ve tapuda bahçeli 3 katlı kargir ev olarak yer alan taşınmazı herhangi bir bedel ödemeden kullanmaya devam etmek kastıyla açtığını, taşınmazın aile konutu özelliklerini taşımadığını, davanın reddine karar verilmesini gerektiğini talep etmiştir....

                İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Bozma kararına uymak suretiyle, olayda, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ve 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun hükümleri uyarınca edinilmiş mallara katılma rejimi çerçevesinde, sağ kalan eşe ait olduğu kabul edilen mallar ayrıldıktan sonra kalan tereke üzerinden mirasın paylaşılacağı, mirasçılar tarafından verilecek veraset ve intikal vergisi beyannamesinde sağ kalan eşe ait malların beyan edilmeyeceği, olayda, idarece dava konusu işlemin dayanağı olarak davacının müteveffadan miras kalan malların hangi mallar olduğunun ve terekenin tespit ettirilmemesi ile beyannamede intikal ettiği gösterilen menkul malların ve diğer servet unsurlarının edinim tarihlerinin açıkça belirtilmemesi ileri sürülmüş ise de, davalı idarenin uhdesinde bulunmadığı anlaşılan davacının dosyaya ibraz ettiği murisin terekesinin tespitine ilişkin belge ile davacının bahse konu veraset ve intikal beyannamesi birlikte incelendiğinde, beyannamenin...

                  UYAP Entegrasyonu