Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : TMK 240/3'e Dayalı Tapu İptali ve Tescil ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki TMK 240/3'e dayalı tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ... Aile Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılardan ... ve davalılar ... ve müşterekleri taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, müvekkili ile muris ...'nın 1996'da evlediklerini, ...'nın 2012'de vefat ettiğini, evlilik birliği içerisinde 2 nolu bağımsız bölüm ile bir adet araç edinilerek muris adına tescil edildiğini, 2 no'lu bağımsız bölümün aile konutu olduğunu açıklayarak sağ kalan eş davacının katılma alacağı hesap edilerek TMK 240. maddesine göre katılma alacağına mahsuben, yetmez ise bedel eklenmek suretiyle aile konutu ve ev eşyaları üzerinde mülkiyet hakkı tanınması ve eski tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir....

    Türk Medeni Kanununun 652. maddesinde; eşlerden birinin ölümü halinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa sağ kalan eşin bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben, mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebileceğini hükme bağlamıştır. Davacının yasal hakkını kullanabilmesi için taşınmazın aile konutu olduğunun tespitini istemekte hukuki yararının olduğu açıktır. O halde, mahkemece dava konusu taşınmazın mirasbırakanın ölüm tarihinde aile konutu olup olmadığının tespiti amacıyla tüm delillerin toplanarak sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken murisin ölümü nedeniyle evlilik birliğinin sonlandığı ve dava tarihinde aile konutu özelliğini kaybettiği şeklinde hatalı gerekçe ile bu hususta ret kararı verilmesi doğru görülmemiştir....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, alacak miktarının ... belirlenip belirlenmediği, kişisel mal denkleştirmesinin ... yapılıp yapılmadığı, değer artış payı alacağının bulunup bulunmadığı ve bu hususların ispatı, vekâlet ücretinin ... belirlenip belirlenmediği, aile konutu üzerinde mülkiyet hakkı tanınmasının mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Dava, ölüme bağlı mal rejiminin tasfiyesi ile 4721 sayılı Kanun'un 240 nci maddesine göre aile konutu üzerinde mülkiyet hakkı tanınması, değer artış payı ve katılma alacağı istemine ilişkindir. 2....

        Birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarına gelince; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun "Aile konutu ve ev eşyası" başlıklı 240. maddesinde aynen; "Sağ kalan eş, eski yaşantısını devam ettirebilmesi için, ölen eşine ait olup birlikte yaşadıkları konut üzerinde kendisine katılma alacağına mahsup edilmek, yetmez ise bedel eklenmek suretiyle intifa veya oturma hakkı tanınmasını isteyebilir; mal rejimi sözleşmesiyle kabul edilen başka düzenlemeler saklıdır. Sağ kalan eş, aynı koşullar altında ev eşyası üzerinde kendisine mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir. Haklı sebeplerin varlığı hâlinde, sağ kalan eşin veya ölen eşin yasal mirasçılarının istemiyle intifa veya oturma hakkı yerine, konut üzerinde mülkiyet hakkı tanınabilir. Sağ kalan eş, mirasbırakanın bir meslek veya sanat icra ettiği ve altsoyundan birinin aynı meslek veya sanatı icra etmesi için gerekli olan bölümlerde bu hakları kullanamaz..." hükmüne yer verilmiştir....

          Yakamoz Evleri A3 Blok, Daire 3 Merkez/Afyonkarahisar adresindeki meskende davacı ve ölen eşin birlikte oturduğunu, bu yerin aile konutu olduğunu, halen davacı kadının bu evde oturmaya devam ettiğini, TMK'nun 652 maddesinde belirtilen haklarını kullanabilmesi için işbu davanın açılmak zorunda olduğunu, tüm bu nedenlerle davaya konu meskenin aile konutu olduğunun tespiti ile aile konutu şerhi ko4nulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı T4 vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazdan Ömer'in kendi hissesini davalı Nurhan'a devrettiğini, davaya konu taşınmazın aile konutu olmasına herhangi bir itirazlarının olmadığını, Sulh Hukuk Mahkemesinde ortaklığın giderilmesi davası açtıklarını, işbu davanın açılmasına tarafların sebebiyet vermediklerinden yargılama giderlerinden davacının sorumlu tutulması gerektiğini belirtmiştir. Davalı T6 cevap dilekçesi sunmamıştır....

          Yakamoz Evleri A3 Blok, Daire 3 Merkez/Afyonkarahisar adresindeki meskende davacı ve ölen eşin birlikte oturduğunu, bu yerin aile konutu olduğunu, halen davacı kadının bu evde oturmaya devam ettiğini, TMK'nun 652 maddesinde belirtilen haklarını kullanabilmesi için işbu davanın açılmak zorunda olduğunu, tüm bu nedenlerle davaya konu meskenin aile konutu olduğunun tespiti ile aile konutu şerhi ko4nulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı T4 vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazdan Ömer'in kendi hissesini davalı Nurhan'a devrettiğini, davaya konu taşınmazın aile konutu olmasına herhangi bir itirazlarının olmadığını, Sulh Hukuk Mahkemesinde ortaklığın giderilmesi davası açtıklarını, işbu davanın açılmasına tarafların sebebiyet vermediklerinden yargılama giderlerinden davacının sorumlu tutulması gerektiğini belirtmiştir. Davalı T6 cevap dilekçesi sunmamıştır....

          Bu düzenleme ile malik olmayan eşe, aile konutu ile ilgili tapu kütüğüne şerh verilmesini isteme hakkı tanınmış, eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerinin diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek eşlerin hukuki işlem özgürlüğü “aile birliğinin’’ korunması amacıyla sınırlandırılmıştır. Tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmasa dahi aile konutuna ilişkin olarak; eşlerden biri diğer eşin açık rızası bulunmadıkça aile konutuyla ilgili kira sözleşmesini feshedemeyecek, aile konutunu devredemeyecek ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamayacaktır. Malik olmayan eşin izni için şekil şartı bulunmamakla birlikte, iznin açık olması gerekmektedir. Açık rızanın varlığını ispat yükü ise aile konutu ile ilgili tasarrufta bulunana aittir. TMK'nın 194. maddesi yetkili eşin izni için bir geçerlilik şekli öngörmemiştir. Bu nedenle söz konusu izin bir şekle tabi olmadan, sözlü olarak dahi verilebilir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Olduğunun Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacının eşi miras bırakan ... 10.03.2015 tarihinde ölmüştür. Davacı, dava konusu konutun miras hakkına mahsuben özgülenmesi için aile konutu olduğunun belirlenmesini talep etmiştir. Türk Medeni Kanununun 652. maddesinde; eşlerden birinin ölümü halinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa sağ kalan eşin bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben, mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebileceğini hükme bağlamıştır. Davacının bu yasal hakkını kullanabilmesi için taşınmazın aile konutu olduğunun tespitini istemekte hukuki yararının olduğu açıktır....

            Bankası lehine davalı eş tarafından ipotek tesis ettirildiğini, aile konutu üzerine ipotek tesisi yapılırken diğer eşin rızasının alınması gerekirken rıza alınmadan ipotek tesis edildiğini, davalının banka aile konutu olan taşınmazın değerinin tespiti esnasında taşınmazın aile konutu olduğunu gördüğünü, ayrıca taşınmaz üzerine Kayseri 3. Aile Mahkemesi'nin 2011/122 Esas - 2011/1121 Karar Sayılı dosyası üzerinden verilen kararla Aile Konutu şerhi konulduğunu, bu nedenle kötü niyetli olunduğunu, aile konutu üzerine eşin rızası alınmadan tesis edilmiş bulunan ipoteğin kaldırılması için dava açma gereğinin doğduğunu, dava konusu Kayseri İli, Melikgazi İlçesi, Kanlıyurt Mahallesi.2570 Ada, 1 parsel de kayıtlı 8. Kat. 29. Bağımsız Bölüm tapu kaydı üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına, yargılama giderleri ücretini davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının aile konutu şerhi konulması talebine ilişkin temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının eşi mirasbırakan Memet 13.04.2012 tarihinde ölmüştür. Davacı, dava konusu konutun miras hakkına mahsuben özgülenmesi için aile konutu olduğunun belirlenmesini talep etmiştir. Türk Medeni Kanununun 652. maddesinde; eşlerden birinin ölümü halinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa sağ kalan eşin bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben, mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebileceğini hükme bağlamıştır....

              UYAP Entegrasyonu