, davanın kabulüne davalı Kurumun aksi yöndeki işleminin iptali ile davacının 08.06.1999-07.06.2001 tarihleri arası için yaptığı doğum borçlanmasının geçerli olduğunun ve davacıya 01.07.2022 tarihinden geçerli olmak üzere yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir....
Mahkemece; davacının, 10.10.1991 tarihinde askerlik borçlanmasını yapmış olduğundan bu borçlanmanın geçerli olduğunun tespiti ile bunun iptaline ilişkin Kurum işleminin iptaline, 02.01.2013 tarihinden itibaren emekli maaşı almaya hak kazandığının tespiti ile davacıdan yapılan askerlik tahsilatının mükerrer olması nedeniyle ikinci defa yapılan 3.445,20 TL tahsilatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bunun aksine ilişkin Kurum işlemlerinin iptaline karar verilmiştir. Dosya kapsamına göre mahkemece verilen hüküm yerinde ise de; 506 sayılı Yasa'nın 62. maddesine göre; yaşlılık aylığının, sigortalının aylık bağlanması için Kurum'a yazılı istekte bulunduğu tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı dikkate alınmaksızın, tahsis talep tarihi itibari ile aylığa hak kazandığının tespitine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının ve davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, davacının 25.01.1985 tarihi ile tahsis isteminde bulunduğu 16.06.2005 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa’ya tabi ... sigortalısı olduğunun ve emeklilik isteminde bulunduğu 16.06.2005 tarihinden itibaren emekliliğe hak kazandığının tespiti istemine yöneliktir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile,davacının 25/01/1985-15/06/2005 tarihleri arasında ... Sigortalısı olduğunun tesbitine, 16/06/2005 tarihinden itibaren emekliliğe hak kazandığının tespitine ilişkin talebinin reddine,karar verilmiştir....
III.İLK DERECE MAHKEME KARARI İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulü ile davacının zorunlu sigortalılık tarihlerinde yurt içinde bulunduğu gözetildiğinde 20.12.1995-29.12.1995 tarihleri arası 506 sayılı Kanun kapsamındaki zorunlu sigortalılığının ve 01.02.1996-31.07.1999 arası 506 sayılı Kanun kapsamındaki isteğe bağlı sigortalılığının geçerli olduğunun, buna göre 5400 günlük 3201 sayılı Kanun kapsamındaki borçlanmanın 4/1-a kapsamında olduğunun, 01.03.2011 tarihinden itibaren 4/1-b kapsamında bağlanan yaşlılık aylığının iptali ile 5400 gün yurt dışı borçlanması 840 gün isteğe bağlı 9 gün zorunlu olmak üzere 6249 gün üzerinden 4/1-a kapsamında 01.03.2011 tarihinden itibaren davacıya yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin, davacının borçlanma başvuru tarihinde gün sayısı belirtmediği, tahakkuka itirazının bulunmadığı ve mevcut borçlanma ile tahsis işlemini de gerçekleştirip ödemeler alması karşısında tahsis için zorunlu gün sayısının...
Somut olayda davacının tahsis talebi kabul edilen 14.9.2006 tarihinde son prim ödemesinin 4.7.2006 tarihi olduğu gözetildiğinde toplam 20 yıl 9 aylık sigortalılık süresi bulunduğundan bu süre yaşlılık aylığı bağlanması için gereken 20 yıllık sürenin üstünde bulunduğundan mahkemece davacının tahsis talebinde bulunduğu 14.09.2006 tarihi itibariyle primi ödenmeyen Ağustos ve Eylül ayları dahil edilmeden yaşlılık aylğına hak kazananacağından tahsis talep tarihini takip eden ay başınan geçerli olmak ve primi ödenen süreler gözetilerek yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmesi gerekirken 2006 yılı Ağustos ve Eylül ayının primlerinin ödendiği 1.7.2009 tarihini takip eden ay başından geçerli olmak üzere yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne varki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılması gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, HUMK 438/7.maddesi gereği düzeltilerek onanmalıdır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, sigorta başlangıcının yurtdışında çalışmaya başladığı 13.04.1980 tarihi olduğunun tespiti ile 05.06.2013 tarihli tahsis talebinin kabulü istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 09.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere ve özellikle temyizin kapsamına ve temyiz nedenlerine göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, davacının sigorta başlangıcının 25.11.1985 tarihi olduğunun kabulü ile 30.11.2005 tarihli tahsis talebine göre yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti ve 27.11.2006 tarihine kadar biriken aylıkların yasal faizi ile tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile davacıya l. l.2006 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı tahsisi yapılması gerektiğinin tespiti ile l. l.2006- l.l2.2006 tarihleri arasındaki ödenmesi gereken yaşlılık aylıklarının ödenmesi gereken tarihlerden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
kayıtlı ... ' nın sigortalılık başlangıç tarihinin 01 / 04 / 1999 tarihi olduğunun tesbitine, davacının 01 / 04 / 2014 tarihinden geçerli olmak üzere yaşlılık aylığı bağlanmasına hak kazandığının tesbitine, davacının aylığın başlangıç tarihine yönelik fazlaya ilişkin talebinin reddine, karar verilmiştir. Somut olayda, davacının Kuruma tahsis talebinde bulunduğu 13/01/2014 tarihinde yaşlılık aylığı şartlarının oluşmadığı ancak 01/04/2014 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı şartlarının tamamlandığı anlaşılmaktadır. Davacının yaşlılık aylığı şartlarının oluştuğu 01/04/2014 tarihini takip eden aybaşından itibaren aylık bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken aylık şartlarının oluştuğu 01/04/2014 tarihi itibariyle aylık bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesi usul ve Yasa'ya aykırı olup bozma nedenidir....
Davacıların dosyaya sunduğu ödeme makbuzlarından, 184 ada 13 parsel sayılı taşınmaza ilişkin yapılan tahsis işlemi nedeniyle davacılar murisinin 1975 yılından itibaren "Belediyelere Ait Gecekondu Arsa Bloke Hesabına" taksitler halinde ödeme yaptığı anlaşılmaktadır. Buna göre öncelikle, 257 pafta 184 ada ./.. 13 parsel sayılı taşınmazın 1975 yılı itibari ile tescil ve mülkiyet durumunun araştırılarak taraflar arasındaki tahsis işleminin geçerli olup olmadığının tartışılması gerekmektedir. Eğer tahsis işlemi geçerli ise taşınmazın nereye isabet ettiğinin tespiti ile tapu iptali ve tescil talebinin değerlendirilmesi gerekmektedir. Ancak, yapılan tahsis işleminin geçerli olmadığı (tahsis edilen taşınmazın belirlenebilir olmaması gibi) sonucunu varılırsa bu durumda TBK'nın 77. maddesi gereğince taraflar verdiklerinin iadesini talep edebileceklerinden mahkemece davacıların tazminat talepleri değerlendirilmelidir....
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.04.2017 tarihinde verilen dilekçeyle tapu tahsis belgesinde hak sahibi olan kişi ile davacının aynı kişi olduğunun tespiti ile tapu tahsis belgesinde düzeltme yapılması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kabulüne dair verilen 01.07.2020 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından talep edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7....