Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLER : Tapu kayıtları, Düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri ve ekleri, İhtarnameler, Düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve hasılat paylaşım esaslı inşaat sözleşmesi arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, İhtarnameler, Delil listeler sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ihtiyati tedbir talepli düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde taşınmazın rayiç değerinin tahsili, olmadığı taktirde ödenen bedellerin güncellenerek tahsili istemine ilişkindir....

Vaad alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet geçirim borcu yüklenen satıcıdan, edimini yerine getirmediğinde dava tarihinde yürürlükte bulunan Medeni Kanunun 716. maddesi uyarınca açılacak tapu iptali ve tescil davası ile edimin hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Gayrimenkul satış vaadine dayalı tapu iptali ve tescil davalarında görevli mahkeme, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 14.2.1996 gün ve 1995/14963 E, 1996/69 K. sayılı kararında da vurgulanıp kabul edildiği üzere; tarafların sözleşmede özgür iradeleri ile saptadıkları satış değeri esas alınarak belirlenir. Yargılama giderlerinden olan harç ve vekalet ücreti takdirinde de bu bedel esas alınır. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanunun 125. maddesi gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğmasından sonra işlemeye başlar....

    Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Geçerli bir sözleşmenin ifa olanağı bulunmadığında 818 sayılı BK’nin 96 ve 106. maddeleri dikkate alınması gerekir. Somut olayda; davacılar noterden yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile dava konusu payların satın alındığını iddia ederek tapu iptal ve tescil ikinci kademede tazminat talebinde bulunmuştur. Taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesi geçerlidir. Davacıların murisi Sebahat Budak ve davacı ... ile davalı ... Sezar arasında yapılan biçimine uygun satış vaadi sözleşmesi ile belirlenen bedelin davacılar tarafından nakten ve tamamen ödendiği sözleşmede belirtilmiştir....

      HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Asıl dava, inanç sözleşmesine dayalı kişisel haktan kaynaklanan tapu iptali-tescil; birleştirilen dava ise satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakka dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir. Birleştirilen davanın davacısı ... taşınmazı, ... AŞ.' den satış vaadi sözleşmesi ile satın almış olup taşınmaz üzerinde henüz mülkiyet hakkı kurulmamış, sonrasında da anılan taşınmaz ... AŞ. tarafından davalı ...'ya kayden satılmıştır. Açıklanan nedenlerle gerek asıl dava gerekse birleştirilen dava kişisel haktan kaynaklanmaktadır. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 23.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 28.01.2020 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....

        Davalı Akbank T.A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davanın İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, husumet yaygınlaştırılmadan taraf teşkili sağlanmadan hüküm kurulduğunu, müvekkili banka ile Garanti Koza arasında ticari kredi ilişkisi bulunduğunu, ticari kredi sözleşmeleri gereğince müvekkili bankanın ipotekleri fek etme yükümlülükleri doğmadığını, davacı ile müvekkili banka arasında bağlı kredi ilişkisi bulunmadığını, dava konusu taşınmazın üzerindeki takyidatlar kabul edilerek devralındığını, davacının adi yazılı satış vaadi sözleşmesinden doğan taleplerini yalnızca davalı Garanti Koza'ya karşı ileri sürebileceğini, 30.9.1988 tarihli, 1987/2 esas, 1988/2 karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu (YİBGK) kararı gereğince de ipoteğin fekkinin talep edilemeyeceğini, adi yazılı satış sözleşmesinin imza tarihinde taşınmaz üzerinde ipotek bulunduğunu, ipoteğin tesisi esnasında taşınmazın davacıya satıldığının müvekkili tarafından bilinmediğini...

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : None KARAR NO : 2021/1637 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MERZİFON 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/04/2021 NUMARASI : 2017/392 ESAS, 2021/260 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Merzifon 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/392 esas, 2021/260 karar sayılı dava dosyasında verilen tapu iptali ve tescil (satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan) talebinin kabulüne karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Merzifon İlçesi Ortaova Köyü 840 nolu parsel tapuda davalı adına kayıtlı iken, davalı tarafından Merzifon Noterliğinin 9264 yevmiye numaralı 13/10/2005 düzenleme şeklindeki gayrimenkul mal satış vaadi sözleşmesi ile muris babası Arif Saka'dan intikal eden 840 parsel taşınmaz üzerindeki...

        Taraflar arasında 06/11/2009 tarihli noterde düzenleme şeklinde taşınmaz mal satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığı, anılan sözleşmenin yine noterde düzenlenen 13/03/2013 tarihli fesihname ile karşılıklı olarak feshedildiği, bu fesihnamede fesih tarihi itibarıyla karşılıklı olarak tarafların yükümlülüklerinin sona erdiğinin ve feshedilen KKİS'ne göre birbirlerini sorumlu tutmayacaklarını belirttikleri sabittir. Taraflar arasında 12/03/2013 tarihli adi yazılı sözleşme düzenlenmiş, bu adi yazılı sözleşme ile taraflar aralarındaki KKİS'nin 13/03/2013 tarihinde feshedileceğinin ve sözleşmeye konu taşınmazda alınacak onaylı plan ve projesine uygun olarak 5, 6 ve 15 nolu dairelerin Sezgin Ustanın yapmış olduğu iş karşılığı verildiği, dairelerin iskanı alındıktan sonra ilgili kişilere devredileceği binadaki haciz işleminin kaldırılacağı kararlaştırılmıştır. Uyuşmazlık adi yazılı sözleşmede belirtilen bağımsız bölümlerin devrinden kaynaklanmaktadır....

        ilişki bulunmadığını, arabuluculuk yoluna başvurulmadan açılan davanın özel dava şartı yokluğundan usulden reddi gerektiğini, somutlaştırma ve delillerin gösterilmesi yükümünün yerine getirilmediğini, eksik nispi harcın ikmali gerektiğini, müvekkili banka tarafından taşınmaz kaydına tesis ve tescil edilen ipoteğin huzurdaki davaya konu taşınmazın adi yazılı şekilde düzenlenen satış vaadi sözleşmesinden önce gerçekleştiğini, ticari kredi sözleşmeleri gereğince müvekkili bankanın ipoteklerinin fek etme yükümlülüğünün doğmadığını, dava konusu taşınmazın üzerinde bulunan takyidatlar kabul edilerek devralındığını, davacının adi yazılı satış vaadi sözleşmesinden doğan taleplerini yalnızca davalı Garanti Kozaya karşı ileri sürebileceğini, 30.9.1988 tarihli 1987/2 E. 1988/2 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu(YİBGK) kararı gereğince de ipoteğin fekkinin talep edilemediğini, satış sözleşmesinin imza tarihinde taşınmaz üzerinde ipotek bulunduğunu, davacının kötüniyetli olduğunu,...

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/263 KARAR NO : 2021/447 DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 19/04/2019 KARAR TARİHİ : 08/04/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/04/2021 Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı ... ile davalı ... Yapı Sanayi ve Tic. A.Ş arasında ......

          Dava, adi yazılı satış vaadi sözleşmesinin ifasının imkansız olması nedeniyle açılmış müspet zarara ilişkin tazminat davası, kabul edilmediği takdirde sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre satış bedelinin ve aidat ödemelerinin ödeme tarihinden itibaren faiziyle tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasında 24.12.2012 tarihinde imzalanan------bağımsız bölümün davacı tarafından davalıya satışı konusunda anlaştıkları, satış bedeli olarak davacının davalıya 271,602-TL ödeme yaptığı, taşınmazın fiilen davacıya teslim edildiği, halen davacının zilyetliğinde olduğu, ancak taşınmaz üzerindeki ipotek ve hacizler nedeniyle tapu devrinin yapılamadığı hususlarında taraflar arasında ihtilaf yoktur. Davalı vekili, müvekkilinin tapu devrinden kaçınmadığını, taşınmazın üzerindeki ipotek ve hacizlerle birlikte devir alınması gerektiğini ileri sürmektedir....

            UYAP Entegrasyonu