Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hal böyle olunca, mahkemece; adi ortaklığın tasfiyesi için öncelikle, ortaklığın kurulduğu tarihten itibaren ortaklığın tüm muhasebesi ile ilgili defterler ve bu defterlerin dayanağı olan belge ve faturaların yönetici ortak olan davacıdan ibrazının sağlanması, yönetici ortaktan yapılan tüm iş ve harcamalar ile gerekli görülecek olan diğer hususlarda hesap listesinin istenilmesi, hesap listesinin verilmemesi halinde yönetici ortağın hesap vermekten kaçınmış sayılacağının kabul edilmesi, hesap listesi verilmesi halinde, defter kayıtları ve diğer belgelerle uyumlu olup olmadığının belirlenmesi, aksi durumda emsal işletmenin kazanç durumunun araştırılması, ayrıca ortaklığın üçüncü kişilere ve kurumlara olan borçlarının tespit edilmesi suretiyle, tasfiyenin yukarıda açıklanan ve maddeler halinde belirtilen sıra ve yöntem izlenerek yapılması gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

    Adi ortaklıklarda, ortakların borçlarından dolayı takip yapılması halinde, ortağın ancak kar payı veya tasfiye payına haciz konulması mümkün olup, tüzel kişiliği bulunmayan ortaklığa ait bir mal veya alacak üzerine haciz konulamaz. Somut olayda, her ne kadar icra müdürlüğünce çıkarılan haciz müzekkerelerinde adi ortaklığın hakedişlerinin haczine ilişkin bir karar bulunmasa dahi borçlunun adi ortaklıkların hak ve alacakları üzerine haciz konulduğunu iddia ettiği görülmüştür. O halde mahkemece, adi ortaklıkların hak ve alacakları üzerine haciz konulup konulmadığının Konya ve Aksaray Valiliği'ne sorularak saptanması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, kararın bozulması gerekirken, Dairemizce onandığı anlaşılmakla şikayetçinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir....

      Mahkemece; taraflar arasındaki ilişkinin adi ortaklık niteliğinde bulunduğu ve daha sonra bu ilişkinin bozulduğu, bir ortak tarafından adi ortaklığa ilişkin olarak sermaye payının istenmesinin, ortaklığın faaliyetlerinden dolayı uğradığı zararın veya kar payının talep edilmesinin aynı zamanda ortaklığın fesih ve tasfiyesini de kapsayacağından tasfiye memuru görevlendirilerek adi ortaklığın tasfiye işlemlerinin gerçekleştirilmesine ve tasfiye görevlilerine ödenecek ücretin 1/2 oranında taraflardan alınmasına karar verilmiş; her iki tarafça 1/2 oranındaki bilirkişi ücretinin ödenmesi gerektiği ara kararda belirtilmiş ve her iki taraf vekiline eksik gider avansının tamamlanması hakkında muhtıra çıkarılarak dosyanın tasfiye memurlarına tevdi edileceği HMK 324.maddesi uyarınca delil ikamesi için gereken avansın muhtıranın tebliğinden itibaren 7 günlük kesin süre içinde yatırılması ve yatırılmadığı taktirde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılacağı ihtar edilmiş, tarafların ise...

        Taraflar arasında adi ortaklığın feshedilmediği,ancak davada sermaye ve kar payı talebinin ortaklığın fesih ve tasfiyesini de gerektirdiği açıktır. Ortaklık mal varlığının bulunmadığı ek raporlar kapsamında belirlenmiş,davacının kar payı davalının beyanda bulunduğu vergi dairesi kayıtlarıyla davacının asıl davada toplam kar payı alacağının 41.641,06 TL olarak hesaplandığı,yine birleşen dava yönünden ise davacının adi ortaklığa katılım payı olarak verdiği 30.000 TLnın iadesine karar verilmesinde aykırılık görülmemiştir.Ortaklığın başkaca borcu da belirlenmemiştir. Davacı davalı ile adi ortaklık ilişkisi bulunduğunu ileri sürmüş,bu konuda noterde yapılan yazılı sözleşme sunulmuştur. Adi ortaklık; iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir(TBK md 620/1)....

        Fesih ve tasfiye edilmeyen adi ortaklıkta da zamanaşımı süresi başlamaz. Eş söyleşiyle, zamanaşımı süresi ancak fesih ve tasfiye anında başlar. Dava konusu olayda, ortaklık konusunu oluşturan ... 28.2.2002 tarihinde tamamlanmış ise de, taraflar arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiye edildiği iddia ve ispat edilemediği için zamanaşımı süresi henüz başlamamıştır ve bu nedenle olayda zamanaşımı süresinin dolduğundan da söz edilemez. Taraflar arasında adi ortaklık ilişkisi kurulup, ortaklık konusu işte gerçekleştirildiğine göre, tasfiyeninde bizzat mahkemece yaptırılması gerekir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir. BK.nun 538.maddesinde belirtildiği gibi tasfiye bütün mal varlığının belirlenip ortaklarının birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan ... tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sona erdirilmesi, malların paylaşılması yada satış yoluyla elden çıkarılmasıdır....

          konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığını, ancak kar miktarının gerçeği yansıtmadığını beyan ederek adi ortaklığın tasfiyesi ile konulan katkı payı ile kar payının tahsilini talep ederek ortaklık malı olduğu iddiasıyla davalı adına kayıtlı Karaman ili Merkez ilçesi, Kırbağı Mah. 4914 ada 7 parselde 5257 m² D/Bodrum zemin kat 2 no'lu bağımsız bölüm ile dava dışı Karaman Güney Emlak İnşaat Otomotiv Tur.San.Tic.Ltd.Şti adına kayıtlı Karaman ili Merkez ilçesi, Kırbağı Mah. 4914 ada 7 parselde 5257 m² C/Bodrum zemin Kat 2 no'lu bağımsız bölümün tapu kayıtları üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir....

          Esas sayılı dosyasında Seferihisar İcra Müdürlüğünün ...... sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline karar verilmesine yönelik olarak davalı ... hakkında dava açıldığı, İzmir 4.ATM ce görevsizlik kararı verilerek dosyanın Seferihisar AHM ye gönderildiği ve Seferihisar AHM tarafından dosyanın dosyamız ile birleştirildiği asıl ve birleşen dosya yönünden yargılamanın Mahkememizce sürdürüldüğü ,ana dosya davacı ve davalıların 28/02/2014 tarihli ortaklık sözleşmesi ile ''... Ve Ortakları Adi Ortaklığı'' adı altında %33,3 eşit pay olarak adi şirket kurdukları, şirketin devamı esnasında adi şirket ortaklarının birbirlerine karşı güveni kalmadığından ve bu şartlar altında şirketin devamının mümkün olmadığı anlaşıldığından, TBK 639/7 maddesinde belirtilen haklı sebeblerin ve dolayısıyla adi ortaklığın fesih koşullarının oluştuğu ve adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verilmesi gerektiği ,TBK' nin 644....

            Mahkemece; “…taraflar arasında akdedilen 29.11.2010 tarihli sözleşme ile kurulan adi ortaklığın 30.03.2011 tarihli tasfiye sözleşmesi ile tasfiye edildiği, tasfiye sözleşmesinin dava konusu yerleri de kapsadığı ve davacı tarafından imzalandığı, her ne kadar tasfiye sözleşmesinin IIc maddesi davacı tarafından tek taraflı olarak çizilmiş ise de diğer ortakların onay ve imzasının bulunmadığı, tasfiye sözleşmesinin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği ve tasfiyenin tüm taşınmazlar, sermaye ve kar payı dikkate alınarak yapıldığı, tek taraflı çıkarımın söz konusu olamayacağı ve tek yanlı imzanın hüküm ifade etmeyeceği (…) davacının davalıyı 18.05.2011 tarihli ibraname ile ibra ettiği, ibranamedeki imzanın inkar edilmediği ve ayrıca tasfiye sözleşmesi ve ibranameye karşı aynı güçte yazılı belge ibraz edilemediği” gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              nin davada aktif husumeti olmadığını, icra müdürlüğü kararında usul ve yasaya aykırı bir cihet bulunmadığını şirket sözleşmesi incelendiğinde adi şirketin cüz'i bir sermaye ile kurulduğunu, daha doğrusu hiç sermaye konulmadığını, ihale ile ilgili işlerin ihaleyi veren kamu kurumundan alınan avans ve istihkaklar ile halledileceğinin anlaşıldığını, yani adi şirketin (ortak girişim) sürekli kamu kuruluşundan para tahsil etmekte ve işbu paraları da kendi aralarında paylaşmakta olduklarını, borçlu şirketin takibe konu bu borcu da yine ortak girişim adına yaptığını, bu bakımdan yapılan işlemde hukuka aykırı bir cihet olmadığını, ortak girişimin, Ticaret Siciline kaydolmadığına, her hangi bir tüzel kişiliği de mevcut olmadığına göre, kâr payı ya da tasfiye payı gibi mücerret kavramların hukuki bir sonucunun da söz konusu olamayacağını, eğer bir kâr payı veya tasfiye payı söz konusu olacak ise bunların ancak ortak girişim sonucu elde edilecek istihkaklar toplamı ile elde edilecek olup, o taktirde...

              ile de arasında adi ortaklık ilişkisi bulunduğunu ileri sürerek, ...’ın 2.5.2007 tarihinde ölümü ile sona ... adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verilmesini istemiştir....

                UYAP Entegrasyonu