DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: DAVA; adi ortaklığın feshi, tasfiyesi ve tasfiye payı alacağının tahsili istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır....
DAVA : Adi ortaklığın feshi, tasfiyesi ve alacak DAVA TARİHİ : 07/12/2017 KARAR TARİHİ : 29/12/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/01/2022 Mahkememizde görülmekte olan Adi ortaklığın feshi, tasfiyesi ve alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; adi ortaklığın, Davalı ...'ın sahibi olduğu ... Hidrolik Mak. San. Tic. Ltd. Sti.ne İş bu dava açılmadan önce 30.06.2017 tarihinde başlayıp, 20.10.2017 tarihinde sona eren satışlarında davalı yanın hangi saikle satış yaptığı adi ortaklıktaki stokları neden kendi sermaye şirketine sattığı araştırılmadan, piyasa araştırması yapılmadan satiş rakamlarının belirlenmesi hatalı olduğunu, satış sonrasında ... Hidrolik Mak. San. Tic. Ltd, Şti. ne satış bedelinin değerinin çok altında bir bedelle satan davalı ...'...
O halde adi ortaklığın tasfiyesi ya ortakların anlaşması suretiyle ya da bizzat mahkemece yapılır. Bunun dışında bir olanak yoktur. Somut olayda; Çubuk İcra Müdürlüğü'nün 2009/2465, 2354, 2564 E. sayılı dosyalarında davalı ...'den alacaklı olan davacıya, borçlu ...'nin ...-... adi ortaklığının tasfiyesi için dava açmak üzere yetki verilmiş, ortaklardan ... 08.08.2009 tarihinde ölmüş, eldeki dava 31.12.2010 günü açılmıştır. Ortaklardan birinin ölümü ortaklık ilişkisi bakımından bir sona erme sebebi olarak kabul edildiği ve ortaklığın ölümden sonra da devam edeceğine dair bir şartın varlığı da iddia ve ispat edilemediği için .... ölümü ile ortaklık son bulmuş ve tasfiye aşamasına girmiştir. Adi ortaklığın tasfiyesinin bizzat mahkemece yapılması gerekir....
Adi ortaklığın dava tarihinden önce sona ermiş olduğunun tespitine, adi ortaklığın tasfiyesi kapsamında taraflara ödenecek alacağın bulunmadığına, davacının alacak davasının reddine karar verilmiştir....
Mahkemece; adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine, malvarlığı bulunmadığından tasfiye memuru atanmasına yer olmadığına , 10.000.00.- TL nin davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisinden kaynaklanmaktadır. 818 sayılı Borçlar Kanununda "Adi şirket" ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununda "Adi ortaklık sözleşmesi" başlıkları altında yapılan tanımlarda adi ortaklık, "iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir" şeklinde tanımlanmıştır. Adi ortaklık sözleşmesi geçerlik şekli olarak herhangi bir şekle bağlı değildir. Ancak, ispat şekli bakımından yasal delillerle kanıtlanması gerekir. Ayrıca adi ortaklık ilişkisinde, bir ortak tarafından açılan alacak talebine ilişkin dava, ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemini de kapsar....
Mahkemece, Dava ve birleşen davanın esasen her ikisinin konusunun da şirketin tasfiyesi olması ve hukuki nitelendirmenin mahkemeye ait olduğu gerekçesiyle tasfiyeye ilişkin her iki davanın da ayrı ayrı kabullerine, Dava tarafları arasındaki 01.01.2003 tarihli Adi ortaklı sözleşmesinin sözleşme şartlarınca tasfiyesinin 2011/16918 2012/5383 sağlanabilmesi amacıyla tasfiye memuru olarak ...un atanmasına, yapılacak işlemlerden sonra gerekirse ek ücret değerlendirilmek kaydı ile 3.000 TL tasfiye memur giderinin öncelikle tasfiye sonucunda oluşacak değerden tarafların hisseleri oranında alınmasına karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. . Dosya kapsamına göre ; taraflar aralarında bir adi ortaklık ilişkisi mevcut olup bu husus esasen mahkemenin de kabulündedir. Ne var ki bu kabule göre; Adi ortaklık ilişkisinin, “yalnızca ortaklığın tasfiyesine karar verilerek ” tasfiyesi düşünülemez....
ortaklığın feshi ve tasfiye protokolünün iptaline, dava dışı ......
ortaklığın feshi ve tasfiye protokolünün iptaline, dava dışı ......
Hal böyle olunca Mahkemece; adi ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesinin ayrı ayrı hukuki işlemler olduğu, tarafların sona eren ortaklığın tasfiyesi hususunda anlaşamadıkları gözetilerek, ortaklığın sona ermesinin yasal sonucu olan tasfiyenin de yukarıda açıklanan sıra ve yöntem izlenerek bizzat yaptırılması ve ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, değinilen bu yönler dikkate alınmadan, sadece ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile tasfiye memuru tayinine karar verilmesi, ayrıca tasfiye biçiminin açıklanmaması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. VI....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle;dava dilekçesindeki iddialarını tekrarla taraflar arasında adi ortaklık ilişkisi olduğunun, müvekkilinin adi ortaklık gereğince ifa etmesi gereken tüm edimleri ifa ettiğinin yaklaşık olarak değil aksine tam olarak ispat ettiğini belirterek ilk derece mahkemesinin ara kararının kaldırılarak rödavans sözleşmesinden kaynaklanan işletmecilik hakkının 3.şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, ayrıca adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi için ileride tasfiye memuru olarak değiştirilmek üzere tedbiren denetim kayyımı atanmasını istemiştir. İNCELEME VE GEREKÇE Talep, adi ortaklığın haklı nedenle feshi ve tasfiyesi istemli davada, davalı şirketin rödevans sözleşmesinden kaynaklı işletmecilik hakkının tedbiren 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi ve adi ortaklığa tedbiren kayyım atanması istemine ilişkindir....