WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi hükmü gereğince adi ortaklığın yönetimi devam edilmesinin dürüstlük kuralına göre beklenemeyeceğini ve azlinde haklı sebebin mevcut olduğunu, iş ortaklığına ilişkin ihaleyle ilgili idareye karşı temsil yetkisinin, bankalar, maliye, SGK, vergi daireleri nezdinde yapacağı işlemlere ilişkin temsil yetkisinin askıya alındığı, bu kurum ve kuruluşlardan bu ihtarın tebliğinden sonra iş ve işlemler yapılmamasının ihtar edildiği, yine ortaklığa ilişkin ilgili yerlerde tek başına işlem yetkisinin olmadığını bundan sonraki işlemlerin hisse oranında temsil edileceği ve işlemlerin ortakların çift imzası ile yapılacağını, tüm bu nedenlerle iş ortaklığı sözleşmesi ve vekaletname ile tarafına verilmiş olan tüm yetkilerden azledildiğini bildirildiği, söz konusu ihtarnamenin 14/09/2021 tarihinde davacıya tebliğ edildiği görülmüştür....

    Davacı ile birlikte ihale sözleşmesini imzalayan dava dışı şirket arasındaki ilişkinin adi ortaklık niteliğinde bulunduğu ve ihale konusu işi adi ortaklık olarak aldıklarının kabulü gerekir. Adi ortaklıkta, ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından salt adi ortaklık olarak husumet ehliyeti bulunmadığı gibi, ortaklardan sadece birinin dava açma hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla, adi ortaklık yürütülen ... ve işlemlerden dolayı oluşan uyuşmazlıklar sonucunda açılacak olan davada ortaklığı oluşturan tüm kişilerin taraf olarak gösterilmesi zorunludur. Dava konusu olayda, dava konusu işlerin bir bölümünün davacı ve dava dışı şirket tarafından oluşturulan adi ortaklık tarafından alınmış bulunmasına göre, davacı yanında diğer ortak olan dava dışı şirketinde davada yer alması gerekir....

      Adi Ortaklığı'nın ... Su ve Kanalizasyon Genel Müdürlüğü'nden (...) olan alacaklarına ilişkin konulan hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 622-623. maddeleri gereğince adi ortaklıkta her ortak, şirketin kârına iştirak hakkına sahip olduğundan ortağın kişisel alacaklıları, borçlu ortağın şirketteki kâr payını haczettirebilirler. Ayrıca, aynı Kanun'un 638. maddesine göre, adi ortaklığın tasfiye edilmesi halinde borçluya isabet edecek tasfiye payının da haczi mümkün bulunmaktadır. Ne var ki şirket sözleşmesinde bu kuralın aksi de kararlaştırılabilir.Açıklanan bu hükümlere aykırı olarak adi ortaklığın para ve malları üzerine haciz konulması halinde bu husus, ortaklardan her biri tarafından şikayet konusu yapılabilir.Somut olayda, alacaklı vekilinin istemi üzerine ...'...

        Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; borçlulardan Osman Koç ile yapılan sözleşme gereği ödeme amaçlı takibe konu çekin verildiğini, çekin karşılıksız çıkması soncu 25.000,00 TL lik kısmının davacıdan tahsil edildiğini, 2.030,00 TL de banka garanti bedeli tahsil edildiğini ve bakiye kısım için takip yapıldığını, bilirkişi incelemesi ile çekteki imzanın davacının yetkilisi Murat Toptaş'a ait olduğunun görüleceğini, davacının ödeme yapmasına rağmen imza inkarının kötüniyetli olduğunu, borcun kısmen kabulüne rağmen kambiyo vasfına yönelik şikayette bulunulamayacağını, çift imza ile temsil hususunu gizleyen davacının iddialarının yerinde olmadığını, adi ortaklıkta idareci ortağın yapacağı işlemlerin diğer ortakları da bağlayacağını belirterek, davanın reddine, tazminat ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından; "...adi ortaklık sözleşmesine göre adi ortaklığı temsil yetkisi müştereken atacakları imza ile iki ortağa aittir....

        Asliye Ticaret Mahkemesi ise; "...adi ortaklığın feshi ve tasfiyesine ilişkin davalara bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasındaki adi ortak ilişkisinin feshinin tespiti ve anılan ortaklıktan kaynaklı alacağın tahsili istemlerine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesinde; "Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalar ile, şahısvarlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir." hükmüne yer verilmiştir. Adi ortaklık TBK'nın 620 ve devam eden maddelerinde düzenlenmiştir. Somut olayda taraflar tacir olmadığından, adi ortaklıkta TTK'da düzenlenmediğinden, malvarlığı haklarına ilişkin olan davanın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

          Somut olayda taraflar tacir olmadığından, uyuşmazlığın tarafların ticari faaliyeti ile ilgisi bulunmadığından, adi ortaklıkta TTK'da düzenlenmediğinden, malvarlığı haklarına ilişkin olan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; ... Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 06/10/2015 gününde oy birliği ile karar verildi....

            Bütün bu anlatımlar ışığında davacı yüklenici ile dava dışı Serdar Taşkayalı ve Şaban Yalçın arasında adi ortaklık sözleşmesi bulunduğu, dava konusu olan bağımsız bölüm dahil olmak üzere davacının yüklendiği eseri adi ortaklık olarak meydana getirdikleri, davacının üstlendiği işleri adi ortaklık yaparak yerine getirdiğinin davalı dahil üçüncü kişilerce bilindiği bütün ortakların adi ortaklığı temsil yetkisinin olduğu, ayrıca adi ortaklık tasfiye sözleşmesi gereğince dava konusu taşınmazın, adi ortak Serdar'ın payına düştüğü, Serdar'ında payına düşen taşınmazı sattığı anlaşıldığından" gerekçeleri ile; 1- Davanın REDDİNE, dair karar verilmiştir....

            Mahkemece verilen kararı,davacı vekili ve davalı vekili istinaf etmiştir. 1- Davalı tarafın istinfa başvurusunun reddine ilişkin olarak mahkemece verilen 12/01/2021 tarihli EK KARAR istinaf edilmemiştir. 2- Davacı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece yargılamada alınan bilirkişi raporunun hatalı olduğu, davacı payının adi ortaklıkta % 35 olduğunun kabulü gerektiği ayrıca söz leşme tarihi itibarıyla kasap dükkanının değerinin 200.000,-TL olarak belirlendiği ,bu değerde değişiklik olduğu hususunun dikkate alınmadığı, kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek,kaldırılması istenmiştir. HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava , adi ortaklık ilişkisine dayalı alacak talebine ilişkindir....

            Enerji Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi ile kurmuş olduğu adi ortaklık hakkında düzenlenen vergi inceleme raporları ile 2010 ve 2011 yılı yasal defter ve belgelerinin yapılan tebliğe rağmen yasal süresinde ibraz edilmediğinden bahisle indirimlerinin reddi suretiyle yapılan tarhiyat ile 2011 döneminde bir kısım alışlarını sahte fatura ile belgelendirdiğinden bahisle 213 sayılı Vergi Usul Kanun’un 353. maddesinin 1. fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı, vergi dava dairesince davacı yerine adi ortaklık adına yapılan tarhiyat yapılması hukuka aykırı bulunmuş olup, bu durumda davanın da adi ortaklık tarafından açılması gerektiğinden bahisle ehliyet yönünden davanın reddedilmesi gerektiği, adi ortaklıkta her ortağın ortaklığı temsile yetkisi olduğundan ihbarnamenin ortak adına düzenlenmeden ortağa tebliğinin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenmiştir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir....

              Kendisine yönetim görevi verilen ortak ortaklığı üçüncü kişilerle olan ilişkilerde temsil edebilecektir. Buradan doğacak olan haklar ve borçlar elbirliği halinde bütün ortaklara ait olacaktır. Adi ortaklığın üçüncü kişiler tarafından bilinmemesi halinde gizli ortaklık söz konusu olabilecektir. Ancak bu durumda dahi ortaklar arasında ki iç ilişki adi ortaklık hükümlerine göre çözülecektir. Bu halde TBK m. 639 da ki adi ortaklığın sona ermesine ilişkin hükümler uygulanacaktır. Taraflar arasında yapılan sözleşmede sözleşme kapsamında ki spor işletmesinin adi ortaklık olduğu, süresiz olarak yapılmasının kararlaştırıldığı, tüm ortakların temsil ve idare yetkisine sahip olduğu, kar ve zararın şirket hisseleri oranında paylaşılacağının bildirildiği (sözleşmenin E/2b.), aynı zamanda şirketin sona ermesinin de G bendinde yer aldığı, bu bendin TBK m. 639'a benzer olduğu ve sözleşmenin G/2b'de ortaklarının birinin ölümünün şirketin sona erme sebebi olduğu yer almaktadır....

                UYAP Entegrasyonu