Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Adi ortaklık; bir yönüyle borç sözleşmesi olmasının yanı sıra, bir yönüyle de ortak bir gayenin yerine getirilmesini amaçlayan sosyal bir birliktir. Bu nedenle, ticari ilişkide ortakların şahsı da önem arz etmektedir. Kanun adi ortaklık ilişkisinin kurulması için herhangi bir şekil şartı öngörmemiştir. Nitekim doktrinde de sözleşmesel ilişkinin kurulması ile ilgili olarak "Diğer sözleşmelerde olduğu gibi, adi ortaklık sözleşmesi de tarafların karşılıklı ve birbirine uygun irade açıklamaları ile kurulur...Kanun ortaklık sözleşmesinin geçerliliğini şekle bağlamamıştır." denilmiştir. Aynı şekilde doktrinde, "Kanun, adi ortaklık sözleşmesinin geçerliliğini özel bir şekil şartına tabi tutmamıştır....

Karar) Somut dosyamızda Adana 4.Noterliği'nin ... yevmiye nolu 19.01.2016 onay tarihli adi ortaklık sözleşmesi uyarınca davacı ve davalı arasında adi ortaklık sözleşmesi bulunduğu, bu hususun her iki tarafın kabulünde olduğu, davacı ortak tarafından adi ortaklığın diğer tarafı olan davalıya karşı adi ortaklıktan kaynaklı alacak bakımından icra takibi başlatıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu ve iş bu itirazın iptali davasının açıldığı, taraf teşkilinin bulunduğu anlaşılmakla ilk derece mahkemesince taraf teşkili sağlanmadığından bahisle davanın reddi kararı verilmesi doğru olmamıştır. Adi ortaklık ilişkisinde, bir ortak tarafından açılan alacak talebine ilişkin dava , ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemini de kapsar. Somut olayda taraflar arasındaki ortaklığın fiilen son bulduğu uyuşmazlık konusu değildir. Ortaklık son bulduğuna göre tasfiyenin de mahkemece bizzat yaptırılması gerekir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir....

    Şti.ne 150.000,00 TL yatırıldıktan sonra yürürlüğe gireceğinin düzenlendiğinin belirtildiği; Dava ve icra takibine konu olan ....01.2009 tarihli Ortaklık Sözleşmesinin adi ortaklık sözleşmesi olduğu, bu sözleşme ile tarafların ............ Öğrenci Yurdunu işletme amacını güttüğü, defterlerde dava konusu ödemeye ilişkin kayda rastlanmadığı, davacının adi ortaklık sözleşmesi gereğince 150.000,00 TL ödemiş olduğunun kabul edildiği, adi ortaklık konusu olan ............ Yurdunun mülkiyetinin ......................... ....... Ltd. Şti'ne ait olduğu, adi ortaklık sözleşmesinde ...'nun % 50, ..., ......................... Ltd. Şti.'nin % 50 paylarının olduğunun kararlaştırıldığını, sözleşmede ......................... Ltd. Şti.'nin imzası ve kaşesinin bulunmadığı, sözleşmede davalı şirketin payı ve taahhüdüne ilişkin bir düzenleme olmadığı, bu nedenlerle davalı şirketin adi ortaklık sözleşmesinden borçlu bulunmadığının kabulü gerektiği, davalı ...'...

      KARAR Davacılar, davalıların oluşturduğu adi ortaklığın inşaatlar yaptığını, ortaklığı daha çok ...’nın temsil ettiği, diğer davalı ortak ...’nun ise finansmanı sağladığını, ortaklığın ödemelerinin davalı ... tarafından keşide edilen çeklerle yapıldığını, dairelerin satılamaması nedeniyle ortaklığın ekonomik sıkıntı yaşadığını, verdikleri malzeme karşılığında davalı ... tarafından düzenlenen çeklerin karşılıksız çıktığını, ... aleyhine yaptıkları icra takibi sonunda, davalı ...’nin adi ortaklıktaki tasfiye payından alacaklarını tahsil etmek için yetki aldıklarını ileri sürerek adi ortaklığın feshi ile ortaklık tevafından inşa edilen ve ortaklık tarafından iktisap edilen bağımsız bölümlerin satışını, ortaklık mallarının tasfiyesi ile alacaklarının tahsilini dairelerin davalı ... tarafından satılması halinde raiç değeri üzerinden ...’nin tasfiye payının kendilerinin alacağına istinaden davalı ...’dan tahsilini istemişlerdir....

        Bu halde taraflar arasındaki hukuki ilişki satım değil adi ortaklık sözleşmesidir. Adi ortaklık sözleşmesinin hüküm ve sonuçlarına ve buna dayalı taleplerin görülmesine ilişkin davalarda ise Asliye Hukuk Mahkemeleri görevli olduğundan görevsizlik kararı verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          Davadaki ileri sürülüşe ve hükmüne uyulan dairemiz bozma ilamında açıklanan hususlara göre davacı ile davalı arasında BK.nun 520 ve devamı maddelerinde düzenlenen şekilde adi ortaklık sözleşmesinin kurulduğu ve uyuşmazlığında adi ortaklık hükümlerine göre çözümlenmesi gereklidir. Dairemiz bozma ilamında da açıklandığı üzere taraflar arasındaki adi ortaklığın 1979 yılında kurulup bilahare 1996 yılında sonlandırıldığı, 100 parsel numaralı taşınmazın ortaklık sırasında alındığı ve davalı 2010/7960-17434 adına 30.4.1992 tarihinde tescil edildiği, bilahare müteahhite kat karşılığında 8 daire karşılığı verildiği, anılan dairelerin ferdileştirilmesi sonucunda 17.4.2003 tarihinde davalı adına tescil edildiği anlaşılmaktadır. Dosya kapsamından ve dairemiz bozma kararında açıklanan olgular karşısında taraflar arasında adi ortaklık kurulduğu ve 100 parsel numaralı taşınmazında adi ortaklık konusu olduğunun kabulü gerekir....

            , yaptığı gider ve harcamalar, kar, zarar paylaşımına göre kar payı ve hakedişlerinin belirlenerek hak edişi olan bağımsız bölümlerin müvekkili şirket adına tapuya kayıt ve tescili ile adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalının işlettiği tekstil atolyesine % 50 hisse ile ortak olduğunu ve 10.000 TL. Ödeme yaptığını, davalını yönetici ortak olarak kendisine sembolik ve düzensiz ödemeler yaptığını, 1 yılın sonunda, kâr-zarar hesabı istediğinde de işyerine girişini engellediğini ileri sürerek, adi ortaklığın feshi ile ödediği 10.000 TL. ile şimdilik 1000 TL. Kâr payının ticari faizi ile ödetilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, adi ortaklık sözleşmesinin feshine, 10.000 TL.nin faizi ile davalıdan tahsiline , diğer isteklerin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....

                Bankası'nda müşterek hesap açarak taşınmaz alım-satımı yaptıklarını, ancak daha sonra davalı ile müvekkili arasında anlaşmazlık çıkması nedeniyle davalı tarafından müvekkili aleyhine ... 9.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/509 esas sayılı dosyasında adi ortaklığın tasfiyesi amacıyla alacak davası açıldığını, kendilerinin de cevap süresi içinde karşı dava açtıklarını ve davanın halen devam ettiğini, davalı ile müvekkili arasındaki adi ortaklık ilişkisi nedeniyle adi ortaklığa tabi bir kısım taşınmazların müvekkili adına tescil edildiğini, dava konusu taşınmazın da davalı ... adına tescil edildiğini, ancak bu taşınmazın müvekkilinden mal kaçırmak amacıyla diğer davalı ... Şti'ne satıldığını ileri sürerek muvazaalı satış işleminin iptali ile davalı ... Öner adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir....

                  teminatsız tedbir talebinin kabul edilmemesi haline Mahkeme tarafından uygun görülecek teminat karşılığında); Adi Ortaklık adına açılan ......

                    UYAP Entegrasyonu