Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

O nedenle, somut olayda davacı tüzel kişi ortağın, ortağı olduğu dava dışı şirketi tek başına temsil etme hakkı bulunduğu da dikkate alınarak, TTK m. 640/3 uyarınca, davanın şirket tarafından açıldığının kabulü gerekir. 4- TTK m. 621 uyarınca, her ne kadar ortaklıktan çıkarma isteğiyle mahkemeye başvurmak için şirket genel kurulunun, hem sermaye payı, hem de ortak sayısı yönünden nitelikli çoğunluk oyu aranmış ise de, bu hükmün iki ortaklı şirketler yönünden uygulanmaması gerekir. Zira, aksi halde, iki ortaklı şirketler yönünden haklı sebeple şirketten çıkarma davacısı açma imkanı bulunmayacaktır. İki ortaklı şirketlerde, TTK m. 640/3’ün uygulanması yönünden şirket genel kurulunun her hangi bir işlevinin olması düşünülmemeli, bir ortağın diğerine haklı sebeple ortaklıktan çıkarma davası açabilme hakkının olduğu kabul edilmelidir (O. H....

    Davacı vekili 13/11/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile adi ortaklığın tasfiyesine,ön sözleşme ile belirlenen cezai şartın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

    Davacılar, davalı şirketin sicil kayıtlarına göre ... tarafından tek ortaklı olarak kurulsada kendilerinin de gizli ortak olduklarını, aralarındaki sözlü anlaşmaya göre şirkette 1/3'er oranında hisselerinin bulunduğunu, davalının ... Firmasının yetkili servisi olarak faaliyet gösterdiğini, ... Firma yetkililerinin istemi nedeniyle şirketin tek ortaklı olarak kurulduğunu ileri sürmüşler; davalı ise, iddiaların doğru olmadığını, davalı şirketin tek ortaklı olarak müteveffa ... tarafından kurulduğunu, anılan şahsın 10.01.2017 tarihinde hayatını kaybetmesi neticesinde hisselerin veraset ilamındaki paylarına göre eşi olan ... ve kızı ...'a geçtiğini, davacıların şirkette ortak olma durumlarının söz konusu olmadığını, gizli ortak iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunmuştur. Davalı şirket ilk defa 05.12.2013 tarihinde ... tarafından tek ortaklı olarak kurulmuştur....

      İcra Müdürlüğünün 2007/2451 Esas sayılı dosyasında müvekkilinin ve davacının taraf olmadığını, bu konuda dava dayanağı dosyanın değiştirilmesine muvaffakatlarının bulunmadığını, böyle bir yola başvurulduğu taktirde ayrıca cevap verme haklarını saklı tuttuklarını, alacağın zamanaşımına uğradığını, şayet dava dilekçesinde tarif edilen şekilde bir alacak mevcut olsa idi dahi eser sözleşmesinden kaynaklanan alacakların 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, dava dilekçesinde harfiyet ve kira alacağından bahsedildiğini, kira alacaklarında Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli bulunduğunu, itirazın iptali davasının ise yasal 1 yıllık süre içerisinde açılmadığını, dava dilekçesinde bahsedilen işlerin üç ortaklı bir adi ortaklık tarafından ihale ile alındığını, adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından tüm ortakların hasım alınması gerektiğini, ... 1....

        İcra Müdürlüğünün 2007/2451 Esas sayılı dosyasında müvekkilinin ve davacının taraf olmadığını, bu konuda dava dayanağı dosyanın değiştirilmesine muvaffakatlarının bulunmadığını, böyle bir yola başvurulduğu taktirde ayrıca cevap verme haklarını saklı tuttuklarını, alacağın zamanaşımına uğradığını, şayet dava dilekçesinde tarif edilen şekilde bir alacak mevcut olsa idi dahi eser sözleşmesinden kaynaklanan alacakların 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, dava dilekçesinde harfiyet ve kira alacağından bahsedildiğini, kira alacaklarında Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli bulunduğunu, itirazın iptali davasının ise yasal 1 yıllık süre içerisinde açılmadığını, dava dilekçesinde bahsedilen işlerin üç ortaklı bir adi ortaklık tarafından ihale ile alındığını, adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından tüm ortakların hasım alınması gerektiğini, ... 1....

          Kabule göre de; davacının söz konusu adi ortaklı bünyesindeki işe iadesine karar verilmesi gerekirken Merdan Sağlık A.Ş şirketine iade edilmesi de hatalı olmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- a-6. maddesinde, "Mahkemece, tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin hiçbiri toplanmadan veya gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden karar verilmiş olması" halinde, kararın kaldırılarak yeniden görülmesi için ilk derece mahkemesine gönderileceği düzenlenmiştir. Maddede yer alan bağlaç "veya" olarak geçtiğine göre, davanın esasıyla ilgili delillerin toplanmaması ile gösterilen delillerin hiç değerlendirilmemesi ayrı ayrı iade nedenidir....

          Dairemizce İstinaf incelemesi 6100 Sayılı HMK’nun 355 ve 357. maddeleri gereğince istinaf sebepleri ile bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususları da gözetilerek yapılmıştır. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nunda adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşme olarak tanımlanmış ve 620- 645. Maddeleri arasında düzenlenmiştir. Ortaklar, birlikte veya bir temsilci aracılığı ile, bir üçüncü kişiye karşı, ortaklık ilişkisi çerçevesinde üstlendikleri borçlardan, aksi kararlaştırılmamışsa müteselsilen sorumlu olurlar (TBK 638. madde). Burada sözleşmeden değil, doğrudan doğruya kanundan doğan bir sorumluluk söz konusudur. Dosya içeriğine göre davacı, talep konusu 06.12.2016- 30.06.2018 döneminde Yılmaz Kaya işyerinden sigortalı gösterilerek çalışmıştır. Davacı, işveren Yılmaz Kaya ile davalı arasında adi ortaklık ilişişi bulunduğunu iddia etmiştir....

          ün şirketteki ve şirketin bileşeni adi ortaklıkta yönetim ve temsil yetkisini şirket menfaatine aykırı kullandığı, özen ve basiret dışında haksız rekabete dair hükümleri de kötü niyetli olarak ihlal ettiği, şirketi zarara uğrattığı, şirketin ve adi ortaklığın üstlendiği iş ve sözleşmeleri diğer davalı ... Ltd.'ye tahvil ettiği, bu sebeple şirketin tesisat malzeme-kurulumlardan şimdilik 40.000-TL menfi zarara uğradığı, adi ortaklığın feshedilerek şirket işlerinin ......

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/618 Esas KARAR NO : 2021/522 TALEP : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) TALEP TARİHİ : 21/09/2021 KARAR TARİHİ : 22/09/2021 Konkordato talep edenler ... A.Ş. ile ... vekili tarafından mahkememizin 2021/617 esas sırasında açılan talepte konkordato talep eden ...'in talebinin tefrikine karar verilerek mahkememizin yukarıda yazılı 2021/618 esas sırasına kayıt edilmiş olup dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Talep edenler vekili dava dilekçesinde özetle; Konkordato talep eden ... Tic. A.Ş.'nin 24/03/1987 tarihinde ... tarafından ... A:Ş. Adıyla kurulduğunu, 22/01/1988 tarihinde unvan değişikliğine gidilerek ... Tic. A.Ş. unvanını aldığını, 28/11/2009 tarihinde şirket sermayesinin 5.000.000,00-₺'den 25.000.000,00-₺'ye, 28/07/2010 tarihinde de 30.000.000,00-₺'ye çıkartıldığını, şirketin tek ortaklı olup şirket hisselerinin tamamının ...'e ait olduğunu, şirketin faaliyet alanının T.C....

              Dosyanın incelemesinde; davacının, davalı ile 2017 yılında kafe işletmesi için adi ortaklık kurduklarını, dava dilekçesinde belirtilen malların ortaklığa sermaye olarak verildiğini, ancak davalının edimlerini yerine getirmediğini belirterek eldeki davayı açtığı, davalının, davacıyla adi ortaklık kurduklarını, davacının bir kısım eşyaları ortaklık sermayesi için verdiğini, kendisininde ortaklığa emek ve kira alacağını koyduğunu, sermayelerin eşit olduğunu, adi ortaklığa konulan malların istenemeyeceğini belirterek davanın reddini istediği, mahkemece keşif yapılıp bilirkişi raporu alındıktan sonra davanın kabulüne karar verildiği, karara karşı davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Taraflar arasında adi ortaklık kurulduğu ve ortaklık fiilen sona erdiği uyuşmazlık konusu değildir....

              UYAP Entegrasyonu