Borçlar Kanununun 520.maddesinde, Türk Ticaret Kanununda tarif edilen şirketlerin mümeyyiz vasıflarını taşımayan iki veya daha fazla kişinin mallarını ve emeklerini, belli iş yapmak için bir akit ile birleştirmelerine adi şirket denildiği ve bu şirketlerin, Borçlar Kanununda bu yönde düzenlenen hükümlere tabi oldukları, yine aynı Kanunun temsil hükümlerini taşıyan 534.maddesinde de, mukavelede belirtilmedikce, şeriklerin birlikte yahut bir mümessil vasıtasıyla üçüncü şahıslara karşı yaptıkları işlemlerden müteselsilen sorumlu oldukları hükme bağlanmıştır. Diğer taraftan, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 44.maddesinde, adi ortaklıklarda, verginin ödenmesinden,müteselsilen sorumlu olmak üzere ortaklardan herhangi birinin tarhiyata muhatap tutulacağı hükmü yer almaktadır....
BK'nın 520. maddesindeki tanıma göre; adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. BK'nın 524. maddesinde ise ekseriyetle karar verileceğinin kararlaştırılmamış olması halinde adi ortaklıkta kararların oybirliğiyle verileceği düzenlenmiştir. Adi ortaklığın iktisap ettiği veya adi ortaklığa devredilen şeyler, alacaklar ve ayni haklar adi ortaklık sözleşmesi dairesinde müştereken ortaklara ait olur. Şirket mukavelesinde diğer bir hüküm bulunmadıkça bir ortağın alacaklıları haklarını ancak o ortağın tasfiyedeki hissesi üzerinde kullanabilirler. Aksi sözleşmeyle kararlaştırılmış olmadıkça, ortaklar, birlikte yahut bir temsilci vasıtasiyle üçüncü kişiye karşı üstlenmiş oldukları borçlardan müteselsilen mes'ul olurlar (BK'nın 534. madde). Kanun veya Kanun'da öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti, elbirliği mülkiyetidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen adi ortaklıkta yetki kaldırılması davası sırasında davalı taraf vekili 05.10.2005 günlü dilekçesiyle reddi hakim yoluna başvurmuştur. Bu konuda verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davalı vekili Avukat ... 05.10.2005 günlü dilekçesinde, daha önce karara çıkan 2005/95 D. ... sayılı tedbir dosyasında karşı tarafa yol gösterici davranıldığı, tarafsızlığını yitirdiği gerekçesi ile reddi hakim talebinde bulunmuştur. Red edilen hakim İlker ... (36395)'in red telebinin yerinde olmadığı görüşü üzerine dosyayı inceleyen merci hakimliğince reddi hakim talebinin reddine ve H.Y.U.Y.'nın 36/4. maddesi gereğince 100.00.- YTL. para cezasının davalı vekili Av. ......
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2020 NUMARASI : 2019/305 E - 2020/216 K DAVA KONUSU : Alacak KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili arasında kentsel dönüşüme girecek binaları bulup, yasal prosedürleri tamamlayıp inşaat yapımı ve kar paylaşımına dair adi ortaklık ilişkisi bulunduğunu, adi ortaklıkta tarafların paylarının eşit olacağının kararlaştırıldığını, temsil yetkisinin davacıya verildiğini, adi ortaklık sözleşmesi uyarınca davacının tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davalı şirketin davacının uzmanlığından, bilgisinden, tecrübesinden, portföyünden ve temsil kabiliyetinden faydalandığını, davacı sayesinde birçok proje imzalandığını ve büyük ticari karlar sağlandığını belirterek davalı tarafça müvekkiline ödenmeyen alacağın, 6100...
Verilen süre içerisinde davacı vekili, adi ortaklığın diğer ortağı ----karşı dava açarak davaya dahil edilmiştir. Bu kapsamda birleşen dosya yönünden davanın kabulüne karar verilerek asıl davaya konu edilen alacak ölçüsünde adi ortaklığın diğer ortağı birleyen dosya davalısı ---- ortaklığı temsil yetkisi kaldırılarak davacının adi ortaklık alacağını talep etmesine imkan tanınarak Anayasanın hak arama özgürlüğünü düzenleyen 36. maddesine uygun yorumla, hukukun ve adaletin amacını sağlamaya yönelik olan temel hukuk ilkelerinin gereği yerine getirilmiştir....
Dava, adi ortaklık sözleşmesi nedeni ile davacı şirketi temsil eden davalının sözleşmenin diğer ortağına haksız kazanım sağlaması iddiası ile ve davacı zararının tazmini istemine ilişkindir....
Şti.’nin vekâletnamesinde şirket yetkilisinin Nursel ... olduğunu, şikâyetçi tarafın şikâyette bulunma yetkisinin olmadığını, takibe konu senette görüleceği üzere müvekkiline adi ortaklığın borçlandığını, ortaklardan herhangi birinin değil bizzat adi ortaklığın borcu dolayısıyla icra takibi yapıldığını, borçlu olan adi ortaklığın bizzat kendisi olduğunu, şikâyete konu haczin ortakların değil adi ortaklığın hak edişi üzerine konulduğunu, şikâyet dilekçesinde belirtilen hususlar ve ek olarak sunulan Özel Daire kararının ortakların şahsi borcuyla ilgili olup bizzat adi ortaklığı ilgilendirmediğini, şikâyetçinin belediyedeki alacaklarının ve hak edişlerin adi ortaklığının değil de adi ortaklığı oluşturan şirketlerin herhangi birinin şahsi alacağı olduğunu iddia ediyorsa bu hususun istihkak (davasının) konusu olduğunu, adi ortaklılığın tüzel kişiliğinin olmadığını ve takipte taraf ehliyeti bulunmadığı için adi ortaklığı oluşturan... ve ......
Ayrıca, adi ortaklığın tasfiye edilmesi halinde borçluya isabet edecek tasfiye payının da haczi mümkün bulunmaktadır. Adi ortaklıklarda, ortaklardan birinin kişisel borçlarından dolayı hakkında takip yapılması halinde, adi ortaklığın istihkakına haciz konulamaz. Somut olayda, borçlu şirket aleyhine kambiyo senetlerine mahsuz haciz yoluyla yürütülen takipte, 17.04.2014 tarihinde Karayolları 7. Bölge Müdürlüğü'ne birinci haciz ihbarnamesi gönderildiği ve borçlunun hak ve alacağı ile borçlu şirket ve ...Taahhüt İnş. Ltd. Şti.'nin oluşturduğu adi ortaklığın alacağı üzerine, borçlu şirketin ortaklık payı oranında haciz konulmasının istendiği, borçlu ile ... Taahhüt İnş. Ltd. Şti.'nin, üçüncü kişi Karayolları 7. Bölge Müdürlüğü'nün yol yapım işi yüklenicilerinden oldukları ve haciz konusu alacağın, adi ortaklık alacağı olduğu anlaşılmaktadır....
Dava; adi ortaklıktan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; davaya konu alacağının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında toplanmaktadır. TBK.nun 147/4 maddesi gereğince, bir ortaklıkta, ortaklık sözleşmesinden doğan ve ortakların birbirleri veya kendileri ile ortaklık arasında açılmış bulunan davalar hakkında beş yıllık zamanaşımı uygulanır. (BK. m. 126/4) ./.. Sözleşmeden doğan alacaklarda zamanaşımı alacağın muaccel olduğu tarihten başlar.(TBK. m. 149) Alacağın muaccel olmasının bir bildirime bağlı olduğu hâllerde, zamanaşımı bu bildirimin yapılabileceği günden işlemeye başlar (TBK m.149/2) Adi ortaklıkta; ortağın alacağını isteme hakkı, ortaklığın son bulduğu tarihte doğar ve borç muaccel hale gelir. Zamanaşımı süresi de bu tarihten itibaren işlemeye başlar. Buna göre somut olayda, taraflar arasında adi ortaklık sözleşmesi Marmaris 3....
nun ... adi ortaklığının ortağı olduğunun sabit olduğunu, bu adi ortaklığın özellikle kat karşılığı inşaatlar yaptığını, halen devam eden inşaatlarının da bulunduğunu, tespit edebildikleri sözleşmeleri dilekçesinde sunduklarını, bahsi geçen inşaat sözleşmelerinden kaynaklanan ve ortaklığa ait olacak bağımsız bölüm taşınmazlardan dolayı borçlu ...nun hissesine intikal edecek alacağın tahsili amacı ile bu davanın açıldığını, ortaklığı daha çok ... nın temsil ettiğini, ..."nun ise finansman temsil ettiğini, inşaatta kullanılacak malzemelerin de bu kişinin sağladığını, ödemelerin ise ..."...