Taraflar arasında 28/02/2014 tarihinde noterde davacının ortak olduğu Bilimkent Madencilik Sanayi Ticaret Limited Şirketi'nde ki %50 hissesinin davalıya devri yönünde hisse devir sözleşmesi düzenlenmiş ve devir bedeli olarak bu sözleşmede 50.000,00 TL olarak gösterilmiş ise de, taraflar arasında bir gün önce düzenlenen 27/02/2014 tarihli hisse devir sözleşmesi ile şirketin ayni ve nakdi değerinin 200.000,00 TL olarak belirlenerek %50 hisse devrine karşılık davalının davacıya 100.000,00 TL ödeyeceğine dair adi yazılı sözleşme düzenlendiği, bu hale göre taraflar arasında noterde düzenlenen 28/02/2014 tarihli limited şirket hisse devir sözleşmesinde tarafların bedelde muvazaa yaptığı ve bu bedellerin 50.000,00 TL'sinin noterde ödendiği, aksinin davacı yanca yazılı bilgi belge ile ispatlanmadığından, ilk derece mahkemesince 50.000,00 TL'nin adi yazılı belgede kararlaştırılan 100.000,00 TL'den mahsubu ile bakiye kısmı olan 50.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline yönelik kararı usul ve yasaya...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2024/278 Esas KARAR NO : 2024/271 DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) DAVA TARİHİ : 08/04/2024 KARAR TARİHİ : 15/04/2024 Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememizin .../... Esas sayılı dosyasında vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin ... yılında ... Ticaret Sicil Memurluğuna tescil edildiğini, öncesinde şahıs işletmesi olduğunu, ... yılı itibariyle davacı şirketin tek ortaklı olduğunu ve şirket ortağının ... olduğunu, davacı şirketin üretim tedarikçisi olduğunu, yine davacı şirketin 2886 Kamu İhale Kanununa göre yapılan kamu imalatlarının alt taşeronu ve üretim tedarikçisi olduğunu, davacı şirketin 14 işçi ile faaliyetine devam ettiğini, davacı ...'ın davacı şirketin tek hissedarı olduğunu, aynı zamanda şirket müdürü olduğunu, davacı ...'...
Sanayi Ticaret Limited Şirketi'nde ki %50 hissesinin davalıya devri yönünde hisse devir sözleşmesi düzenlenmiş ve devir bedeli olarak bu sözleşmede 50.000,00 TL olarak gösterilmiş ise de, taraflar arasında bir gün önce düzenlenen 27/02/2014 tarihli hisse devir sözleşmesi ile şirketin ayni ve nakdi değerinin 200.000,00 TL olarak belirlenerek %50 hisse devrine karşılık davalının davacıya 100.000,00 TL ödeyeceğine dair adi yazılı sözleşme düzenlendiği, bu hale göre taraflar arasında noterde düzenlenen 28/02/2014 tarihli limited şirket hisse devir sözleşmesinde tarafların bedelde muvazaa yaptığı ve bu bedellerin 50.000,00 TL'sinin noterde ödendiği, aksinin davacı yanca yazılı bilgi belge ile ispatlanmadığından, ilk derece mahkemesince 50.000,00 TL'nin adi yazılı belgede kararlaştırılan 100.000,00 TL'den mahsubu ile bakiye kısmı olan 50.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline yönelik kararı usul ve yasaya uygun olmakla taraf vekillerinin istinaf başvurularına itibar edilmemiştir (Yargıtay 11....
Bu nedenle ortaklık adına açılacak davaların adi ortaklığı oluşturan ortaklardan herhangi biri tarafından açılması zorunludur. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup mahkemece re’sen nazara alınır. Dairemizce, gerekçeli kararın adi ortaklığı oluşturan şirketlere tebliği ile temyiz süresi beklendikten sonra gönderilmesi için dosya mahalline geri çevrilmişse de, adi ortaklık vekili tarafından verilen dilekçe ile temyiz başvurusunun adi ortaklık adına yapıldığı, tamamlanması gerekli bir tebliğ işlemi bulunmadığının bildirildiği görülmüştür. İcra mahkemesi kararının adi ortaklık tarafından temyiz edildiği ve yine temyiz dilekçesinin reddine ilişkin Dairemiz ilamına karşı adi ortaklık tarafından karar düzeltme yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. Adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından dava açma ehliyeti yoktur. Karar düzeltme yolu da bir dava olmakla adi ortaklığın karar düzeltme yoluna başvurma yetkisi bulunmamaktadır....
ihtilafsız olup bu kapsamda adi ortaklığın sorumluluğu iyiniyetli 3. kişi konumunda olan müvekkilimize karşı devam ettiğini, Davacı taraf, adi ortaklığın sona erdiğini ve bu sebeple adi ortaklık yönünden birlikte hareket etme zorunluluğunun olmadığı iddia ettiğini, ancak öncelikle tekrar belirtmek isteriz ki hukuken adi ortaklık devam ettiğini, adi ortaklığın tasfiyesine ilişkin bir belge davacı tarafça sunulmadığını, her ne kadar davacı taraf ortaklığın sona ermesine ilişkin ---------------------------- dava açıldığını ve davanın devam ettiğini ileri sürse de adi ortaklığın devam ettiği açıkça anlaşıldığını, yine kadı ki TBK 645 maddesi uyarınca sona ----------------adi ortaklığın sorumlulukları da 3....
Taraflar arasında 09.05.2013 tarihli "İş Ortaklığı Sözleşmesi" imzalandığı bu sözleşmenin 6098 sayılı TBK 620/1 maddesinde düzenlenen Adi ortaklık sözleşmesi niteliğinde olduğu, davacı tarafından Kayseri 8.Noterliği'nin 29.07.2015 tarihli, 30357 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile adi ortaklık sözleşmesinin feshedildiği davacının her iki davada aralarındaki adi ortaklı hükümleri uyarınca davalıya devir ettiği 1/2 oranındaki hissesinin tapu kaydının iptali ile kendi adına tescilini talep ettiği, iddianın ileri sürülüş şekline göre davanın, adi ortaklığın feshi ve tasfiye niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere derdestlik; tarafları, dava sebebi ( vakıaları ) ve dava konusu ( talep sonucu ) aynı olan bir davanın görülmekte iken ikinci kez açılmış olmasıdır....
Şirketi'nin 5.000.000,00 TL sermayeli iki ortaklı, ... Şirketin 6 ortaklı 950.000,00 sermayeli, ... Anonim Şirketi'nin 50.000,00 TL sermayeli tek ortaklı şirket olduğunu, müvekkili ...'ın ise ... Anonim Şirketi'nin tek ortağı diğer iki şirketin hakim hissedarı olup, şirketlerin borçlarına müteselsil kefil olduğunu, her bir şirketin faaliyet konusunu da belirterek mali durumları hakkında ve konkordato başvurusunda bulunulmasına dayanak nedenlerin açıklanarak şirketlerin borca batık olduğunu, borçlarının tasfiyesinin müvekkili ... Şirketi yönünden tasdik kararının kesinleşmesinden itibaren üç buçuk yıl içinde 3'er aylık eşit taksitlerle ve %35 tenzilat ile, ... Limited Şirketi tasdik kararının kesinleşmesinden itibaren üç buçuk yıl içinde 3'er aylık eşit taksitlerle ve %20 tenzilat ile, ......
ın Türkçe dilinin bilmediğini, toplantı çağrısının usulsüz olduğunu, her ne kadar iadeli taahhütlü tebligattan bahsedilmiş ise de, tebligatın içeriğinde ne olduğunun belirtilmediğini, gönderimin tebliğ edilemeyip iade edildiğini, davalı tarafça iki ortaklı bir şirkette bir ortağın diğerini suçlayıcı, tahkir edici ve kanıtlanamayan nedenlerle olağanüstü genel kurul çağrısının şirket ana sözleşmesine protokol ve Kanun hükümlerine aykırı olduğunu, iki ortaklı şirkette büyük ortağın küçük ortağı tahkir ve itham edici söylemleri yanında esasen şirketin ortakları arasında düzenlenen protokol gereği şirket ortağı olan davacıya olan borcundan kurtulmak için şirketi ele geçirerek pasifize ettiği, aynı faaliyet kolunda başka bir şirket kurarak ...'...
A.Ş.’nin adi borçlarını konkordato projesi teklifi kapsamında konkordatonun tasdiki tarihinden itibaren yıllık TCMB Avans Ticari faiz oranı üzerinden 6 ay geri ödemesiz dönemin ardından ilave 24 aylık dönemde aylık eşit taksitler halinde geri ödeme” teklifini içeren Konkordato Projesini ve projedeki ödeme planını, toplam kaydedilmiş 45 adet adi alacaklının 25 adedi yani %55,56’sı ile 15.765.201,2 TL. alacak tutarının 9.132.596,52 TL.lık kısmı yani %57,93’ü rapor ekinde sunulan oy pusulalarını imza etmek suretiyle Konkordato Projesini kabul ettikleri, dolayısıyla Konkordato projesi, kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacak tutarının yarısını aşan bir çoğunluk tarafından imza edilerek kabul edildiğini, Borçlu şirket, adi konkordato kapsamında, adi borçlarını konkordato projesi teklifi kapsamında konkordatonun tasdiki tarihinden itibaren yıllık TCMB Avans Ticari faiz oranı üzerinden 6 ay geri ödemesiz dönemin ardından ilave 24 aylık dönemde aylık eşit taksitler halinde geri ödemeyi öngörmekte...
Bu kapsamda dosya değerlendirildiğinde; davacının tacir olmadığı, dava konusu uyuşmazlığın TBK'nın 620 vd maddelerinde düzenlenen adi ortaklık ilişkisine ilişkin olduğu ve talebin adi ortaklığın tasfiyesi istemi olduğu, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesine ilişkin davalara bakma görevinin ise genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemelerine ait olduğu tespit edilmiştir. 6100 sayılı HMK 114/1-c maddesinde görev hususu dava şartları arasında sayılmış olup, "mahkemenin görevli olması" şartının iş bu dosya açısından mevcut olmadığı anlaşılmakla, 6100 sayılı HMK 114/1-c ve 115 maddeleri gereğince Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine" şeklinde karar verilmiştir. Mahkememiz dosyasında görevsizlik kararı verilerek Asliye Hukuk Mahkemelerine tevzii edilmek üzere gönderilmiş, İstanbul ...Asliye Hukuk Mahkemesi' nin ... esas 2019/625 karar sayılı dosyasına kaydı yapılmıştır. İstanbul......