WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın 1/2 oranında hisse sahibi oldukları adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine ilişkin taraflarca imzalanan 18/04/2022 tarihli sözleşme hükümlerinin uygulanarak sözleşmenin kazai yoldan infazını sağlanmasını ve sözleşme hükümlerine göre taraflar arasındaki ADİ ORTAKLIĞIN FESHİ VE TASFİYESİNE, adi ortaklığın tasfiyesi sırasında taraflarca sözleşmede kararlaştırılan taksim ve tasfiye usulü uygulanarak taraflara en az zarar verecek ve yararlarına olacak biçimde tasfiyenin mümkün oldukça aynen taksim yöntemi ile infazına, adi ortaklığın tasfiyesi sırasında taraflarca imzalanan sözleşmede kararlaştırılan taksim ve tasfiye usullerinin uygulanmasına, ortaklığa ait taşınır, taşınmaz, şirket payları, nakit vesair tüm varlıkların müvekkili ...'ın 1/2, davalılar ... ve ...'...

    DAVA TÜRÜ : Adi Ortaklığın Fesih ve Tasfiyesi DAVA TARİHİ : 03/02/2023 KARAR TARİHİ : 15/09/2023 KR....

      S.. aralarındaki adi ortaklığın tasfiyesi davasına dair ... 1.Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 13.06.2013 günlü ve 2011/519 E.-2013/205 K.sayılı hükmün bozulması hakkında dairece verilen 17.03.2014 günlü ve 2013/19751 E.-2014/4103 K.sayılı ilama karşı davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....

        nin hisselerini devralmak suretiyle ortak olan davacı ... tarafından dava konusu adi ortaklığın yöneticisi olan davalı şirketin ortaklığın mali kayıtlarını incelemesine izin vermediği, mali durumuna ilişkin bilgilendirmediği, inşaat maaliyetlerini gerçekten fazla gösterdiği, adi ortaklık adına tescil edilen taşınmazları yakınlarına düşük bedelle devrettiği, bu şekilde kendisinin ve adi ortaklığın zararına sebebiyet verdiği gerekçesiyle adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi ile davalının adi ortaklıktaki yönetim ve temsil yetkisinin kaldırılmasına yönelik dava açılmış ise de, dava konusu adi ortaklığın ticari defter ve kayıtları üzerinde uzman bilirkişiler vasıtasıyla yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunan bilirkişi raporu ile de tespit edildiği üzere, adi ortaklığın yönetim yetkisini adi ortaklık sözleşmesinin 5. maddesi uyarınca elinde bulunduran davalı şirket tarafından adi ortaklığın ticari defterlerinin usulüne uygun şekilde tutulduğu...

          Taraflar arasında BK.nun 520 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık ilişkisinin bulunduğu, yönetici ortağın davalı şirket olduğu açıkça anlaşılmaktadır. O halde davanın adi ortaklık davası olarak tavsifi ile adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verilmesi gerekir.BK.nun 538. maddesinde belirtildiği gibi tasfiye, bütün hesapların görülüp ortaklığın aktif ve pasif bütün mal varlığının belirlenip ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sona erdirilmesi, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Ortaklık sözleşmesinde hüküm bulunduğu takdirde tasfiyenin sözleşmedeki hükümlere göre yapılması asıldır. Böyle bir hükmün bulunmaması halinde ise tasfiyenin bu defa BK.nun 539. maddesindeki sıra takip edilerek yapılması gereklidir....

            Y...arasında kat karşılığı inşaat yapımı sözleşmesi ile adi bir ortaklık kurulduğunu, davalının kötüniyetli olarak ve sözleşmeye aykırı olarak tüm bağımsız bölümlerin tapularını kendi üzerine veya yakınları üzerine alarak 3. şahıslara sattığını, ortaklığı tasfiye etmediğini, kendisine hiçbir kâr payı ödemediğini, beyan ederek, adi ortaklığın tasfiyesine, davalıdan ortaklığın tasfiyesi sebebiyle doğmuş ve doğacak tüm alacaklarının faizleri ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili savunmasında, zamanaşımı itirazında bulunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık, adi ortaklığın tasfiyesinden kaynaklı alacak talebine ilişkindir. Bilindiği üzere zamanaşımı; alacak hakkının belli bir süre kullanılmaması yüzünden dava edilebilme niteliğinden yoksun kalabilmesini ifade eder....

              HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2024/344 KARAR NO : 2024/404 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 19.12.2023 NUMARASI : 2023/617 Esas 2023/946 Karar DAVANIN KONUSU : Adi Ortaklığın Tespiti, Adi Ortaklığın Feshi ve Tasfiyesi KARAR TARİHİ : 27.02.2024 KARAR YAZIM TARİHİ : 27.02.2024 Muğla Asliye Ticaret Mahkemesinin 19.12.2023 tarih 2023/617 E. - 2023/946 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, başkan ... tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi....

                Eldeki davada davacı; ortağı olan davalı ... tarafından ortaklığa konu lokantanın demirbaşlarının 3.kişiye devredildiğini belirterek demirbaşların değerini, ayrıca ortaklığa konu lokantaya yapılan zorunlu ve faydalı tadilat masraflarının tarafına verilmesini talep etmiştir. Davacının bu yönündeki talebinin taraflar arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemi olarak değerlendirilmesi gerektiği açıktır. Bu durumda ise; taraflar arasındaki ortaklık ilişkisi henüz feshedilmemiş olmakla, ortaklığın fesih ve tasfiyesinin mahkemece yapılması gerektiği kuşkusuzdur. Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nın 639.maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar. Bunlardan ilki, yöneticilerin görevlerinin sona ermesi, diğeri de ortaklığın tasfiyesidir....

                  Her ne kadar, işletmeye ilişkin tüm resmi kayıt ve belgeler, davalıların murisi adına görünmekte ise de, ortaklık, davacı ve dava dışı diğer iki ortağın, dış ilişkide ortak olarak görünmediği bir iç ortaklık tarzında oluşmuştur. Bu nedenle davacı ve diğer iki ortağın dış ilişkide gizli ortak olarak yer aldığı, söz konusu "iç ortaklık" nedeniyle, tarafların birbirlerine karşı adi ortaklıktan doğan sorumlulukları ve talep hakları mevcut olup, davacı iş bu davada, sözleşmenin davalıların murisi tarafından feshedilmesi nedeniyle yapmış olduğu masrafların, cezai şartla birlikte 11.430.000.000 TL olarak ödetilmesini talep ettiğine göre, bu talebinin ortaklığın fesih ve tasfiyesini de kapsadığının kabulü gerekir. Bu durumda mahkemece ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verilmesi, tasfiyenin de bizzat yaptırılması gereklidir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir....

                    Dava konusu olayda, ortaklık konusunu oluşturan iş tamamlanmış ise de, taraflar arasındaki adi ortaklık fesih ve tasfiye edilmediğinden zamanaşımı süresi henüz başlamamıştır ve bu nedenle olayda zamanaşımı süresinin dolduğundan da söz edilemez. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir. BK.nun 538.maddesinde belirtildiği gibi tasfiye bütün mal varlığının belirlenip ortaklarının birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sona erdirilmesi, malların paylaşılması yada satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Mahkemece; 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri dikkate alınmalı, Türk Borçlar Kanununun 642.madde ve devamı hükümlerine göre tasfiye işlemi gerçekleştirilmelidir....

                      UYAP Entegrasyonu