Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/06/2021 NUMARASI : 2019/181 ESAS, (ARA KARAR ) DAVA KONUSU : Adi Ortaklığın Tasfiyesi KARAR : Mersin 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/181 esas sayılı dosyasından verilen ihtiyati tedbir talebinin reddine dair ara kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu anlaşılmakla dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; takibe konu alacağın tahsilini teminen borçlu T4 ortağı olduğu 2 adet iş ortaklığının tasfiyesi talebinin kabulünü ve ihtiyati tedbir suretiyle iş ortaklığının taraf olduğu ihalelerden kaynaklanan hak ve alacaklar ile hak edişlerin adi ortaklığın ortaklarına ödenmesinin önlenmesini talep etmiştir....

DAVA : Adi Ortaklığın Tasfiyesi DAVA TARİHİ : ... KARAR TARİHİ :... KARARIN YAZ. TARİH : ... Mahkememizde görülmekte olan adi ortaklığın tasfiyesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İddia ve savunmaların özeti; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 10/09/2020 tarihinde kurulmuş olan ... İsimli iş yerinin işletilmesi için adi ortaklığın kurulduğunu, iş yerinin işletilmesi için kurulan adi ortaklığın sona ermesi ve yapılan masrafların ödenmesi için iş bu davayı açtığını, müvekkilinin bu ortaklıktan hiç bir gelir elde etmediğini, davalıya buna ilişkin 26/09/2021 tarihinde ihtar çekildiğini ancak ödemenin yapılmadığını beyanla müvekkili ile davalı arasındaki adi ortaklığın feshine, 2020 eylül ayından itibaren kar kazanç payına her yıl için ayrı ayrı faiz işletilerek hesaplanacak miktarın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, adi ortaklığın tasfiyesini talep ve dava etmiştir....

    Şöyle ki; mahkemece uyma kararı verilen bozma kararında; taraflar arasında kurulmuş olan adi ortaklığın tasfiye edilmediği, davacının bu davadaki taleplerinin adi ortaklığın fesih ve tasfiye talebini içerdiği, buna göre bütün hesapların görülüp ortaklığın aktif ve pasif bütün mal varlığının belirlenip ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan dolayı olan ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sona erdirilmesi, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılması gerektiği, ortaklık sözleşmesinde hüküm bulunduğu takdirde tasfiyenin bu sözleşmedeki hükümlere göre, hükmün bulunmaması halinde ise tasfiyenin TBK'nın 643. maddesindeki usule göre yapılması gerektiği halde tasfiye raporunun bozma kararında belirtilen usule riayet edilmeden hazırlanmadığı anlaşılmıştır....

      Mahkemesinde açılan davada, yükleniciye düşen 3-4-5 ve 6.dairelerin davacı adına tescili talep edilmiş, mahkemece; devir sözleşmesi gereğince borç altına giren ve hak sahibi olan kişinin davalı ... olduğundan bahisle davacının tapu iptal-tescil talebinin reddine karar verilmiş, 15.Hukuk Dairenin 16.02.2011 tarih ve .... sayılı Düzeltilerek Onama ilamında, davacı şirket ile davalı ... arasında adi ortaklık ilişkisi olduğu davada adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi de istenmediği için davalı ... yönünden bu gerekçe ile reddi gerektiği belirtilmiştir. Taraflar arasında BK 520 ve devamı maddeleri (TBK 620.mad. vd) gereğince adi ortaklık kurulduğu, dava konusu taşınmazın da adi ortaklık konusu olduğu, ortaklığın fiilen sona erdiği anlaşılmaktadır. Bir ortak tarafından adi ortaklığa ait bir taşınmazdaki payının bedelinin istenmesi, aynı zamanda ortaklığın feshi ve tasfiye istemini de kapsar.Uyuşmazlık için maddi ve hukuki vaka bu şekilde değerlendirildiğinde inceleme bu yönde yapılmalıdır....

        Taraflar arasındaki dava, adi ortaklığın tasfiyesi ve alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 05.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MÜLKİYET -KARAR- Dava, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi ile alacak isteklerine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 13.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 24.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Öte yandan taraflar arasında daha önce görülüp kesinleşen izale-i şuyu davasında, binanın inşa edilmesinden dolayı tarafların birbirlerinden hak ve alacaklarının kalıp kalmadığı değerlendirilmeden ve tartışılmadan, o davaya özgü bir şekilde dava yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır. Taraflar arasında adi ortaklıktan kaynaklanan ihtilafı sonlandırıcı bir sözleşme ve mahkeme kararı olmadığı içinde adi ortaklıktan kaynaklanan ihtilafın ve eldeki davada çözümlenmesi zorunludur. Tarafların iddia ve savunmalarından ve dosya kapsamından davacının yönetici ortak konumunda bulunduğu ve davalının inşaatın yapımı için bir kısım para gönderdiği anlaşılmaktadır. Davacının davadaki talepleri incelendiğinde, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesinin de istenildiğinin kabulü zorunludur. Hal böyle olunca adi ortaklığın fesih ve tasfiyesinin de BK. 538. maddesi uyarınca yapılması gerekir....

              Mahkemece;davacının davalı..... aleyhine açtığı davasının reddine;davacının diğer davalı....... aleyhine açtığı davasının kısmen kabulü ile, 3422,73 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı ...... vekilince temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekili ile davalı ...... Ltd. Şti vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Dava;adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Adi ortaklık sözleşmesi; geçerlilik şekli olarak, herhangi bir şekle bağlı değildir. Ancak, ispat şekli bakımından yasal delillerle kanıtlanması gerekir. Ayrıca, adi ortaklık ilişkisinde; bir ortak tarafından açılan alacak talebi, ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemini de kapsar....

                Mahkemece;davacının davalı ..... aleyhine açtığı davasının reddine;davacının diğer davalı .......aleyhine açtığı davasının kısmen kabulü ile, 3422,73 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı ........ vekilince temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekili ile davalı ..... Ltd. Şti vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Dava;adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Adi ortaklık sözleşmesi; geçerlilik şekli olarak, herhangi bir şekle bağlı değildir. Ancak, ispat şekli bakımından yasal delillerle kanıtlanması gerekir. Ayrıca, adi ortaklık ilişkisinde; bir ortak tarafından açılan alacak talebi, ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemini de kapsar....

                  İlk derece mahkemesince; taraflar arasında adi ortaklık ilişkisinin kurulduğu, idareci ortak davacı tarafından ortaklığın mal varlığını, alacak ve borçlarını gösterir hesap, defter ve kayıtların dosyaya sunulamadığı, ortaklığın aktif ve pasifi ile birlikte tüm malvarlığının, alacak ve borçlarının bilinememesi nedeniyle tasfiye edilemeyeceği, davacının takip yapmakta kötü niyetli olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle; asıl ve birleşen davaların reddine, davalının kötü niyet tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı, taraf vekilleri istinaf yoluna başvurulmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu