Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi gereğince acele kamulaştırma kararı alınmış bu karar gereğince müvekkil idare tarafından dava konusu taşınmazlara acele el koyulacağından el koyulacak kısmın bedelinin tespiti ile acele el koyma karar verilmesi için dava açıldığı ve Alanya 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/973 esas sayılı dosyasında davanın kabulüne karar verildiğini, taşınmaz için 9.576,94 TL kamulaştırma bedeli tayin edildiğini, söz konusu taşınmazın piyasa rayiç bedeline uygun bir rakam tayin edildiğini, açıklanan bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

Şöyle ki; 1)Mahkemece bozma ilamı öncesi tespit edilen bedel ile acele el koyma bedelinin mahsubundan sonra kalan fark kamulaştırma bedeli 1.023.536 TL olduğu halde hesap hatası yapılarak gerekçeli kararda 1.123.536,08 TL olarak yazılması, Doğru olmadığı gibi, 2)Mahkemece tespit edilen bedelden acele el koyma kararı ile belirlenen bedelin mahsubundan sonra ilk karar ile tespit edilen 77.800,00 TL'ye 25.02.2015 tarihinden ilk karar tarihi olan 14.05.2015 tarihine kadar, bozma sonrası tespit edilen fark bedele de 25.02.2015 tarihinden son karar tarihine kadar faiz işletilmesine karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüt uyandıracak şekilde tüm bedele faiz işletilmesine karar verilmesi, 3)Mahkemece bozma sonrası tespit edilen bedelden acele el koyma dosyasında belirlenen bedel ile bozma öncesi tespit edilen bedelin mahsubundan sonra idarece fazla yatırılan iade edilmesi gereken bedel 177.800,00 TL olması gerekirken daha az bedelin iadesine karar verilmesi, 4)Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin...

    Ancak; 1-Tespit edilen kamulaştırma bedelinden acele el koyma ile hüküm altına alınan 236.214,36 TL’nin mahsubuyla kalan fark 49.248,14 TL'nin ise 3'er aylık vadeli mevduatta nemalandırılmasına ve karar kesinleştikten sonra davalıya ödenmesine karar verilmiş olup, fark bedel davalıya karar tarihi itibariyle ödenemeyeceğinden, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10/9. fıkrası uyarınca 49.248,14 TL'ye ise kararın kesinleşme tarihine kadar faiz işletilmesi gerektiği ve tespit edilen kamulaştırma bedelinden acele el koyma ile hüküm altına alınan bedelin mahsubuyla fark bedele faiz işletilmesi ile yetinilmesi gerekirken ayrıca acele el koyma bedeline de faiz işletilmesi, Doğru olmadığı gibi; 2-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinden...

      el koyma nedeniyle bloke ettirilen bedel mahsup edildikten sonra; fark bedele dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin dolduğu tarihi takip eden günden karar tarihine kadar yasal faiz yürütülmesi gerekirken, acele el koyma bedeline bu bedelin bloke edildiği tarihe kadar faiz işletilmesi,Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan karar düzeltme harcı ile peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 27/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        el koyma dosyasında depo edilen miktardan fazla olan bölüm yani fark bedel bloke ettirilerek idarenin hazırladığı ayrı bir kıymet takdir raporu olmadığı nazara alınıp acele el koyma dosyasında depo edilerek ödenmesine karar verilen miktardan fazla olan bölümün karar kesinleştiğinde davalı tarafa ödenmesine dair karar verilmesi uygun bulunmuştur....

        Ancak ; 1-Hüküm fıkrasında kamulaştırma bedelinin tamamının yazılması gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde acele el koyma dosyasında yatan bedel mahsup edilerek yalnızca fark bedelin kamulaştırma bedeli olarak belirtilmesi, 2-2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dört ay içerisinde sonuçlandırılamayan davada, acele el koyma bedelinin davalı tarafa bedel tespiti ve tescil davasından önce veyahut bu dava açıldıktan itibaren 4 aylık süre içinde ödenip ödenmediği tespit edilerek, ödenmemiş ise tespit edilen bedelin tamamına, ödenmiş ise tespit edilen bedelden acele el koyma bedelinin mahsubundan sonra kalan fark bedele dava tarihinden 4 ay sonrası için yasal faiz yürütülmesi gerekirken, infazda tereddüt yaratacak şekilde tüm bedele faiz yürütülmesi, Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargıların yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; 1) 1 ve 2 nolu bendinde yer...

          DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa ili, Osmangazi ilçesi, ... köyü 4069 ada 12 parsel sayılı taşınmaz için Bursa 6.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/68 Esas sayılı dosyası ile acele el koyma davası açıldığını, acele el koyma kararından itibaren bugüne kadar kamulaştırma işlemi yapılmadığını, belirlenen kamulaştırma bedelinin düşük olduğunu, ayrıca üzerinde bulunan 18 yaşındaki 75 adet zeytin ağacının da dikkate alınmadığını iddia ederek taşınmazın bedelinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmaz için acele el koyma ve bedel tespiti davası açıldığını ve karar verildiğini, davacının bu davayı açmasında hukuki yararının olmadığını, davanın değişik esasına kayıtlı işlem görmesi gerektiğinden bahisle davanın reddini talep etmiştir. III. MAHKEME KARARI Mahkemece yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taşınmazın bedelinin tespitine karar verimiştir. IV. TEMYİZ A....

            Mahkemece acele el koyma kararı verildiği anlaşıldığından, davalı idarenin bu durumda haksız el atmasından bahsedilemeyeceği, bu nedenle de acele el koyma tarihinden itibaren istenilen ecrimisil talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle kabulüne karar verilmesi (Y. 5....

            Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/8 Değişik İş, 2018/10 Karar sayılı acele el koyma dosyasında davacı adına bloke edilen 465.990,00 TL bedelin mahsubu ile bakiye 350.500,61 TL bedelin" ibaresinin yazılmasına, aynı bendin sonuna gelmek üzere "mahsup edilen 465.990,00 TL acele el koyma bedeli için dava tarihi olan 05.01.2021 tarihinden acele el koyma bedelinin ödenmesi kararının verildiği 16.09.2022 tarihine kadar işleyecek yasal faizin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine" cümlesinin eklenmesine, (3) numaralı bentte yer alan "4 parsel" ibaresinden sonra gelmek üzere "(ifraz ile oluşan 6240 ada 9 parsel)" ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 02.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

              Kamulaştırma tarihinde yürürlükte bulunan Kamulaştırma Kanununun 14. maddesi dikkate alındığında, acele el koyma kararı ile belirlenen bedele karşı davalı tarafından tebliğden itibaren otuz gün içinde, kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda, taktir olunan bedel ile maddi hatalara karşı adli yargıda dava açıldığına dair bilgi ve iddia bulunmadığı anlaşıldığından taşınmaza kamulaştırmasız el atılmadığının kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir....

              UYAP Entegrasyonu