DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : KARAR NO : HAKİM : KATİP : DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : VEKİLLERİ : DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) DAVA TARİHİ : 13/12/2021 KARAR TARİHİ : 18/01/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili tarafından;Davacı Şirketin, .... ilçesinde .......
Davalı savunmasında, davacı şirketin 2346 nolu sözleşme ile 11.4.1995 tarihinden bu yana abone olduğunu, aboneliğin iptali için bir müracaatta bulunulmadığını kiracısının kullandığı enerjiden abone olarak sorumlu bulunduğunu beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece abonelik sözleşmesi fesh olunmadığı sürece abonenin tüketilen elektrik enerjisi bedelinden sorumlu olacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle abone sözleşmesi fesih edilmediği sürece, abonenin tüketilen elektrik enerjisi bedelinden sorumlu olacağı kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 450.00....
. - K A R A R - Davacı şirket müdürü, başka bir şirket adına olan aboneliğin ve borcun gerekçe gösterilerek davalı ... tarafından davacı şirket ile abonelik sözleşmesi imzalanmadığından şirketin siparişleri yetiştiremeyip ... yapamaz hale geldiğini ve zarara uğradığını bildirerek elektriğin tedbiren yeniden bağlanmasına ayıplı hizmet nedeniyle uğranılan zararın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının dava konusu yerdeki önceki abone olan şirketlerin de temsilcisi olduğunu, önceki firmaların borçlarından dolayı defalarca icra takibi yapılıp elektriğin kesildiğini, davacı şirketle mevcut abonenin devrettiği şirket arasında illiyet bağının bulunduğunu, davacının abone olmaksızın önceki şirkete ait abonelikten elektrik kullandığını yapılan işlemlerin muvazaalı olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir....
un IO-8315869-1 nolu abonelik sözleşmesi ile abone olduğu taşınmazda kaçak su kullanıldığının tespit edildiği, davalılar aleyhine ... 4. İcra Müdürlüğü' nün 2009/6975 Esas sayılı dosyasında toplam 10.523,42 TL alacak üzerinden başlatılan takibe davalıların itiraz ettiğini, davalı ...' un abone sıfatıyla, davalı ...'ın ise, fiili kullanıcı olması nedeniyle sorumlu olduğunu belirterek; itirazın iptali ile lehine alacağın %40'ı oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ..., davaya cevap vermemiştir. Davalı ..., cevap dilekçesinde; abonelik sözleşmesi tarafının davalı ... olduğunu, aboneye ait sayacın son okuma tarihi 18/10/2004 olup, bu tarihte kardeşinin, henüz ...'un kiracısı olmadığını, kardeşi...'ın bu taşınmazı, Kadir Uğur ile birlikte 2005 yılının Aralık ayında kullanmaya başladıklarını savunarak davanın reddini istemiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Dava dosyasında; taraflar arasında imzalanmış bulunan abonelik sözleşmesinin bir bölümümün bulunduğu, ayrıca davacı kuruluşun davalı abone hakkında tutmuş olduğu tutana ve abone tip değiştirme işlemine ait belgelerin yer almadığı belirlenmiştir. Bu nedenle; abonelik sözleşmesi ile davacı kuruluş tarafından tutulan tutanak ve sonrasında yapıldığı bildirilen işlemlere ilişkin belgelerin celbedilmesi ve Ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09...2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
nin tüzel kişiliği sona erdiği, davalı şirket ile devir alan şirket arasında yeni Elektrik Satış Sözleşmesi imzalanarak Sanayi Sicil Belgesinin ibraz edilmemiş olması sebebiyle bu tarihten yeni sözleşmenin düzenlendiği tarihe kadar olan dönem için 'sanayi' abone grubu yerine 'ticarethane' abone grubu üzerinden elektrik faturası tahakkuk ettirilmesinin mevzuata uygun olduğu, bu durumda davalı şirket tarafından davacıya çıkarılan 2008/01-06 fark faturası ile ticarethane abone grubu birim fiyatları üzerinden tahakkuk ettirilen 2008/07 ve 2008/08 dönemi faturaları nedeniyle davacıya iade edilecek bir bedelin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Mahkemece, tüm dosya kapsamı ve delillere göre, elektrik enerjisi dağıtım tekelini elinde bulunduran davalı şirketin, alacaklı olmadığı kişilere mükellefiyet getirecek şekilde eski borçları abone olmayan davacıdan istemesinin sözleşme yapma hürriyetine engel teşkil ettiği, abone olmayan davacının abone olan 3.kişi borçlarından sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın kabulü ile 7.830.-TL’nin yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı taşınmaz üzerindeki eski binayı yıkmak için ilgili Belediyece istenen ilişik kesme yazısının temini için binada bulunan abonelerden ...’a ait borcun ödenmesiyle ilgili istirdat istemini abone borçluya yöneltebileceği, davacının abonelik başvurması sözkonusu olmadığından ödediği meblağı davalıdan isteyemeyeceği gözetilmeden, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....
KARAR Davacı, davalının 9.8.2000 tarihinde kuyu suyu için abone yapıldığını, sözleşmeden kaynaklanan su bedeli ve gecikme cezasının ödenmediğini ileri sürerek 11.375,23 YTL.nin faiziyle birlikte tahsilini istemiştir. Davalı, herhangi bir abonelik sözleşmesi imzalamadığını, bahsi geçen işyerinde sigortalı işçi olarak çalıştığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, resen kuyu suyu abonesi yapılan davalının su bedelinden sorumlu olduğu kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, idarenin 3.7.2000 tarihli yazıyla abone sözleşmesini imzalaması için davalıyı davet ettiği, davalının gelmemesi üzerinede 9.8.2000 tarihinde resen abone yapıldığı anlaşılmaktadır. Ne var ki, 3.7.2000 tarihli yazının davalıya tebliğine dair dosyada bilgi ve belge bulunmadığı gibi davalıda tebliğ edilmediğini savunmuştur....
Davalı taraf duruşma sırasındaki beyanında, davalı ile aralarında imzalanmış yazılı bir abone sözleşmesinin bulunmadığını, ancak davalının sistem kayıtlarında abone olarak gözüktüğünü, iddialarını ispat edecek yazılı belgelerinin bulunmadığını beyan ederek, davalarının ispatı için davalı tarafa “yemin” teklifinde bulunmuşlardır. Davalı asıl yemininde abone kaydının kendisine ait olduğunu, ancak elektriği kullanan kişinin kendisi değil dava dışı ... ... ... olduğunu, bu nedenle de davacı kuruma borcunun olmadığını ifade etmiştir. Mahkemece, bu yemine dayanılarak davanın reddine karar verilmiştir. Somut olayda taraflar arasında iltihaki sözleşme olan elektrik abone sözleşmesi olduğu ihtilafsızdır. Uyuşmazlık, kullanımdan kaynaklı elektrik borcundan kimin sorumlu olacağı noktasında toplanmaktadır. Davalı taraf aboneliğin kendisine ait olduğunu ikrar ettiğine göre, abone kaydı kendi adına olduğu müddetçe, bu abonelikten ... tüm borçlardan sorumlu olacaktır....
daki iş yerini 16.06.2022 - tarihinde kiralamış ve davalı şirkete başvurarak elektrik - sözleşmesi düzenlenmesini talep etmiştir. Davalı şirket, önceki abone ... ...'nun borcu nedeniyle davalı şirketi abone yapmamıştır. Davacı şirketin, önceki abone ... 'nun ile hukuki bağı bulunmadığı davacı şirket ortağı ve yetkilisi olmadıkları Ticaret Sicil Gazetesinden anlaşılmaktadır....