Bu durumda mahkemece, şikayet olunan ...Merkezi ve....Müdürlüğü yönünden, şikayetçilerin hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle HMK'nın 114/1-h, 115/2 maddeleri uyarınca şikayetin usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. 2- Şikayet olunanlar ...Vergi Dairesi Müdürlüğü ve... Müdürlüğü vekilinin temyiz itirazlarına gelince; İİK'nın 138. madde hükmü uyarınca, haciz konusu bir malın satış tutarı kural olarak, haciz tarihindeki alacakla bu alacağa satışa kadar işleyen faiz miktarının toplamını karşılar. Bir diğer anlatımla, haciz tarihinden sonra oluşan alacaklar, önceki hacizden yararlanamaz. Somut olayda, şikayet olunanların hacizlerinin konulmasından sonra doğan vergi alacakları, bu haciz kapsamında değildir....
-K A R A R- Şikayetçi vekili, sıra cetvelinde müvekkilinin haciz tarihlerinin ve tebliğ tarihlerinin yanlış gösterildiğini, aynı sıra cetvelinde .... sırada yer verilen şikayet olunanın aleyhinde “mutad dışı ödeme” nedeniyle bir başka mahkemede tasarrufun iptali istemli dava açtıklarını ileri sürerek, sıra cetvelinde şikayet olunana ayrılan payın müvekkilinin alacaklı olduğu ... dosyasına ödenmesini istemiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetçinin alacaklı olduğu ... takip dosyasında konulan hacizlerin süresi içerisinde satış talebinde bulunulmadığından düştüğünü savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; şikayetçinin takip başlattığı ... .... ......
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikayetçi vekili, dava dışı borçlunun taşınmazının satışından sonra satış yapılan icra dosyasındaki vekalet ücreti alacağına haciz konulduğunu, vekalet ücretinin dosya borcundan öncelikli mahsup edildikten sonra ipotek alacaklısına ödeme yapıldığını, ipoteğin alacağı karşılamaması nedeniyle takip dosyasında talep edilebilecek vekalet ücreti mevcut olmadığından sıra cetvelinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir.Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....
Şikayet olunan şirket vekili, haciz tarihlerine göre bütün alacaklılar arasında satış tutarının garameten paylaştırılmasına ilişkin sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir....
İhtiyati haciz için davaya ilişkin tüm koşulların gerçekleşmesinin beklenilmesi dava ile elde edilecek sonuçların alınamamasına yol açabileceğinden ve İİK’nun 281/2 maddesinde açıkca “iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında” ibaresi kullanıldığından davacının ihtiyati haciz isteminin teminatlı veya teminatsız olarak kabulü mümkün olduğundan davalılar vekillerinin ihtiyat-i haczin kaldırılmasına yönelik talebinin reddine ve aşkın hacze ilişkin itirazların ise İİK'nun 16 maddesine göre; "Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir." hükmü uyarınca aşkın hacze itirazlarının icra mahkemesince değerledirilmesi gerektiğinden talebinin reddine karar vermek gerekmiştir." şeklinde davalılar vekillerinin ihtiyat-i haciz kaldırılması talebinin reddine, davalılar vekillerinin aşkın hacze ilişkin itirazlarının...
Vergi Dairesindeki vergi iadesi alacağının haczi için18.03.2010, 27.03.2009 ve 08.05.2009 tarihlerinde birinci haciz ihbarnameleri gönderdiklerini, vergi dairesinin ilk iki seferde itiraz ettiğini, 12.05.2009 tarihinde verdiği cevapta ise, 146.500 TL üzerine haciz konulduğunu bildirdiğini, şikayet olunan şirketin alacaklı bulunduğu takip dosyasından gönderilen 17.02.2010 tarihli birinci haciz ihbarnamesinin ise itiraza uğradığını, ne var ki bu paranın dağıtılması için düzenlenen sıra cetvelinde, doğacak alacakların haczedildiği gerekçesiyle şikayet olunanın birinci sıraya alındığını, şikayet olunanın takip dosyasından gönderilen birinci haciz ihbarnamesinin itiraza uğraması nedeniyle, adı geçenin geçerli bir haczinin bulunmadığını, öte yandan sadece doğmuş bir alacağın haczedilebileceğini, doğacak alacakların haczinin mümkün olmadığını ileri sürerek, sıra cetvelinin düzeltilmesine ve müvekkilinin alacaklı olduğu takip dosyasının birinci sıraya alınmasına karar verilmesini talep etmiştir...
Somut olayda, şikayetçi ile şikayet olunanlardan ...‘nın haczinin kamu alacağına dayandığı, bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerine, şikayet olunanlardan özel hukuk tüzel kişisi olan ... Otom. ve İnş. Malz. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından daha önceki tarihte konulmuş bir haciz bulunduğu anlaşıldığından, anılan Yasa'nın .../I. maddesi gereğince mahcuza satıştan önce haciz uygulayan bütün kamu idarelerinin kamu alacağı ilk hacze iştirak ettirilmesi ve satış bedelinin aralarında garameten paylaştırılması gerekir. Mahkemece bu ilke gözetilerek şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. ...- Bozma nedenine göre, şikayet olunan ... vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....
Haciz ile, borçlunun hacizli taşınır malları üzerindeki tasarruf yetkisinin kısıtlanmasından maksat, borçlunun hacizli taşınır malları üzerinde tasarrufta bulunmasının mutlak olarak yasaklanması değildir. Bundan maksat, borçlunun hacizli taşınır malları üzerindeki izinsiz tasarruflarının, alacaklının o mallar üzerinde haciz nedeniyle kazanmış olduğu haklara zarar verdiği ölçüde geçersiz olmasıdır(m.86,III). Yani, hacizli taşınır mal, hacizden sonra da borçlu tarafından izinsiz olarak başka bir kişiye (üçüncü kişiye) satılabilir ve devredilebilir. Yalnız, bu devir işlemi, haciz koyduran alacaklının haklarına zarar verdiği ölçüde (yani alacaklıya karşı) geçersizdir; bu alacaklıdan başkasına karşı geçerlidir. Mesela, borcun ödenmiş olması (veya m.110) nedeniyle taşınır mal üzerindeki haciz kalkarsa, o zaman borçlunun hacizden sonraki tasarrufları tamamen geçerli olur; borçlu ve üçüncü kişi, böyle bir tasarrufun geçersiz olduğunu ileri süremez....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ilamlı takipte borcu karşılar miktarda teminat mektubu sunulması nedeniyle hacizlerin aşkın hale geldiğinden fekki talebiyle ilgili icra memur muamelesine karşı şikayet istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2. 2004 sayılı İİK md.16, İİK md.36, İİK md.85, 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Şikayet edilenler vekilleri davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, sıra cetvelinin ilk iki sırasında yer alan takip dosyalarındaki hacizler ilk haciz olarak nitelendirilmiş ve paylaştırmaya tabi bedelin her iki dosya alacaklısı arasında garatemen paylaştırılması, diğer takip dosyalarındaki ihtiyati hacizlerin icrai hacze dönüşme tarihlerinin daha sonra olduğu, alacakların İİK’nun 268.madde yollamasıyla İİK’nun 100.maddedeki şartları taşımamaları nedeniyle ilk hacze iştirak edemeyecekleri, düzenlenecek yeni sıra cetvelinde borç miktarlarının takip dosyalarından sıra cetveline konu para üzerine haczin konulduğu tarih esas alınarak düzenlenmesi gerektiği nedenle davanın kabulüne, sıra cetvelinin ilk iki sırasındaki takip dosyalarının hacizleri ilk haciz olmakla paylaştırmaya tabi bedelin her iki dosya alacaklısı arasında garameten paylaştırılmasına, sıra cetvelinin bu şekilde düzeltilmesine karar verilmiş, hüküm şikayet edilen ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....