WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi gereğince 3 iş günü içerisinde ihtiyati haciz kararının uygulanması için harekete geçilebileceğini, somut olayda 4. Gün ihtiyati haczin infazının istendiğini beyan ederek, şikayet başvurusunun kabulü ile gemi üzerine konulan ihtiyati haciz işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

Şti. vekili, müvekkilinin ihtiyati haciz tarihinin şikayetçi tarafın haciz tarihinden önce olduğunu, İcra Müdürlüğünce düzenlenen kendilerine ait 29.05.2013 tarihli haciz müzekkeresinin posta yolu ile gönderildiğini, davacı tarafın ise haciz müzekkeresini tapuya elden götürdüğünü, bu yüzden her iki haczin de 03.06.2013 tarihinde uygulandığını, buna rağmen müvekkilinin ihtiyati haczinin tapuya işlenme sırasının önce olduğunu, bu nedenle davacının 4. sırada yer alsa dahi garameye iştirak edemeyeceğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Şikayet olunanlar SGK ve Defterdarlık Gelir İdaresi vekilleri, şikayetin reddini istemişlerdir. Mahkemece, garameye iştirak ettirilen ... 2....

    Şikayet edilen vekili, tapu kayıtlarına göre geçerli ilk haczin müvekkiline ait olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, satışı yapılan taşınmaza ilk olarak 26.05.2006 tarihinde şikayetçi tarafından haciz konulduğu, taşınmazın satışı nedeniyle daha sonraki tarihlerde haciz yenilemelerinin yapılmadığı, şikayet edilen tarafından taşınmaza 28.04.2009 tarihinde konulan hacizden sonra bu kez 29.04.2010 tarihinde şikayetçinin haciz yenileme talebinin tapu kayıtlarına işlendiği, derece kararı düzenlenirken tapu kaydındaki haciz tarihlerinin esas alınmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile, şikayetin reddine karar verilmiştir....

      Şikayet olunanlar ... ve ... vekili, müvekkillerinin işçi alacağı olan alacaklarının rüçhan hakkına sahip olduğunu, şikayetçinin haciz ve hapis hakkının müvekkillerinin hacizlerinden sonra olduğu gibi şikayetçinin takip dosyasında icra kefili olup müvekkillerinin haciz işlemlerini bildiğini, borçlu şirket işyerini boşalttıktan ve şikayetçinin hapis hakkı sona erdikten sonra müvekkillerinin şikayetçinin haczine konu makineler dışındaki makinelere haciz koyduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Şikayet olunan ... vekili, müvekkiline şikayete konu sıra cetvelinde pay ayrılmadığını savunarak, şikayetin husumetten reddini istemiştir. Şikayet olunan ...vekili, borçlu şirketin ödenmeyen prim, işsizlik primi, damga vergisi borçlarından dolayı icra takibi yapıldığını, 30.09.2012 tarihinde gerçekleştirilen haciz işleminin diğer hacizlerden önce olup amme alacağı olan alacaklarının rüçhanlı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

        Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, şikayet olunanın alacaklı olduğu ... takip dosyasında, borçluya ait taşınmaza 08.04.2008 tarihinde haciz konulduğu ve ....03.2010 tarihinde de avansı yatırılmak suretiyle satış talebinde bulunulduğu, bu bakımdan şikayet olunanın haczinin ayakta olduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi temyiz etmiştir. Şikayet, sıra cetveline ilişkindir. ... ve İflas Kanunu'nun 106. maddesine göre taşınmazların haczinden itibaren iki yıl içinde satış istenmesi gerekir; aksi takdirde haciz düşer (İİK.m.110). Şikayet olunanın alacaklı olduğu 2008/64 Esas sayılı ... dosyasında, borçluya ait taşınmaza 08.04.2008 tarihinde haciz konulmuş, alacaklı vekili tarafından ....03.2010 tarihinde taşınmazın satışı istenmiş ve aynı günlü makbuzla 60,00 TL satış avansı yatırılmış ise de, ... Müdürlüğü'nün aynı tarihli kararıyla taşınmazın kıymet takdiri yapılmadığından satış talebinin reddine karar verilmiştir....

          vs. hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan icra takibi nedeniyle 30.06.2014 tarihinde borçlu adresinde yapılan haciz nedeniyle düzenlenen haciz tutanağında şikayetçinin icra kefili olduğu ve adı geçene henüz bir icra emri tebliğ edilmeden 07.07.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurarak BK'nun 583. maddesi uyarınca icra kefaletinin geçersiz olduğunu ileri sürerek iptalini istediği anlaşılmıştır. İcra kefaletinin geçersizliği nedeniyle iptali istemi yargılamayı gerektireceğinden, genel mahkemede ileri sürülebilecek bir husus olup, şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurularak, iptali talep edilemez. Ancak, İİK.nun 38.maddesi uyarınca icra dairesindeki kefaletler, ilamların icrası hakkındaki hükümlere tabidir. Buna göre ilamlı icra takibine konu edilebilmesi, bir diğer ifade ile icra kefiline icra emri tebliğ edilebilmesi için icra kefaletinin yasada öngörülen şekil şartlarına uygun olarak yapılmış olması gerekir....

            Hukuk Dairesi İ Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan SGK vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikayetçi vekili, borçluya ait aracın satıldığını, müvekkilinin 1. sıra haciz alacaklısı olduğunu, düzenlenen sıra cetvelinde Gebze ... ve SGK Gebze Güvenlik Merkezi ile müvekkili arasında garame yapıldığını, rehinden sonraki alacaklının garameye girmesi nedeniyle müvekkilinin alacağını tam olarak alamadığını ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunanlar vekilleri sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

              İcra Hukuk Mahkemesi K A R A R Şikayetçi vekili, borçluya ait taşınmazların 36.075,00 TL ‘ye satıldığını, ihale bedelinin tamamının sıra cetvelinde 1. sırada yer verilen şikayet olan vergi dairesine ödendiğini, şikayet olunanın alacağının sıra cetvelinde fazla gösterildiğini, şikayet olunanın haciz tarihinde takibe konu edilmiş vergi aslı ve haciz tarihinden satış tarihine kadar işleyecek gecikme zammına göre ödeme yapılması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, sıra cetveli düzenlenirken vergi alacağının sorulduğunu, bakiye alacak miktarının bildirildiğini savunarak şikayetin reddini istemiştir....

                ve 3. sırada şikayet olunan ...'nun alacağının yer aldığını, şikayet olunanın alacaklı olduğu ... 12. İcra Müdürlüğü'nün 2010/18041 E. ve 16843 E. sayılı dosyalarında söz konusu taşınmaza 15.09.2010 ve 03.11.2010 tarihlerinde haciz şerhi konulduğunu, şikayet olunan ...'nun, yasal süre içinde satış talebinde bulunmadığını, bu nedenle hacizlerin düştüğünü, söz konusu icra dosyalarında şikayet olunan vekilince 03.09.2013 tarihinde, taşınmazlara haciz konulması ve satış avansının kabul edilmesi talebinde bulunulduğunu, İcra Müdürlüğü'nce bu talebin şartları oluşmadığı belirtilerek reddedildiğini, bu karara karşı, şikayet olunanın itiraz ya da şikayet yoluna başvurmadığını, ret kararının kesinleştiğini, dolayısıyla söz konusu dosyalardan taşınmaz üzerine konulan hacizlerin düştüğünü, bu nedenle müvekkili şirketin alacağının sıra cetvelinde 2. sırada yer alması gerektiğini ileri sürerek, alacağın 2. sıraya yazılmasını talep ve şikayet etmiştir....

                  Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Aşkın haciz şikayeti ile ilgili olarak verilen karara yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; 02.03.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanunun 26. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 365/1. maddesinde; “İstinaf yoluna başvurma, yasal süre geçtikten sonra yapılır veya istinaf yoluna başvurulmasına olanak bulunmayan bir karara veya vazgeçme nedeniyle itiraz veya şikâyetin reddine yahut süresi geçmiş bir şikâyete ilişkin olursa, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri gereğince istem icra mahkemesince reddedilir” hükmü yer almaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu