Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

K A R A R Dava, 6831 sayılı yasanın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarılarak tapuda Maliye Hazinesi adına tescil edilen ve 6292 sayılı yasa kapsamında davacıya satılan taşınmazın dava dışı üçüncü kişi adına tescil edilmesi nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 20.01.2017 tarihli ve 2017/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (20) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 01.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve özellikle keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarında çekişmeli taşınmazın eylemli biçimde orman olduğu , orman bütünlüğü içinde bulunduğu saptandığına, 6831 sayılı yasanın 5.11.2003 tarihinde kabul edilen 4999 sayılı yasanın 6. maddesi ile değiştirilen 11. maddesi uyarınca fiilen orman olduğu Orman Genel Müdürlüğünce tespit edilen yerlerin, talep üzerine Maliye Bakanlığınca Orman Genel Müdürlüğüne tahsis edileceğine ve tahsisi yapılan bu yerlerin Hazine adına tapuya orman niteliği ile tescil edileceğine, davanın taraflarının Hazine ve Orman Yönetimi olduğuna, uyuşmazlığın taşınmazın mülkiyetine değil niteliğine ilişkin bulunduğuna, taşınmaz üzerinde 80-100 yaşlarında gürgen ağaçları olduğuna göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 29/04/2009 günü oybirliği ile karar verildi....

      Dosya içeriğinden, orman sahası içerisinde kalan alanın Sinop Noterliğinin 04775 yevmiye numaralı, 18/05/2010 tarihli taahhüt senedi ile 31/05/2013 tarihine kadar 6831 sayılı Kanun'un 16. maddesi gereğince kum çakıl ocağı işletmesi için davalı şirketin tahsisine sunulduğu ve sahanın da davalı şirkete teslim edildiği anlaşılmaktadır. Sinop Orman İşletme Müdürlüğünün 02/10/2009 tarihli izin raporunda hangi bedellerin davalı tarafından davacı idareye ödeneceği belirlenmiş olup bu bedeller arasında maden ruhsat payı adlı bir bedel yoktur. Yine, verilen izne esas 6831 sayılı Kanun'un 16 maddesinde de böyle bir bedelden söz edilmemektedir. Ancak ruhsat tarihinde yürürlükte olan 3213 sayılı Maden Kanun'un 14 maddesinin 5177 sayılı Kanun'la değişiklik öncesi hükmüne göre “...ruhsat sahibince Devlet hakkı hazineye ödenir.......

        Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 6831 Sayılı Yasanın 9/son maddesi gereğince yapılan fenni hataların düzeltilmesi çalışmasına itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tesbit tarihinden sonra 1976 yılında yapılıp (ekip çalışması) 01.11.1976 tarihinde (komisyon çalışması da 24.08.1981 tarihinde) ilan edilen orman kadastrosu ve 1744 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2. madde uygulaması, 1986 yılında yapılıp 22.10.1987 tarihinde ilan edilen aplikasyon, sınırlandırması yapılmamış ormanların kadastrosu ve 3302 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması mevcuttur. Yörede 2005 yılında 4999 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 9/son maddesi gereğince fenni hataların düzeltilmesi çalışması yapılmış, 07.04.2005 ila 07.05.2005 tarihlerinde ilan edilmiştir. ......

          O halde; çekişmeli taşınmaz bölümünün dönt yönde 114 ada 1 numaralı orman parseli ile çevrili bulunan ve 6831 Sayılı Yasanın 17/2. maddesi bağlamında orman içi açıklığı konumunda olan yerlerden olduğu, bu tür yerlerin zilyetlik süresi neye ulaşırsa ulaşsın kazanılamayacağından, gerçek kişinin davasının reddine karar verilmesi gerekirken, yazıl şekilde kabulü yolunda hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hazine ve Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde Yönetime iadesine 12/11/2007 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Anılan ihbarnamede; 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 27/8. maddesinde yer alan, ''İdarî yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idarî yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde; idarî yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddiaları bu işlemin iptali talebiyle birlikte idarî yargı merciinde görülür.'' şeklindeki düzenleme gereğince, kabahatli tarafından idari yaptırım kararının yanısıra tazminat raporu ile hükmolunan cezanın da iptali ile kaldırılmasının talep edilmesi karşısında, mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, başvurunun esastan incelenerek reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla; 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 27/8. maddesindeki düzenlemenin idari yaptırım kararı ile birlikte verilen idari para cezalarını kapsadığı, 6831 sayılı Orman Kanunu'nun...

              tazminat, ağaçlandırma gideri ve nisbi harca hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 31/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın eylemi neticesinde doğrudan maddi bir zararın oluşmamış olduğu gözetilmeden, orman bilirkişisinin 6831 sayılı Kanun'un 113. ve 114. maddelerine göre kesilen ağaç bulunmadığı halde, objektif kriterlerle basit bir incelemeyle tespit edilecek bir zarar olmadığı halde ağaçlandırma gideri esas alınarak ve objektif koşullar değerlendirilmeden, dosya içeriği ile bağdaşmayacak şekilde zararın giderilmediği gerekçesiyle sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 05...

                  Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Yasanın 2/g maddesi Orman Genel Müdürlüğüne "orman kadastrosu ve mülkiyetle ilgili işlemlerini özel mevzuatına göre yürütmek" görevini vermiştir. 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince yapılan işlem 6831 Sayılı Orman Yasası ve 3402 Sayılı Kadastro Yasası aynı anda birlikte ve iç içe uygulanarak yapılan karma bir kadastro işlemdir. 3402 Sayılı Yasa ile 6831 Sayılı Yasanın hiçbir maddesini yürürlükten kaldırılmamış, aksine 3402 Sayılı Kadastro Yasasının 16/D maddesinde ormanlar hakkında, bu yasada hüküm bulunmayan hallerde özel yasasının (6831 Sayılı Yasa) uygulanacağı öngörüldüğünden 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince yapılan orman kadastrosunda, bu yasanın belirlediği usul hükümleriyle birlikte, özel Yasa olan 6831 Sayılı Yasanın belirlediği hükümlerin de uygulanması gerekir. 6831 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan orman kadastrosunda, orman sınırları içinde barıkılan taşınmazlar hakkında orman olduğu konusunda "olumlu orman kadastro...

                    , hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu