İstinaf taleplerinin değerlendirilmesi ve gerekçe; 6100 sayılı HMK'nın 355. Maddesi gereğince kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf sebepleriyle bağlı olarak yapılan inceleme sonunda; Taraflar arasındaki uyuşmazlık; yapıldığı iddia edilen fazla ödemenin hukuki nitelemesinin istirdat davası mı yoksa sebepsiz zenginleşme davası konusu mu olduğu, buradan varılacak sonuca göre davanın süresinde açılıp açılmadığına ilişkindir. Yerel mahkeme yapıldığı iddia edilen fazla ödemenin istirdat davası konusu olabileceğini, bu durumda da hak düşürücü sürenin geçtiğinden bahisle davanın usulden reddine karar vermiştir. İstirdat ve sebepsiz zenginleşme arasında farklar vardır. İstirdat davası, borç olmayan bir şeyin icra takibi sonucunda ödenmesi durumunda, ödenen paranın geri alınması için açılan bir davadır....
Menfi tespit ve istirdat davalarına ilişkin hususlar 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 72. maddesinde; ''Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi lazım gelmediğini ispata mecburdur.'' şeklinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere menfi tespit davasında amaç bir hukuki ilişkinin veya bir hakkın gerçekten mevcut olmadığının tespitine yöneliktir. Başka bir deyişle hukuki yararın bulunması koşuluyla sonuçta alacak-borç ilişkisi doğuracak bir durumun olmadığının tespiti amaçlanır. Dayanılan hukuki ilişkinin gerçekten mevcut olmadığı icra takibine maruz kalmadan önce ileri sürülebileceği gibi, icra takibinden sonra da ileri sürülebilir....
İstirdat davasının açılmaması halinde ise ödeme yasağına ilişkin tedbir kararının kaldırılması gerekir.---- ------ Karara sayılı ilamı) Çek iptali davaları, özelliği itibari ile hasımsız açılan davalardan olup, yapılan yargılama sırasında çek hamilinin ortaya çıkması durumunda, çek iptali davasını açan davacıya, mevcut çek hamiline karşı çek istirdadı davası açması konusunda süre verilmesi gerektiği anlaşılmakla; Davacı vekiline çeki ibraz eden ... ----- mevcut çek hamiline karşı çek istirdadı davası açması için süre verildiği, davacı tarafça -------- dosyasında istirdat davası açıldığının bildirildiği,------ edildiğinde taraflar arasında dava dosyasının görüldüğü, davacı tarafça çek için istirdat davası açıldığı görülmekle, mahkememize açılan davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına ve mahkememizce dava konusu çek hakkında verilen ödemeden men tedbir kararının akıbetinin istirdat davası açılan ------sayılı dosyasından verilecek karara bırakılmasına dair aşağıdaki şekilde...
Mahkemece, dava konusu iki adet çekin hamilinin ortaya çıktığı, davacıya verilen süre içerisinde çek hamiline karşı istirdat davası açıldığı, davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına ve çekler ile ilgili verilen ödeme yasağı tedbirinin kaldırılmasına karar verilmiştir. Ancak 6102 sayılı TTK’nin 763. maddesinde iptali istenen kambiyo senedinin mahkemeye sunulması durumunda davacıya istirdat davası açması için süre verileceği, davacının bu süre içinde dava açmaması durumunda, mahkemenin, kambiyo senedini, sunmuş olana geri vereceği ve muhatap hakkındaki ödeme yasağını kaldıracağı düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin mefhumu muhalifinden anlaşılacağı üzere verilen süre içerisinde istirdat davasının açılmış olması durumunda kambiyo senedine ilişkin konulan ödeme yasağının kaldırılmaması gerekir. İstirdat davasını açan davacı, senedin ödeneceği endişesinden uzak bir şekilde yürütür ( ...)....
Hukuk Dairesi'nin 02/02/2022 tarih ve 2022/123 E - 119 K sayılı kararıyla; "İstirdat talepli davada, ilk derece mahkemesince, menfi tespit ve istirdat davasının önceki icra takibinin borçlusu tarafından açılması gerektiği, davacılık sıfatının takip borçlusuna ait olduğu, borcu ödeyen 3.kişi davacının, takip alacaklısına karşı istirdat davası açamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuş, davalı vekili de katılma yoluyla istinaf başvurusu dilekçesi ibraz etmiştir....
Menfi tespit davası borcun ödenmesinden önce açılır. Borç ödendikten sonra menfi tespit davası açılmasında borçlunun hukuki yararı bulunmadığından menfi tespit davası borcun ödenmesinden sonra açılamaz. Borç ödendikten sonra açılacak dava istirdat davası olup bu davanın da İİK'nın 72/VII. maddesi uyarınca borcun ödendiği tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılması gerekir. Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesi ve davaya istirdat davası olarak devam edilmesi İİK'nın 72/VI. maddesinde düzenlenmiş olup, bu madde hükmüne göre borçlu, açtığı menfi tespit davasında ihtiyatı tedbir kararı almamış veya verilen ihtiyati tedbir kararının herhangi bir sebeple kaldırılmış olması sebebiyle dava konusu borcu ödemek zorunda kalmış olursa menfi tespit davası Yasa gereği kendiliğinden istirdat davasına dönüşür ve davaya istirdat davası olarak devam edilir. Bu durumda İİK'nın 72/VII. maddesindeki 1 yıllık hak düşürücü süre de uygulanmaz....
yer olmadığına ,istirdat davası yönünden davanın tefriki ile Mahkemenin görevsizliğine,genel Mahkemelerin görevli olduğuna karar verilmiştir....
yer olmadığına ,istirdat davası yönünden davanın tefriki ile Mahkemenin görevsizliğine,genel Mahkemelerin görevli olduğuna karar verilmiştir....
İİK'nun 72. maddesi uyarınca açılan menfi tespit davalarında kural olarak herhangi bir süre öngörülmemiştir.Aynı hükümde istirdat davası için ödeme tarihinden itibaren (1) yıl içinde istirdat davası açılabileceği belirtilmişse de mahkemece davacının talebi gözetilmeden ve anılan hükümdeki ödemeden itibaren dava açma süresinin başlayacağı hususları dikkate alınmadan karar verilmiştir. Öte yandan menfi tespit davası devam ederken takip konusu borcun icra tehdidi altında ödenmesi halinde menfi tespit davası istirdat davasına dönüşür. Bu durumda mahkemece davacının menfi tespit talebi yönünden işin esasına girilerek İİK'nun 72. maddesindeki menfi tespit ve istirdat davası ile ilgili hükümler gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 17.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Müdürlüğünün ... sayılı dosyasında hasar bedeline ilişkin yapılan tahsilatın haksız ve hukuka aykırı olduğunu iddia ettiği anlaşılmaktadır. Davanın kazaya karışan karşı araç malikinin sigortalısı haklarına TTK’nun 1472.madde hükmüne göre halef sıfatıyla hareket eden davalı sigortacıdan borçlu olunmadığı iddiasına dayalı istirdat isteğine ilişkin bulunduğu davalı sigortanın özel araca dayalı kasko sigortasından kaynaklı halefiyetinin bulunduğu belirlenmiştir. Davalı ... şirketinin temsil ettiği sigortalı ticari olmadığı gibi davacının da hususi nitelikli aracına dayalı istirdat isteğinde TTK 4,5 ve 16/2 maddeleri uyarınca görevli mahkemenin Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gözetilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....