WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, takibe konu olan belediye başkanlığı tarafından encümen kararı ile kesilen idari para cezasının kamu alacağı olup 6183 sayılı Yasanın 1. maddesi kapsamında kaldığı, genel haciz yoluyla tahsilinin mümkün olmadığı, 6183 sayılı Yasadaki hükümlere göre takip yolu uygulanması gerektiği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar vermiştir. Davacı idarenin, idari para cezasının tahsili amacıyla genel haciz yolu ile icra takibinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Kamu alacağının genel haciz yolu ile takip edilemeyeceğine ilişkin bir yasal düzenleme bulunmamaktadır. Belediye gelirleri kanununda 6183 sayılı Yasa hükümleri uyarınca takip yapılabilmesinin düzenlenmiş olması genel hükümler uyarınca takip yapılabilmesine ve dava açılmasına engel bulunmamaktadır. Bu konuda seçimlik hakkı bulunan davacı, genel hükümler uyarınca takip ve dava yoluna başvurabilir....

    Zira, tahsil edilmesi istenen alacak kamu alacağı niteliğinde imtiyazlı olup, sürüncemede kalması önlenerek, hızla tahsili sağlanmak istenmektedir. 6183 sayılı Yasa'da, İcra ve İflas Kanunu'nun 72. maddesine koşut bir hükmün bulunmamış olması karşısında, Yasa'da öngörülen 7 günlük itiraz süresini geçiren kamu alacağı borçlusu, aynı konuda menfı tespit, istirdat davası açamayacaktır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 26.04.2006 gün ve 2006/21-198 Esas, 249 Karar ve 03.10.2007 gün ve 2007/21-623 Esas, 717 Karar sayılı Kararları). 6183 sayılı Yasa'da menfı tespit davasına, "üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczini" düzenleyen 6183 sayılı Yasa'nın 30.03.2006 gün ve 5479 sayılı Yasa ile değişik 79. maddesinde "...Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna borçlu olmadığını...

      uğrayacağı düzenlenmiş, aynı Yasa'nın 103 ve 104. maddelerinde ise zaman aşımını kesen sebepler gösterilmiştir. 506 sayılı Yasa'nın bazı maddelerinin değiştirilmesine yönelik olan 08.12.1993 yürürlük tarihli 3917 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikle, Kurum alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Yasa'nın uygulanacağı düzenlenmiş; 29.07.2003 tarih 4958 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikle 506 sayılı Yasa'nın 80/5. maddesinde, süresi içinde ödenmeyen prim alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Yasa'nın 51. maddesi hariç diğer maddelerinin uygulanacağı düzenlenerek 6183 sayılı Yasa'nın 102. maddesinin Kurum alacaklarının tahsilinde uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. 506 sayılı Yasa'nın 80/5. maddesi 24.06.2004 tarihli 5198 sayılı Yasa'nın 11. maddesi ile değiştirilerek, Kurum alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Yasa'nın 51 ve 102. maddeleri hariç diğer maddelerinin uygulanacağı düzenlemesi getirilmiş, anılan değişiklik 06.07.2004 tarihinde yürürlüğe girmiştir....

      nin hissedarı olması nedeniyle prim borcu ve faiziyle tahsili için tebliğ edilen ödeme emri gönderildiğini, borçlar yönünden zamanaşımının dolduğunu, şirketin üst düzey yetkilisi olmadığından müteselsil sorumluluğunun bulunmadığını, 6183 sayılı yasa kapsamında sorumluluğu için öncelikle şirketten borcun tahsili gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte 6183 sayılı yasa kapsamında sorumluluğunu ancak hissesi oranında olabileceğini belirterek, ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II-CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, kurum işleminin yerinde ve yasal mevzuata uygun olduğunu, zamanaşımının dolmadığını beyanla davanın reddi gerektiğini bildirmiştir. III-MAHKEME KARARI A-İLK DERECE MAHKEME KARARI İlk derece mahkemesi tarafından "Davanın kabulü ile, davalı kurumca davacı adına düzenlenen 2011/36025,36026,36027 takip nolu ödeme emirlerinin iptaline" karar verilmiştir....

        sebepler gösterilmiştir. 506 sayılı Yasa'nın bazı maddelerinin değiştirilmesine yönelik olan 08.12.1993 yürürlük tarihli 3917 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikle, Kurum alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Yasa'nın uygulanacağı düzenlenmiş; 29.07.2003 tarih 4958 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikle 506 sayılı Yasa'nın 80/5. maddesinde, süresi içinde ödenmeyen prim alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Yasa'nın 51. maddesi hariç diğer maddelerinin uygulanacağı düzenlenerek 6183 sayılı Yasa'nın 102. maddesinin Kurum alacaklarının tahsilinde uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. 506 sayılı Yasa'nın 80/5. maddesi 24.06.2004 tarihli 5198 sayılı Yasa'nın 11. maddesi ile değiştirilerek, Kurum alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Yasa'nın 51 ve 102. maddeleri hariç diğer maddelerinin uygulanacağı düzenlemesi getirilmiş, anılan değişiklik 06.07.2004 tarihinde yürürlüğe girmiştir....

        -YTL. işlemiş faiz ve bu faizin KDV.si üzerinden iptaline, asıl alacak tutarına takip tarihinden tahsil gününe değin 6183 Sayılı Yasa uyarınca gecikme faizi ve bu faize % 18 KDV uygulanmak suretiyle takibin devamına …) denildiği halde, gerekçeli kararda (...10.354.55.-YTL. işlemiş faiz ve bu faizin % 18 KDV’si üzerinden iptaline, asıl alacak tutarına takip tarihinden tahsil gününe değin 6183 Sayılı Yasa uyarınca gecikme faizi ve bu faize % 5 KDV uygulanmak sureti ile takibin devamına …) denilmiştir. Bu hal, HUMK.nun 381/2.maddesine aykırılık teşkil ettiğinden, 10.4.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 K sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı uyarınca bir hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerekmiştir....

          Şti nin uhdesinde nakit bir alacağı bulunmadığı, gibi, davalının borçluya ait kanundan kaynaklanan hesaplar üzerinde rehin, hapis, takas, mahsup hakkı bulunduğu ve dava dışı şirketin davalıya olan borç miktarının davacının alacağından fazla olduğunun tesyit edildiği, bu durumda davanın reddi gerektiği, ancak 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu'nun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı Yasa'nın 35.maddesi “6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalarda vekalet ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükmü gereğince davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilebileceği gerekçesiyle; - Davanın REDDİNE, - Davalı taraf için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT.ne göre hesaplanıp takdir edilen 2.180,00 TL maktu Vekalet Ücretinin, davacıdan alınıp davalıya ödenmesine, karar verilmiştir. Karara karşı davacı kurum vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....

          uğrayacağı düzenlenmiş, aynı Yasa'nın 103 ve 104. maddelerinde ise zaman aşımını kesen sebepler gösterilmiştir. 506 sayılı Yasa'nın bazı maddelerinin değiştirilmesine yönelik olan 08.12.1993 yürürlük tarihli 3917 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikle, Kurum alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Yasa'nın uygulanacağı düzenlenmiş; 29.07.2003 tarih 4958 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikle 506 sayılı Yasa'nın 80/5. maddesinde, süresi içinde ödenmeyen prim alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Yasa'nın 51. maddesi hariç diğer maddelerinin uygulanacağı düzenlenerek 6183 sayılı Yasa'nın 102. maddesinin Kurum alacaklarının tahsilinde uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. 506 sayılı Yasa'nın 80/5. maddesi 24.06.2004 tarihli 5198 sayılı Yasa'nın 11. maddesi ile değiştirilerek, Kurum alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Yasa'nın 51 ve 102. maddeleri hariç diğer maddelerinin uygulanacağı düzenlemesi getirilmiş, anılan değişiklik 06.07.2004 tarihinde yürürlüğe girmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasa'ya dayalı tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı kamu borçlusu şirket ve ortağı ... hakkında 6183 sayılı Yasa gereğince takip yapıldığını, alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla dava konusu taşınmazını 11.01.2013 tarihinde davalı kardeşi ...'a devrettiğinden davalılar arasındaki tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı ..., dava konusu taşınmazda borçlunun 3/16 hissesi olduğunu, babalarından intikal ettiğini, diğer hissedarlar ile birlikte ...'...

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre uyuşmazlık, davacı İdarenin dava konusu taşınmazın idaresi için kayyım olarak atandığı, taşınmazın davalı 3.kişi tarafından kullanılması nedeniyle davacı İdare tarafından ecri misil alacağına ilişkin İİK hükümleri gereğince ... takibi yapıldığı, davalı 3.kişinin ... takibine itirazı üzerine eldeki itirazın iptali davasının açıldığı, davacı idare tarafından yapılan takibin İİK hükümleri gereğince ilamsız takip olduğu, 6183 Sayılı yasa gereğince yapılmış bir ... takibi bulunmadığı dolayısıyla itilafın 6183 Sayılı Yasadan kaynaklanmayıp ecri misil alacağına ilişkin olması nedeniyle temyiz inceleme görevi ... ... 1.Hukuk Dairesine ait olmakla beraber anılan Dairecede gönderme kararı verilmiş olmakla temyiz inceleme yerinin belirlenmesi için dosyanın HUKUK DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU'NA gönderilmek üzere ... Birinci Başkanlığa SUNULMASINA 13.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu