WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalının temyiz itirazları bu sebeple yerindedir.Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı yasadan kaynaklı menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü; -K A R A R- Davacı vekili, davalının dava dışı ... aleyhine 6183 sayılı Kanun kapsamında takip yaptığını, davacı idareye de 07.11.2012 tanzim tarihli haciz bildirisi gönderildiğini, söz konusu haciz bildirisine süresi içerisinde itiraz edilemediğini, davacı idarenin dava dışı takip borçlusu ...’e borçlu olmadığını, herhangi bir hak ve alacağının da bulunmadığını beyan ederek, haciz bildirisine konu takip ve miktar açısından davacı idarenin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasadan kaynaklı menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı Vergi Dairesi Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, davalı ... Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün dava dışı ... aleyhine 6183 sayılı Kanun kapsamında takip yaptığını, davacı idareye de 21.06.2012 tanzim tarihli haciz bildirisi gönderildiğini, söz konusu haciz bildirisine süresi içerisinde itiraz edilemediğini, davacı idarenin dava dışı takip borçlusu ...’e borçlu olmadığı herhangi bir hak ve alacağının da bulunmadığını beyan ederek, haciz bildirisine konu takip ve miktar açısından davacı idarenin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Mahkemece; "...Dava nevi itibariyle davalılardan Maliye Hazinesinin diğer davalı Naksan Elektrik Satış A.Ş'den vergi borcundan dolayı alacağından dolayı hakkında 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Kanun çerçevesinde 3.kişilerdeki hak ve alacakların tahsiline ilişkin olarak davacıya göndermiş olduğu ödeme emrinden dolayı davacının açmış olduğu borçlu olmadığının tespiti davasıdır. 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Kanunun 62. maddesi gereğince davalılar Maliye Hazinesine diğer davalı T10 A.Ş'den olan alacaklarının ve 3.kişilerde hak ve alacaklarının haczedilebileceği belirtilmektedir. Aynı kanunun 79. maddesinde ise herhangi bir sebeple itiraz süresinin geçirilmesi halinde 3.şahsın ödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 yıllık süre içerisinde genel mahkemelerde amme alacaklısına borçlu olmadığını ya da malın elinde bulunmadığını öne sürerek borçlu olmadığının tespitine ilişkin dava açabileceği hüküm altına alınmıştır....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Dava, ödeme emirlerinin iptali ile haciz bildirisi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

          in borçlunun kızı olması nedeni ile, 6183 sayılı Yasa’nın 28/1 maddesine göre üçüncü dereceye kadar kan hısımları ile eşler ve ikinci dereceye kadar ‘bu derece dahil) sıhri (kayın)hısımları arasındaki tasarruflar bağış niteliğinde olup iptali gerektiğinden, davalı ...'nin ise borçlunun dünürünün gelini olduğundan aynı yasanın 30.madde kapsamında davalı üçüncü kişinin borçlunun mali durumu ve mal kaçırma amacını bilebilecek durumda olması nedeni ile tasarrufların iptali gerekecektir.Ancak bu davalıların taşınmazı ellerinden çıkarması halinde ise 6183 sayılı yasanın 31. maddesine göre davada üçüncü kişilerin dava konusu malı elinden çıkardığı tarihteki gerçek değeri oranında ve o tarihteki kamu borcu miktarı ile sınırlı olarak bedelden sorumlu tutulması gerekir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan, hatalı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

            Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve taraf beyanları, vergi dairesinden gelen yazı cevabında borçlunun yeniden yapılandırma için başvurmuş olması da göz önüne alınarak borçlunun davacı şirketten alacağı olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı tarafından davacıya gönderilen 10/11/2010 tarih 24823, 24824 sayılı haciz bildirgesi ile vergi borçlusunun davacı şirket nezdinde 49.713,32 TL alacağının olmadığı anlaşılmış olmakla bu yöndeki davacının menfi tespit talebinin kabulüne borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 Sayılı Yasanın 79.maddesi gereğince açılmış menfi tespit istemine ilişkindir....

              K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının temyiz itirazlarının reddine, 2-Davalı kurumun temyizine gelince; Dava, işsizlik sigortası primi nedeni ile davalı tarafından gönderilen ödeme emrine göre takipteki alacağın bir kısmı ile ilgili borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir....

                Mahkemece, ödeme emrine konu, 2005 yılına ait borçlar dışında kalan borçların, zamanaşımına uğramış olması nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. Davacı, ödeme emrinin tebliğinden süresi içinde ödeme emrinin iptali talebinde bulunmuştur. 506 sayılı Yasanın 80. maddesinde 3917 sayılı yasayla yapılan değişiklik uyarınca, Kurumun süresi içerisinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanması gereği öngörülmüş; 3917 sayılı Yasayla yapılan bu değişiklik aynı Yasanın 8. maddesi hükmüne göre, 08.12.1993 tarihinde yürürlüğe girmiş; daha sonra, 24.06.2004 tarih, 5198 sayılı Yasayla aynı maddede yapılan değişiklik sonucunda, Kurum alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Yasanın 102. maddesinin de uygulanma olanağı bulunmadığı düzenlemesi getirilmiş ve düzenleme 06.7.2004 tarihinde yürürlüğe girmiştir....

                  Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa'nın 80/5, 80/12 ve 6183 sayılı Yasa'nın 58. maddeleri ile İİK'nun 72. maddesidir. 506 sayılı Yasa'nın 80/5.maddesine göre “Kurumun, süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci, 102 nci ve 106 ncı maddeleri hariç diğer maddeleri uygulanır....

                    UYAP Entegrasyonu