Bu nedenle uyuşmazlığın, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesince çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 19/09/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Bu nedenle uyuşmazlığın, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesince çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 03/11/2016 gününde oy birliğiye karar verildi....
Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. Maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere ... Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nun 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 14.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
in 02.12.1978 doğumlu ve ... ile ... kızı olarak 14.02.1979 tarihinde nüfusa tescil edildiği anlaşılmaktadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36.maddesinin 1/a bendine göre; nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmi dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılır. Yasanın bu hükmünden de anlaşılacağı gibi nüfus kayıtlarına ilişkin davalar ya bu düzeltmeyi isteyen kişiler tarafından veya ilgili resmi dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından açılır. Somut olayda, nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olarak kanunlarda Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığına verilmiş bir görev bulunmadığı ve kanunla verilmemiş bir yetkiyi kullanamayacağı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde tespit kararı verilmesi doğru görülmemiştir....
Pülümür Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davacının Dışişleri Bakanlığı sorgu sisteminden yapılan araştırmada tespit olunan Türkiye adresine göre yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahıslar tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda, davacının Dışişleri Bakanlığı sorgu sisteminden yapılan araştırma sonucu elde edilen yurt içi ikamet adresinin Kazım Dirik Mahallesi, 194. Sokak, No :41, Bornova, İzmir adresi olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nun 21. ve 22. ( 1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26. ) maddeleri gereğince İzmir 1....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nüfus Kaydının Düzeltilmesi-Anne Babanın Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm başkasının çocuğunu kendi çocuklarıymış gibi gerçeğe aykırı beyanla nüfusa tescil ettirmekten kaynaklanan ve nüfus kaydının düzeltilmesini amaçlayan 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36.maddesine dayalı nüfus kaydının iptali isteğine ilişkindir. Mahkemece de bu şekilde nitelendirilmiştir. Uyuşmazlığın açıklanan niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 18. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay 18 Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 24.03.2010 (çrş.)...
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 13.11.2013 tarihli ve 2013/18-354 E. 2013/1554 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere, bu türden yanlış ve yanıltıcı beyan ve işlemlerle kanuna aykırı olarak yapılan kayıtların düzeltilmesi, niteliği itibarıyla bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan davanın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Manisa 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 15/03/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
UYAP ortamında alınan nüfus kayıt örneğinden, davacının kök murisi ...'in 05.01.1943 tarihinde ölmüş olması nedeniyle, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca, nüfus kaydının kapatıldığı anlaşılmaktadır. Yukarıda gösterilen kanuni düzenlemeler ve yapılan açıklamalar dikkate alındığında, davacının kök murisi ...'in soyadının "..." olduğunun tespiti ile yetinilmesi gerekirken, kapalı kayıt üzerinde işlem yapılamayacağı dikkate alınmadan düzeltme kararı verilmesi doğru değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bozma nedeni yapılmamış, hükmün, 1. fıkrasının HUMK'nın 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (1.) fıkrasındaki "boş olan soyisim hanesine "..." eklenerek ad ve soyisminin ".........
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi Tespit K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kat mülkiyeti kanunundan kaynaklı ortak gider alacağı için yapılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 14.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 20.01.2017 günlü ve 2017/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2017 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (20.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 08.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesinin 2017/8963 Esas ve 2019/3695 Karar sayılı ilamında belirtildiği ve Dairemizce de aynen benimsendiği üzere davacının talebi; Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşı Cuma Hasan ile Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı T3’ın aynı kişi olduğunun tespiti ve buna bağlı olarak da, davacıların, T3’ın çocuğu olarak nüfusa tescil istemidir. Bir başka anlatımla, Nüfus Kanunu’nun 36. maddesi uyarınca tespit talebidir. Bu durumda, dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesi ve tespit istemine ilişkin olup, asliye hukuk mahkemesi görevlidir. Bu sebeple, Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle, 1- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE. 2- Dosyanın merci tayini isteminde bulunan mahkemeye gönderilmesine....