Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı ... davanın reddini savunmuş, mahkemece uyuşmazlığın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi kapsamında değerlendirilebileceği, ancak davacının davasının yasal dayanağının Tapu Kanununun 31.maddesi olduğunu, anılan maddeye göre değişken sınırlı kayıtlarda düzeltme yapılayamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü davacı temyiz etmiştir. Bir davada olayları anlatmak tarafların, hukuki nitelemeyi yapmak ise mahkemenin görevidir(HUMK m.76). Somut olayda davacı, adına tescilli taşınmazlarda kadastro çalışmaları yapıldığını ileri sürmüştür. Gerçekten de dava konusu taşınmazlar 2859 sayılı Tapulama ve Kadastro Paftalarının Yenilenmesi Hakkındaki Kanun hükümleri uyarınca kadastro işlemine tabi tutulmuştur. Davacı bu işlemlerin hatalı olduğunu ileri sürmektedir. Diğer bir anlatımla kadastro işlemine itiraz etmekte ve taşınmazındaki eksikliklerin giderilmesini talep etmektedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 19. maddesi uyarınca kadastro tespiti sırasında taşınmazın tapu kaydına yazılan muhdesata yönelik şerhin, kadastro öncesi nedenlere dayalı olarak kaldırılması istemine ilişkindir. Karar düzeltmeye konu dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 16. Hukuk Dairesi tarafından yapılmış; bu karara karşı HUMK’nun 440. maddesi gereği karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun ortak hükümler başlığı altında yer alan 3. maddesi gereğince karar düzeltme istemlerinin temyiz incelemesini yapan Daire tarafından yapılması gerekiyor ise de; temyiz incelemesini yapan Yargıtay 16. Hukuk Dairesi kapatıldığından dosyanın 2022/1 sayılı Karar uyarınca temyiz incelemesine bakmakla görevli olan Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki; 18.01.2022 tarihli 2021/17023 Esas, 2022/315 Karar sayılı ilam ile 8....

      Dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan yenileme kadastrosuna itiraza ve dava konusu taşınmazın orman olduğu iddiasına dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 20/05/2011 tarihinde ilân edilen 3302 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmış orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması, 1958 tarihinde kesinleşmiş genel arazi kadastrosu ile 21.11.2011 - 21.12.2011 tarihleri arasında ilân edilen 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesine göre yapılan düzeltme çalışmaları, 23.03.2013 tarihinde kesinleşmiş 6831 sayılı Kanuna göre yapılan orman kadastro çalışmaları vardır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 04.01.2007 gününde verilen dilekçe ile yüzölçümü düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 08.05.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle 5304 sayılı yasa ile değişik 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41/2 fıkrası gereğince yargı yerinde düzeltmeye ilişkin bir dava açılabilmesi için aynı fıkrada izlenen yol izlenip kadastro çapında değişiklik yapmış bulunan bir Kadastro Müdürlüğü kararının var olması gerekir....

          Kadastro tespiti Alparslan Köyünde 05.09.2007- 05.10.2007 tarihleri arasında, Cumhuriyet Köyünde 24.08.2007- 24.09.2007 tarihleri arasında askı ilanına alınmış, davacı askı ilan süresi içinde, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tapuya tescil istemi ile dava açmıştır. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununa göre yapılan kadastro tespitine askı ilan süresi içinde açılan kadastro tespitine itiraz davasıdır....

          Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile yapılan değişiklikten sonra anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir. Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle kesinleşmiş olan taşınmazlarda, değişiklik işlemleri sırasında ortaya çıkan yüzölçümü farklılıklarından, kadastronun dayandığı teknik kurallarda belirtilen hata sınırları içinde kalanların re’sen düzeltilmesine Kadastro Müdürlükleri yetkilidir” şeklinde düzenlenmiştir....

            Kanununun 11. maddesinde yer alan hak düşürücü süreye ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesince iptal edildiği, ancak Anayasa Mahkemesi kararlarının geçmişe yürümeyeceği, yörede 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmü uyarınca yapılan orman kadastrosunun bir aylık askıya çıkarılmak suretiyle 06.10.2006 tarihinde kesinleştiği, 6831 sayılı Kanunun 11. maddesi uyarınca ancak tapuya dayalı olarak 10 yıl içinde dava açılabileceği, davacının kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine tutunarak 2012 yılında orman kadastrosuna itiraz davası açmasının olanaklı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesi uyarınca 10 yıllık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz, tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi uyarınca yapılan orman kadastrosu vardır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 1- 1980, 2180 ve 4230 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtları ile kadastro tutanaklarının, 2- 1980 parsel sayılı taşınmazda 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi uyarınca düzeltme yapılmışsa, buna ilişkin karar ve belgelerin, 3- 1982 parsele ilişkin 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltmeye ilişkin kararın davacı ...'e tebliğ edildiğine dair belgenin getirtilerek dosyasına konulması, bu noksanlıklar tamamlandıktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 17.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Yörede 766 sayılı Kanuna göre yapılıp 1969 yılında kesinleşen genel arazi kadastrosu, 6831 sayılı Kanuna göre yapılıp 1998 yılında kesinleşen orman kadastrosu ile 5841 sayılı Kanunun 3. maddesi ile 3402 sayılı Kadastro Kanununa eklenen geçici 8. maddesine göre yapılan ek kadastro çalışmaları bulunmaktadır....

                  Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki 3402 sayılı Kadastro Kanunun 41. maddesi gereğince yapılan düzeltme nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı, taraf vekillerinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi'nin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/252 E. - 2018/254 K. sayılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davalı Hazine vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunun 41. maddesi gereğince yapılan düzeltme nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu