DAVA KONUSU : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit KARAR : İstinaf incelemesi üzerine Dairemize gelen dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA A-)Açılan dava ve iddia : Davacı şirket vekili dava dilekçesinde özetle; Şanlıurfa 1.İcra Müdürlüğünün 2013/3282 esas sayılı icra dosyası ve bu dosya üzerinden davacı 3.şahsa gönderilen haciz ihbarnamelerine bağlı olarak; davacının takip borçlusuna borcunun olup olmadığı, bu ihtilafa bağlı olarak davacının takip dosyasına ödemesi gereken bir bedel olup olmadığı ve varsa miktarının ne olduğu hususlarında karar verilmesini talep etmiştir. B-) Cevap ve Karşı Talepler : Davalı cevap dilekçesinde her ne kadar menfi tespit davası açılmış olsa da belirtilen süre içerisinde şirketin ilgili icra müdürlüğüne evrakı ibraz etmediğinden icra işlemleri devam etmesi gerekirken icra memurunun evrakı şirket personelinde fiziki olarak aldıktan sonra icra işlemine son verilmiştir....
Maddesindeki düzgün cirodan kasıt, ilk ciro lehtar tarafından yapıldıktan sonra, bir ciroda kendisine ciro edilen kişinin sonraki ciroda, ciro eden durumunda bulunması, bu şekilde birbirine bağlı cirolarla çekin hamile kadar gelmiş olmasıdır. Bir beyaz cirodan sonra çeki yeniden ciro eden kişinin, çeki beyaz ciro ile iktisap ettiği kabul edilir. Bu ilkeler ışığında çeki ödemek üzere muhataba ibraz eden kişinin de tam ciro şeklindeki son ciroda adı yazılı kişi olması veya çeki son olarak beyaz ciro ile iktisap etmiş olması şarttır. Menfi Tespit: Menfi tespit davası İİK nun 72. Maddesinde düzenlenmiştir. ''Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.'' Davacı Yargıtay 19....
İstinaf edenlerin sıfatına, istinafların kapsam ve nedenleriyle kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Her ne kadar davacı taraf istinaf dilekçesinde görülmekte olan davada, takip alacaklısına borçlu olmadığının tespitine de karar verilmesi istenildiğinden davanın genel hükümlere göre açılmış bir menfi tespit davası olduğunun kabul edilmesi gerektiğini ileri sürmüş ise de, somut olayda davacı takip borçlusu olmayıp 3.kişi niteliğinde bulunduğundan eldeki davanın İİK'nun 89.maddesi uyarınca açılmış menfi tespit davası olduğu konusunda duraksama mevcut değildir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, Bakırköy 11. İcra Müdürlüğünün 2011/8017 sayılı takip dosyasından 24.05.2011 tarihinde haczedilen menkullerin müvekkiline ait oluduğunu, haczin müvekkilinin işyerinde yapıldığını borçlunun, müvekkili şirketin eski müdürlerinden olup müdürlük sıfatının 16.02.2011 tarihinde sona erdiğini ileri sürerek haczin kaldırlmasını talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili, borçlunun davacı şirket yetkilisinin babası olduğunu, davacının dayandığı faturaların tek başına ispata yeterli olmadığını, davacı tarafından açılmış olan menfi tespit davası sonucunun beklenilmesi gerektiğini savunuruk davanın reddini istemiştir....
'nun 89/3 maddesi gereğince yasal 15 günlük sürede dava açılmadığından davanın reddine karar verilmiş; davacının temyizi üzerine dairemizin 03/11/2014 gün, 2014/9137-14424 esas-karar no'lu ilamıyla “.. ” bozulmasına karar verilmiştir. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda;.. 'nun 89/5. maddesi gereğince “.. ” gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dairemizin bozma kararından sonra icra takibine konu alacağın .. 'ye temlik edildiği ve temlik alan tarafından davaya devam edildiği anlaşılmıştır. Dosya kapsamından; davacı ile davalılardan ...'ın mali müşavir olarak bir dönem iş ortaklığı yaptıkları ve ayrıldıkları anlaşılmaktadır. İcra dosyasında da davacı-üçüncü kişi tarafından yapılan bir ödemeye rastlanmamıştır. Bozma ilamımızda davanın genel hükümlere göre açılmış menfi tespit davası olduğu açıkça belirtilmiş, davacı da tanık, bilirkişi ve yemin deliline dayandığını belirtmiştir....
Yasa koyucunun iptal davasına gerek duymasının nedeni; iptal kararı sonrası hakkın hamil tarafından senetsiz tahsilini veya yeni bir senet düzenlenmesini sağlamak (TTK'nun 652)iyi niyetle, iptal kararı getiren hamile ödeme yapan borçluyu, seneti ele geçiren üçüncü kişilere karşı senetten kaynaklanan borç nedeniyle sorumluluktan kurtarmaktır. Keşideci ise çekin iradesi dışında elinden çıkması halinde ileride ibraz edilmesi halinde hak iddia edenlere karşı menfi tespit davası ikame ederek haklarını savunması mümkündür. Açıklanan nedenlerle keşidecinin çek iptali davası açma hakkı bulunmamaktadır. 3-Somut olayda davacının kendisi tarafından düzenlenen ve lehtara teslim edilmek üzere kargo şirketine verilen 1 adet çekin iptali için dava açılmış ise de kanunda çek keşidecisine iptal davası açma hakkı verilmemiştir. Dava konusu çekle ilgili iptal davası ancak meşru hamil tarafından açılabilecektir....
Maddesine istinaden kesinleşmiş olan parayı yatırdığını, davacı tarafın --------- icra Hukuk Mahkemesinde şikayet davası açmış ve açtığı davada davası reddedilmiş daha sonra istinat kanun yoluna ve ardından Temyiz kanun yoluna gitmiş olup sonuç alamadığını, yine davacı tarafın ayrı bir şikayet davasını------ İcra Hukuk mahkemesinde açmış olup şikayeti reddedildiği ardından İstinaf kanun yoluna gidilmiş ancak yine sonuç alamayarak istinaf talepleri reddedildiği, davacının açtığı dava her ne kadar İstirdat davası olsada aynı zamanda men'i Tespit talebi içermekte olup İİK. 89/3 maddesine istinaden Menfi Tespit isteme hakları zamanaşımına uğradığını, (İİK.89/3 maddesinde Menfi Tespit davası için 15 günlük süre öngörülmüştür.), İİK.89/5 maddesinde düzenlenen istirdat davası İİK.89/3 maddesindeki Menfi Tespit davası ile bağlantılı olup bu davadada aynı zamanda menfi tespit istendiği, Bu davada davacı taraf borçlu olmadığının Tespiti ile istirdat talep ettiği, İİK m. 72 ve 89/3’te menfi tespit...
Mahkemece toplanan delillere göre; “mahcuzların içinde bulunduğu fabrika ile birlikte üçüncü kişi tarafından devralındığının kanıtlandığı” gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile haczin kaldırılmasına,davacının tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı (alacaklı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1.Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. İşin esasına yönelik karar verilmeden önce de; tarafların sunduğu tüm deliller toplanıp, tasarrufun iptaline yönelik ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılmış bulunan ... Esas sayılı dava dosyası sonucunun beklenmesi gerekip gerekmediği değerlendirilmelidir. Öte yandan takip borçlusunun alacaklı aleyhine, ......
Davalı cevap olarak; takip borçlusu tarafından yapılan temlik işleminin muvazaalı olduğunu, davacının süresine usulüne uygun itirazda bulunmadığı gibi gecikmiş itiraz yoluna da başvurmadığını, İİK 89/3 maddesindeki menfi tespit davası açılması için öngörülen 15 günlük hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek haksız ve yersiz açılan davanın reddini savunmuştur. Yerel mahkemece; takip borçlusunun davacı 3. kişiden olan alacağını icra takip tarihinden önceki bir tarihte temlik etmiş olması nedeniyle istemin kabulüne dair verilen karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Eldeki davanın; İİK 89. maddesi uyarınca 3. kişi durumunda olan davacının İİK 89/3 maddesinde öngörülen 15 günlük yasal hak düşürücü süreyi kaçırması nedeniyle icra takip alacaklısı olan davalıya karşı açtığı menfi tespit davası olduğu anlaşılmaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/433 Esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açıldığının bildirildiği, alacaklının, borçlu ... yönünden borç zimmetinde sayılan üçüncü kişi belediye hakkındaki haciz talebinin icra müdürlüğünce kabulüne karar verildiği ve belediye mallarının haczedildiği görülmektedir. Borcun üçüncü kişinin zimmetinde sayılması ve haciz işleminin yapılabilmesi için İİK'nun 89. maddesindeki usulün tamamlanması gerekmektedir. Bu durumda, takip borçlularından ... yönünden İİK'nun 89/1, 2 ve 3. haciz ihbarnamelerinin, üçüncü kişi ... Belediye Başkanlığına usulüne uygun tebliğine rağmen, adı geçen borçlu ile ilgili olarak üçüncü kişi Kumluova Belediye Başkanlığının haciz ihbarnamelerine bir itirazı bulunmadığından, borç belediyenin zimmetinde sayılmıştır. Karar gerekçesinde de belirtildiği üzere menfi tespit davası, takibin diğer borçlusu ... aleyhinde olup, bu dava, borçlu... yönünden zimmette sayılan alacağın tahsiline engel değildir....