Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu haczin, yargılamadan sonra 29.12.2008 tarihinde kaldırıldığı icra dosyası içeriğinden anlaşılmıştır. Bu durumda "konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına” karar verilmesi ve davanın açılmasına sebebiyet veren tarafa yargılama giderlerinin, yükletilmesi yönünde karar verilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı 3.kişi vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişiye geri verilmesine 23.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Mahkemece, davacı 3.kişi dava dilekçesinde memurluk işlemine ilişkin şikayet talebinde bulunmuş ise de başvurunun hukuki tavsifinin hakime ait olması nedeni ile davacının malın mülkiyetinin bir başka kişiye ait olduğu yönündeki beyanının istihkak iddiası niteliğinde olduğu davacı tarafın pos cihazlarındaki paraların..... Şirketinin olduğunu, kendilerinin de bu şirketin otobüs biletlerini satan acente olduğunu iddia ederek "......Şirketi adına" istihkak iddiasında bulunduğu, davacının bir başka 3.şahıs adına istihkak iddiasında bulunamayacağı, aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3. kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. Davaya konu 21.2.2014 tarihli hacizde hazır bulunan ....isimli çalışan haczin dava dışı .........

      Mahkemece, davacının 08.09.2008 tarihli hacizden önce 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 20/d maddesine uygun olarak noter satış sözleşmesi ile dava konusu araçların mülkiyetini kazanmış olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı ve vekalet ücretinde hata yapıldığından bahisle davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Davacı 3.kişi, davadan önce 09.01.2009 tarihinde icra müdürlüğüne istihkak iddiasında bulunmuştur. İcra Müdürlüğü İİK’nun 96/2 maddesi uyarınca alacaklı vekiline 15.01.2009 tarihinde tebliğ olunan 60 örnek nolu varaka ile 3 gün içinde itiraz hakkı olmak üzere istihkak iddiasını bildirmiştir....

        Mahkemece, davacının takibe konu alacağın doğumundan önce işyerini devraldığı ve bedelini ödediği, taraflar arasında mal kaçırma amacı ile hareket edildiği yönünde alacaklı tarafından bir delil sunulmadığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dava dayanağı takibe konu çek 19.01.2009 tarihli olup davacı ve borçlu arasındaki işyeri devri 20.12.2008 tarihinde başlamıştır. Davalı alacaklı borcun bu tarihten önce doğduğunu ileri sürmektedir. Çeklerde vade olamayacağı kural ise de ticari yaşam uygulamalarında ileri bir tarihte keşide edilmiş gibi çek düzenlenmesi mümkündür. Uygulamada ve öğretide borcun vade tarihinden önce doğduğu iddiası var ise borcun gerçek doğumunun araştırılması gerektiği kabul edilmiştir....

          Hukuk Dairesi’nin 25.11.2014 tarihli ve 2014/21387 Esas, 2014/28251 Karar sayılı ilamı ile şikayetçi üçüncü kişinin icra mahkemesine başvurusu, haczedilen taşınırlar üzerinde rehin hakkının bulunduğu iddiasıyla rehin hakkının dikkate alınmasına ilişkin olduğu başvurunun bu hali ile İİK' nun 96 ve devamı maddelerine göre açılmış istihkak davası olup, şikayet olarak icra mahkemesine gelinmesi, HMK'nun 33. maddesinde yer alan hukuki nitelendirmenin hakime ait olduğu kuralı doğrultusunda sonuca etkili olmadığı gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiş, mahkemenin önceki kararda direnmesi ve direnme kararının temyiz edilmesi üzerine Hukuk Genel Kurulu'nun 23.06.2020 tarihli ve 2017/12-755 E. - 2020/446K. sayılı ilamı ile; üçüncü kişinin icra mahkemesine başvurusunun ticari işletme rehni sebebiyle rüçhanlı alacaklı olduklarının kabulü istemine ilişkin olmakla başvurunun bu hali ile İİK 96 ve devamı maddelerine göre açılmış istihkak iddiası niteliğinde olduğuna karar verildiği görülmüştür...

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davacı (3.Kişi) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar vermiştir.Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Uyuşmazlık 3.kişinin İİK’nun 96 ve onu izleyen maddelerine dayalı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu malların haczedildiği 04.06.2007 tarihinde haciz mahallinde hazır bulunan ve davacı 3.kişinin işcisi olduğunu belirten Gülten Telli davacı 3.kişi lehine istihkak iddiasında bulunmuştur. Ne var ki bu kişi İİK.'nun 96/1 maddesinde 3. Kişi yararına istihkak iddiasında bulunma hakkı olduğu belirtilen borçlu veya İİK.'...

              Mahkemece; takibin devamı yönündeki icra mahkemesi kararının davacı 3.kişiye tebliğinden itibaren davanın 7 günlük (hak düşürücü) süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle, davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 3.kişinin, İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Haciz işlemi sırasında 3.kişinin istihkak iddiası üzerine, İcra Müdürlüğünce İİK. nun 97/1 maddesindeki prosedür işletilmişse, icra mahkemesince verilecek kararın tefhimi veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde 3.kişi tarafından istihkak davası açılabilir....

                Mahkemece; davacı tarafça icra müdürlüğüne verilen 13.1.2010 havale tarihli dilekçe ile araç üzerindeki haczin kaldırılmasının talep edildiği, icra müdürlüğünce bu konuda işlem yapılmasına yer olmadığına ilişkin kararın davacı 3.kişi vekiline 04.2.2010 tarihinde tebliğ edildiği, istihkak davasının ise 24.2.2010 tarihinde açıldığı, İİK.nun 97.maddesi uyarınca, istihkak iddiasını icra dairesine bildirmemiş olan 3.kişinin haczi öğrendiği tarihten itibaren 7 gün içinde doğrudan doğruya icra mahkemesinde istihkak davası açabileceği, aksi halde aynı takipte bu iddiasını ileri sürme hakkını kaybedeceği düzenlemesi karşısında, davacı 3.kişinin dava açma süresini geçirdiği gerekçesiyle, davanın süre yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı (3.kişi) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir....

                  Mahkemece; davacı tarafça icra müdürlüğüne verilen 13.1.2010 havale tarihli dilekçe ile araç üzerindeki haczin kaldırılmasının talep edildiği, icra müdürlüğünce bu konuda işlem yapılmasına yer olmadığına ilişkin kararın davacı 3.kişi vekiline 04.2.2010 tarihinde tebliğ edildiği, istihkak davasının ise 24.2.2010 tarihinde açıldığı, İİK.nun 97.maddesi uyarınca, istihkak iddiasını icra dairesine bildirmemiş olan 3.kişinin haczi öğrendiği tarihten itibaren 7 gün içinde doğrudan doğruya icra mahkemesinde istihkak davası açabileceği, aksi halde aynı takipte bu iddiasını ileri sürme hakkını kaybedeceği düzenlemesi karşısında, davacı 3.kişinin dava açma süresini geçirdiği gerekçesiyle, davanın süre yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı (3.kişi) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir....

                    Davalı vekili 06/01/2020 tarihli cevap dilekçesini özetle; 23/10/2019 tarihli haciz işleminde istihkak idiaları konusundaki kararın esas icra müdürlüğüne bırakılmamasından bahisle şikayette bulunduğu ve dilekçesinin netice ve talep kısmında icra memurunun haczin İİK 96- 97 maddeleri gereğince haciz ve muhafaza işlemi yapılmasına şeklindeki kararın kaldırılmasını ve düzeltilmesini talep ettiğini, İcra müdürlüğünün yaptığı işlemin sadece haicz uygulanması ve muhafaza kararı alınmasından ibaret olup istihkak konusunda karar verilmediğinin açık olduğunu, böyle bir kararın alınması halinde alacaklıya veya 3. kişiye istihkak davası açmak üzere süre verildiğini, ancak 23/10/2019 tarihli haciz tutanağında 3. kişiye istikhak davası açmak üzere süre verilmediğinin 3 kişinin alacaklılardan mal kaçırmaya yönelik muvazaalı işlemlere dayalı olarak istihkak iddiasında bulunduğu tüm somut emarelerden açıkça anlaşılacağını ,uygulanan hacizde istihkak konusunda bir karar verilmediğini sadece...

                    UYAP Entegrasyonu