Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, müvekkilinin iyi niyetli 3.şahıs olduğunu ,senedi alacağına karşılık lehtar ciranta...Ltd. Şti 'nden aldığını, senetteki imza ve sahteliği kontrol imkanı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, grafoloji uzmanı bilirkişiden alınan 25.02.2016 tarihli rapora göre dava konusu yapılan takip dosyasının dayanağı bonodaki imzaların senet borçlusu olarak gösterilen davacı şirket yetkililerinin eli ürünü olmadığının kanıtlanmış olduğu gerekçesiyle menfi tespit davasının kabulüne ve davacı tarafından icra dosyasına ödenen 31.250,00 TL'nin 25/08/2014 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan istirdadı ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    ERZURUM BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/159 KARAR NO : 2021/1010 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HINIS ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/09/2018 NUMARASI : 2016/79 ESAS, 2018/372 KARAR DAVA KONUSU : Menfi tespit ve İstirdat KARAR : Taraflar arasında görülen menfi tespit ve istirdat davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı yasal süresi içerisinde davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya, Dairemize gönderilmiş olmakla HMK'nın 353. maddesi uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı....

    Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/758 esas (Eski 2018/137 esas) sayılı dosya örneğinin uyap sisteminden celbi ile incelenmesinde davacı ... tarafından davalı ... hakkında taraflar arasında imzalanan 02.10.2017 tarihli karkas et satımına ilişkin tedarik sözleşmesine dayalı olarak ifaya ekli cezai şart niteliğindeki gecikme cezası ve teminat mektubunun nakde çevrilmesine dayalı menfi tespit ve istirdat talebine ilişkin açılan davanın yargılaması sonucunda verilen kararın istinaf edilmesi üzerine Ankara BAM 22. H.D 2021/1442 esas 2022/1335 karar sayılı ilamı ile kaldırılmasına karar verildiği yargılamanın 2022/758 esas numarası üzerinden devam etmekte olduğu anlaşılmıştır. Mahkememize açılan işbu davada davacı ... ile davalı ... arasında imzalanan 28.09.2017 ve 05.10.2017 tarihli karkas et satımına ilişkin sözleşmeler nedeniyle ifaya ekli cezai şart niteliğinde gecikme cezası uygulanması kapsamında menfi tespit/istirdat talep edilmiş, Ankara 4....

      Borçlu, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise, ödemiş olduğu paranın kendisine geri verilmesi için istirdat davası açabilir (İİK m. 72/VII). Borçlunun menfi tespit davası açmış olması hâlinde, menfi tespit davası sonuçlanmadan önce borcun ödenmesi üzerine de menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilmelidir (İİK m. 72/VI). İstirdat davası, esasen sebepsiz zenginleşme iddiasına dayanan bir eda davası olup, bununla icra takibi sırasında sebepsiz olarak ödenmiş olduğu iddia edilen bir paranın geri verilmesi istenir. Yalnız, davanın şartı icra hukukuna dayanmaktadır: Borçlunun, borcu bulunmadığı bir parayı icra takibinin kesinleşmesi nedeniyle cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kalmış olması (Arslan, Ramazan/Yılmaz, Ejder/Taşpınar Ayvaz, Sema/ Hanağası, Emel: İcra İflas Hukuku, Ankara 2018, 4. Baskı, s. 228). 21....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit ve istirdat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit ve istirdat davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nın 4/1-a maddesine göre “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir....

        Davacı, eldeki davada takibe konu ipoteğin idari işlemin iptali sonucu yolsuz olduğunu belirtmiş ve İcra ve İflas Kanununun 150.maddesinin son cümlesinde düzenlenen menfi tespit davasını açmıştır. Çünkü anılan madde uyarınca ipoteğin iptali hakkında dava açılması halinde 72. madde hükümleri kıyasen uygulanacaktır. Bilindiği üzere borçlunun, alacaklının kendisine karşı bir hak veya alacak doğuran bir hukuki ilişkinin varlığını ileri sürmesi halinde, bu hukuki ilişkinin hiç doğmadığını veya doğduktan sonra ortadan kalktığını tespit ettirmek amacıyla açtığı tespit davasına menfi tespit davası denir. Maddi hukuk açısından ödemekle yükümlü olmadığı bir borçla karşı karşıya kalan borçlunun, menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Öte yandan borçlu, menfi tespit davası açmış ve bu dava sonuçlanmadan borcu ödemişse menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam olunur. İstirdat davası normal eda (tahsil) davasıdır....

          ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/72 Esas KARAR NO : 2023/215 DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 01/02/2023 KARAR TARİHİ : 06/04/2023 Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete Antalya ... İcra Dairesi ... Esas sayılı dosyasından davalı alacaklı ...'ın talebiyle haciz ihbarnameleri gönderildiğini, müvekkilinin söz konusu haciz ihbarnamelerinden haberdar olmadığını, bilgisizliği ve haberdar olamaması nedeniyle haciz ihbarnamelerine süresinde itiraz edemediğini, müvekkili şirketin davalının ve takibin borçlusu ...'...

            Dava, "Menfi Tespit (3.Şahıs Tarafından Açılan) davası olup, 6183 sayılı Kanunun 79.maddesine dayalı Menfi Tespit istemine ilişkin olup, bu tür hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2020 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25/06/2020 tarih ve 564 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 4. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir. HÜKÜM:Yukarıda Gerekçesi Açıklandığı üzere; Söke 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/260 Esas, 2020/295 Karar sayılı dava dosyasından verilen, 02/07/2020 tarihli kararına yönelik istinaf incelemesinin, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 4. Hukuk Dairesine ait olduğundan, dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli daireye GÖNDERİLMESİNE, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK'nın 352. maddesi gereğince kesin olarak, oy birliği ile karar verildi....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ARA KARAR TARİHİ: 02/12/2022 NUMARASI: 2022/785 Esas (Derdest Dosya) DAVA: 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit KARAR TARİHİ: 28/02/2023 Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi ara kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile haciz ihbarnamesi nedeni ile borçlu olmadığının tespitini talep etmiş ayrıca davacı hakkındaki cebri icra işlemlerinin ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasını talep etmiştir.Mahkemece ara karar ile tedbir talebinin reddine karar vermiştir. Davacı vekili bu karara karşı usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda:Dava, İİK'nın 89/3. maddesi uyarınca açılan menfi tespit davasıdır....

              tarafından açılan menfi tespit davasını dava şartı kapsamında olmadığının kabul edilmesinin hakkaniyete, eşitliğe ve evrensel hukuk prensiplerine aykırı olduğu, ayrıca 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 72 nci maddesinin altıncı fıkrasındaki düzenleme dikkate alındığında menfi tespit davası açıldıktan sonra, borçlu icra tehdidi altında borcu ödemek zorunda kalırsa, menfi tespit davasına aynı dosya üzerinden ve kendiliğinden istirdat davası olarak devam edileceği, menfi tespit davasının bir nevi alacak davasına dönüşeceği, alacak davasının da dava şartı arabuluculuk kapsamında olduğu, bu durumda eldeki dava menfi tespit davası olarak devam ederken yargılamaya devam edip, istirdat davasına dönüşünce bu dava alacak davasıdır ve dava şartı kapsamındadır demenin hukuk güvenliğini ortadan kaldıracağı, bu nedenle de menfi tespit davalarının da dava şartı arabuluculuk kapsamında olduğunun kabulü gerektiği, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun (6325 sayılı...

                UYAP Entegrasyonu