Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davalı İ... hakkında açılan davanın husumet nedeniyle reddine; davalı F... hakkında açılan el atmanın önlenmesi ve yıkım davasının kabulüne; ecrimisil isteminin reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi Selda Özer'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. Dava ve birleşen dava imar parseline elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve yıkım isteklerine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın husumet yönünden reddine birleşen davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; imar öncesi kadastral parselde davalı tarafın miras bırakanının paydaş olduğu sırada kadastro parseli üzerine sera yaptığı ve yapılan seranın imar uygulaması sonucunda davacının parseline taşkın duruma geldiği anlaşılmaktadır....

    Dosya kapsamından, 6831 Sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca zilyetlik tespitinde hata yapıldığı belirtilerek, Sakarya İli, Kaynarca İlçesi, Birlik Mahallesinde bulunan 2710 ada 7 parsel sayılı taşınmazın 2B niteliğine sahip olduğu, yapılan zilyetlik tespiti çalışmalarında bu taşınmazın beyanlar hanesine sehven davalı ... ve ...'un isminin yazıldığı belirtilerek taşınmazın davacı adına tespitine karar verilmesinin istendiği anlaşılmaktadır. Davanın 28.12.2012 tarihinde açılmasına ve 3402 sayılı Kadastro Yasasının 11. maddesinde öngörülen 30 günlük askı ilanı süresinin geçmiş olduğunun anlaşılmasına göre, salt zilyetliğin korunması ile ilgisi bulunmayan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Kaynarca Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 22.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Dosya kapsamından, 6831 Sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca zilyetlik tespitinde hata yapıldığı belirtilerek, Antalya İli, Aksu İlçesi, Pınarlı Köyünde bulunan 13241 ada 65 parsel sayılı taşınmazın 2B niteliğine sahip olduğu, yapılan zilyetlik tespiti çalışmalarında bu taşınmazın beyanlar hanesine sehven isminin yazılmadığı belirtilerek taşınmazın davacı adına zilyetliğinin tespitine karar verilmesinin istendiği anlaşılmaktadır. Davanın 11.06.2012 tarihinde açılmasına ve 3402 sayılı Kadastro Yasasının 11. maddesinde öngörülen 30 günlük askı ilanı süresinin geçmiş olduğunun anlaşılmasına göre, salt zilyetliğin korunması ile ilgisi bulunmayan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Antalya 5.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 25.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Davanın 26.06.2012 tarihinde açılmasına ve 3402 sayılı Kadastro Yasasının 11. maddesinde öngörülen 30 günlük askı ilanı süresinin geçmiş olduğunun anlaşılmasına göre, salt zilyetliğin korunması ile ilgisi bulunmayan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Antalya 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 17.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın taşınmaz üzerindeki zilyetliğin korunmasına yönelik düzeltim davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın kullanım kadastrosuna itiraza ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dosya kapsamından, 6831 Sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca zilyetlik tespitinde hata yapıldığı belirtilerek, ... Mahallesinde bulunan 27972 ada 15 parsel sayılı taşınmazın 2B niteliğine sahip olduğu, yapılan zilyetlik tespiti çalışmalarında bu taşınmazın beyanlar hanesine sehven davalı ... ve ... isminin yazıldığı belirtilerek taşınmazın davacı adına tespitine karar verilmesinin istendiği anlaşılmaktadır. Davanın 23.02.2013 tarihinde açılmasına ve 3402 sayılı Kadastro Yasasının 11. maddesinde öngörülen 30 günlük askı ilanı süresinin geçmiş olduğunun anlaşılmasına göre, salt zilyetliğin korunması ile ilgisi bulunmayan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp,sonuçlandırılması gerekmektedir....

            Asliye Hukuk Mahkemesi ise; zilyetliğin korunmasına yönelik elatmanın önlenmesi davasının 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-c maddesi uyarınca sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-c maddesine göre sulh hukuk mahkemesi, "taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları" görür. Dosya kapsamından,davacının, Hazineye ait taşınmaz olduğunu ileri sürdüğü 12033 ada 36 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan bir adet kargir ev ve deponun zilyedi iken, davalıların haksız olarak 12.12.2010 günü, gecesinde ev ve depoyu işgal ederek tecavüz ettiklerini ileri sürerek davalıların el atmasının önlenmesini talep ettiği anlaşılmıştır. Bu durumda, davacının bu muhdesatlar üzerinde mülkiyet veya başka ayni yada şahsi hak iddiasında bulunmayıp, zilyetlik hakkına dayandığı anlaşılmakla, davacı tarafın davasının zilyetliğin korunması davası niteliğinde olup, 6100 sayılı HMK.'...

              EL ATMANIN ÖNLENMESİGAYRİMENKULÜN BAKIMI, KORUNMASI VE ZARARDAN SORUMLULUK 634 S. AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLE... [ Madde 19 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 428 ] "İçtihat Metni" Dava dilekçesinde, ortak yere el atmanın önlenmesi ile projeye aykırı inşaat ve ilavelerin yıkılarak eski haline getirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....

                İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: "Davacı vekili dava dilekçesinde Mersin ili, Anamur İlçesi, Akpınar Mahallesinde kain davacıya ait tapusuz taşınmaz ile ilgili olarak el atmanın önlenmesini ve eski hale getirilmesi talep edilmiş ise de; dava konusu taşınmazın tapu kaydının bulunmadığı, bu taşınmazdaki zilyetliğin korunmasının talep edildiği, 6100 sayılı HMK'nın 4/c maddesine göre taşınır ve taşınmaz mallarda sadece zilyetliğin korunmasına ilişkin davaların Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görev alanında sayıldığı anlaşılmakla mahkememizin görevsizliğine " şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki el atmanın önlenmesi istemine ilişkin davada Vezirköprü Asliye ve Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, suya vaki el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince; davanın meni müdahale olmadığı, zilyetliğin korunması davası olduğu, Sulh Hukuk Mahkemesi görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi de;davanın el atmanın önlenmesi davası olduğu,davacının dilekçesindeki dava değeri miktarının Asliye Hukuk Mahkemesi görev alanına girdiği, gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

                  Dosya kapsamından, 6831 Sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca zilyetlik tespitinde hata yapıldığı belirtilerek, Antalya İli, Kepez İlçesi, Çankaya Mahallesinde bulunan 28206 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 2B niteliğine sahip olduğu, yapılan zilyetlik tespiti çalışmalarında bu taşınmazın beyanlar hanesine sehven davalı ... ve arkadaşlarının isminin yazıldığı belirtilerek taşınmazın davacı adına tespitine karar verilmesinin istendiği anlaşılmaktadır. Davanın 26.06.2012 tarihinde açılmasına ve 3402 sayılı Kadastro Yasasının 11. maddesinde öngörülen 30 günlük askı ilanı süresinin geçmiş olduğunun anlaşılmasına göre, salt zilyetliğin korunması ile ilgisi bulunmayan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Antalya 6.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 25.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu