Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 27/4/2004 ... ve 2004/834 - 4768 sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiğini ileri sürerek, çekişmeli taşınmazın tapusunun iptali ile orman niteliğinde Hazine adına tescili ve davalının el atmasının önlenmesi istemiyle dava açmıştır Mahkemece, davanın KISMEN KABULÜNE, ... Mahallesi 161 ada 13 parsel sayılı taşınmazın TAPU KAYDININ İPTALİNE; teknik bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen 780,94 m2 yüzölçümündeki bölümünün ORMAN NİTELİĞİNDE HAZİNE ADINA TESCİLİNE, bu bölüme davalının el atmasının önlenmesine, (B) ile gösterilen 422 m2 yüzölçümündeki bölümün DAVALI ADINA TESCİLİNE, karar verilmiş hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava tapu iptali ve tescili ile el atmanın önlenmesine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, EL ATMANIN ÖNLENMESİ, KAL, ECRİMİSİL TALEBİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 1- A) Çekişmeli 2668 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ifrazen geldiği ve tespit sırasında 8 parsel sayılı taşınmaz olarak davacıların murisi ... ve ... adına hükmen tescil edilmiştir. Her ne kadar hüküm dosyası istenilmiş ise de Tapu Müdürlüğünce verilen cevabi yazıda Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/469 Esas sayılı dosyasına gönderildiği bildirilmiş ve Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen cevapta da söz konusu dosyanın bulunamadığı adliyede çıkan yangında anılan dosyanın zayii olan dosyalar arasında olabileceği belirtilmiştir....

      in engel olduğunu açıklayarak, davacının zilyetliğinin korunması ve vaki el atmasının önlenmesine karar verilmesini istemiş, 28.12.2012 tarihli yargılama oturumunda el atmanın önlenmesi isteğinden vazgeçerek zilyet olduklarının tespitini istemiştir. Davalı vekili, dava konusu taşınmazın Beyoğlu 12. Noterliği'nin 06.02.1984 tarih ve 4394 yevmiye sayılı zilyetliğin devri sözleşmesiyle davalı tarafından satın alındığını, davalının satın aldığı taşınmaz üzerindeki gecekonduyu yıkarak üzerine mevcut binayı inşa ettiğini, inşa edilen bodrum, zemin ve normal katlardaki bağımsız bölümlerin bir kısmını davacı ve dava dışı Saniye'ye haricen satmasına rağmen çatı katını uhdesinde bıraktığını bildirmiş ve davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; Hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        EL ATMANIN ÖNLENMESİ 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 388 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 428 ] "İçtihat Metni" Dava dilekçesinde, ortak yere el atmanın önlenmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde kat mülkiyeti kurulmuş bulunan ana taşınmazın ortak yerlerinden olan bahçenin davalılar tarafından çit çekilerek bölünüp bağımsız bölümlerin özel bahçeleri haline getirildiği ileri sürülerek ortak yere el atmanın önlenmesi ve eski hale getirilmesi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir....

          Asıl Dava Davalısı/Birleşen Dava Davacısı Vekili İstinaf Dilekçesinde Özetle; asıl dava bakımından davaya konu taşınmazla ilgili olarak taraflar arasında 18.01.2005 yılında protokol yapıldığını, bu protokol gereğince 1013 parselin babadan intikal eden yerlerden olduğunu bu yerler ile ilgili 1013 parsele olan garaj uzantısının müvekkiline ait olduğunu davacının kabul ettiğini o tarihte davacının tek malik olmadığını hukuki imkansızlık nedeniyle tapuda işlem yapılmayacağınından dolayı protokol yapıldığını ve taraflar öldükten sonra da el atmanın önlenmesi ve kal davası açmayacaklarını beyan ve taahühüdünde bulunduğunu bu yüzden davacının el atmanın önlenmesi davası açmasının tipik bir Hakkın Kötüye Kullanılması örneği olduğunu ve müvekkilinin iyi niyetle hareket ettiğini davacının ise kötü niyetli hareket ettiğini bu yüzden verilen el atmanın önlenmesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiş ve bu gerekçe ile asıl davayı istinaf etmiştir....

          HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TERKİN, EL ATMANIN ÖNLENMESİ, KAL Taraflar arasında görülen davada; Davacı Hazine, ... parsel sayılı taşınmazın kıyı-kenar çizgisi içerisinde kaldığını ileri sürerek, kaydın iptali ile adına tescili ile tecavüzünün men’ine ve kal’e karar verilmesini istemiştir. Davalılar, iddianın doğru olmadığını ve iyiniyetli olduklarını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır. İlk Derece Mahkemesince, taşınmazın kıyı-kenar çizgisi içerisinde kaldığının alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği ve çekişme konusu taşınmaza komşu taşınmazların da kıyı-kenar çizgisi içerisinde kaldığının kesinleşen kararlarla anlaşıldığı gerekçesiyle davanın tapu iptali talebi yönünden kabulüne, taşınmazın kıyı olarak terkinine boş kum niteliğinde olması ve üzerinde yapı bulunmaması nedeniyle el atma ve kal talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, davacı ve katılma yoluyla davalı ... vekilinin istinafı üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 6....

            Mahkemece davanın kabulüne, XXXVIII sayılı 2/B madde poligonu, 3288, 3289, 3290 ve 3291 sayılı parseller olmakla bu parseller ile bu parsellerin bitişiğindeki orman arazisine davalının el atmasının önlenmesi ve 07/10/2004 tarihli krokide 1 sayılı 67.26 m2, 2 sayılı 102.77.m2, 3 sayılı 9.88 m2,.4 sayılı 100.18.m2, 5 sayılı 56.74.m2,.6 sayılı 147.37.m2,.7 sayılı 246.98.m2, 8 sayılı 95.33.m2, 9A sayılı 199.75.m2, 9B sayılı 207.49 m2, yüzölçümündeki binalardan,1-2-3-4-5-9B SAYILI BİNALARIN ORMAN İÇİNDE KALMASI,6-7-8-9A SAYILI BİNALARIN 3288 SAYILI 2/B PARSELİ İÇİNDE KALMASI nedeniyle binaların yıkılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, el atmanın önlenmesi ve yıkım niteliğindedir Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede ilk orman tahdidi 1941 yılında 3116 Sayılı Yasaya göre yapılmıştır....

              Ancak ; 1-Dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan yapının idarece yapılan kıymet takdirinde yüzölçümünün 105,05m2 ve sınıfının da 2B olarak belirlenmesine, acele el koyma dosyasında ise, yapının sınıfının 2A olarak tespitine ve bilirkişi raporundaki yapı ile ilgili fotoğraflarla eksik imalata dair açıklamalara göre; yapının sınıfının 2B alınması gerekirken, dosyada mevcut 29.05.2013 havale tarihli ek bilirkişi raporuna göre 3A alınması suretiyle fazlaya hükmedilmesi, 2-Dava konusu taşınmaz üzerindeki yapıya belirlenen bedelin dava tarihine eskale edilmesi, 3-Dava konusu taşınmazın acele el koyma kararından sonra davalı adına bankaya bloke edilen bedelinin, tespit edilen kamulaştırma bedelinden mahsup edilerek oluşan fark bedele faiz işletilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir....

                Mahkemece yapılan yargılama sonunda, zilyetliğin tespiti ve tapu kütüğüne şerhine yönelik talebin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, elatmanın önlenmesi talebinin aktif taraf ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, davacılar vekili ve müdahiller vekilinin istinaf başvurusunda bulunması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının reddine karar verilmiş, hüküm; davacılar vekili ve müdahiller vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu kaydında düzeltim isteğine ilişkin davada Antalya 5 Asliye Hukuk ve Antalya 1 Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, tapu kaydında düzeltim isteğine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince; talebin sadece zilyetliğin korunmasına yönelik tapu kaydında düzeltim davası olduğu HMK'nın 4/c maddesine göre görevli mahkemenin Sulh Hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi, talebin hak ihlaline sebebiyet verecek şekilde düzeltme talebi olduğu ve 2B yasası kapsamında mülkiyet edinmek üzere şerh verilmesi yönünde açılan dava olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu