Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Saçak tarafından düzenlenen 27.12.2005 tarihli rapor ve krokide (B) ile gösterilen 1540 m2 bölümünün tapu kaydının iptaline ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, davalının bu bölüme ilişkin el atmasının önlenmesine, taşınmazda muhtesat bulunmadığından kal istemi konusunda karar vermeye yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı ... ve davalı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptal, tescile, el atmanın önlenmesine ve kal’e ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1946 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır....

    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra ... köyü 155 nolu parselin orman tahdit sınırları içerisinde kalan kısmının tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, birleşen davanın kabulü ile toplam 1656,22.-TL. maddi tazminatın 08.10.2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı ... Yönetiminden tahsil edilerek davacı ...’ya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil ve tazminat talebine ilişkindir....

      Dava, tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 3116 Sayılı Yasaya göre 27.09.1948 tarihinde yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 3302 ve 3373 Sayılı Yasalara göre 30.07.1996 tarihinde yapılıp dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman orman ve ... bilirkişiler tarafından kesinleşen orman kadastrosuna ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastro paftasının uygulanması sonucu dava konusu ......

        Köyü (Mahallesi) 25671 ada 4 sayılı parselin , 1947 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastro sınırları içerisindeyken, 1988 yılında yapılan ve kesinleşen 3302 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldığını, taşınmazın kesinleşen orman sınırları içinde olduğu göz önünde bulundurulmadan 1970 yılında yapılan genel kadastro sırasında tapu kaydı ile gerçek kişiler adına tesbiti kesinleşen taşınmazın ifrazıyla dava konusu parselin davalı adına tapu kaydı oluşturulduğunu, hukuki dayanaktan yoksun ve yolsuz tescil niteliğindeki tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece davanın kesin hüküm nedeniyle REDDİNE karar verilmiş, Hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava kesinleşen orman kadastro sınırları içindeyken yine kesinleşen 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tesciline ilişkindir....

          İnce adına tesbit edildiği, kadastro tesbitlerinin itirazsız kesinleşerek bu kişi adına tescil edildiği, intikal ve satışlar sonucu ¼ pay ile ... İnce, ... İnce, ... ve ... adlarına tescilli iken 2981 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan imar uygulaması ve parselasyonda çekişmeli parselin ... İnce adlarına kayıt edildiği, ... İncenin ölümü ile payının mirasçılarına intikal ettiği, Hazine tarafından ... Köyü 111 sayılı parselin, kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları içindeyken yine kesinleşmiş 6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı savı ile açılan tapu iptal tescil davasının reddine ilişkin, ... Asliye 4....

            Ancak dava 2/B madde -2- 2010/12830-15507 uygulamasının yok hükmünde olduğunun tespitine ilişkin olup Orman Yönetiminin tapu iptal ve tescil davası bulunmadığına ve vakıf şerhinin silinmesine yönelik talebin ancak açılacak tapu iptal ve tescil davasında değerlendirilebileceği, bu arada Orman Yönetimi tarafından tapu iptali davası açılması halinde bu dosya ile birleştirilerek Vakıf şerhi konusunda karar verilmesi, yönetim tarafından tapu iptali davası açılıp bu dava ile birleştirilmemesi halinde vakıf şerhinin terkinine yönelik davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının reddine, ... Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulüne hükmün vakıf şerhine yönelik bölümünün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 09/12/2010 günü oybirliği ile karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 104 ada 10 parsel sayılı 2.613,43 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Ali Kıvrakdal adına tespit ve tescil edilmiş, 02.08.2010 tarihinde satış yoluyla ... adına tescil edilmiştir. Davacı ..., kendisine ait 104 ada 11 parsel sayılı taşınmaz ile çekişmeli 104 ada 10 parsel sayılı taşınmazın ortak sınırının kadastro sırasında yanlış belirlendiği iddiasına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında ... mirasçıları davaya katılmıştır....

                Yönetiminin davanın reddine ilişkin Tapulama Mahkemesinin 12.2.1986 gün ve 1981/597-83 sayılı kararının kesinleşmesiyle hükmen tesbit maliki adına tescil edilen parselden, 2981 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan imar uygulamasında ifrazen oluşturulmuştur....

                  Temyiz Sebepleri Davacılar vekili temyiz dilekçesinde, kıyı kenar çizgisinin iptal edilmesi nedeniyle davacıların taşınmazının tescil harici bırakma kararının dayanağı kalmadığını, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayandıklarını; 11.07.2022 tarihli dilekçesinde de, Milas Kadastro Mahkemesinin 2016/37 Esas, 2018/28 Karar sayılı dosyasında, yargılamanın konusu taşınmazlardan tekinin mezkur dava ile aynı olduğunu, davacının ..., davalıların ... ve ... olduğu yargılamada, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu sonunda, davalılara ait 44 parselin (yeni 112 ada 1 parsel) kıyıya doğru genişletildiğinden bahisle, kıyı aleyhine yapılan tespitlerin iptaline ilişkin davanın davacılar lehine kesinleştiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kıyı kanunu gereğince açılan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. 2....

                    Mahkemece, ... ...’e yönelik davanın pasif husumet yokluğu yönünden reddine, diğer davalılara yönelik davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılardan ..., ..., ..., ... tarafından temyiz edilmiştir Dava, tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1943 yılında 3116 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1965 yılında yapılan genel arazi kadastrosu, 17.04.1981 tarihinde ilanı yapılıp kesinleşen aplikasyon ve 1744 Sayılı Yasanın 2. madde uygulaması, 04.01.1991 tarihinde ilan edilerek kesinleşen sınırlaması yapılmamış yerlerde orman kadastrosu, bu ormanlarda ve evvelce sınırlaması yapılmış ormanlarda 3302 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır....

                      UYAP Entegrasyonu