Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Madde uygulamasında üst sınıra yakın miktarda ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde eksik ceza verilmesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. 3-Sanık hakkında kurulan hükümde; TCK.nun 86/1 ve 86/3-a-e maddeleri uyarınca 3 yıl hapis cezası üzerinden aynı Kanunun 87/2-b maddesinin tatbiki ile iki katı oranında artırım yapılarak belirlenen cezanın, "9 yıl hapis" yerine "8 yıl hapis", aynı Kanunun 62. (1/6 oranında indirim) maddesi uygulanarak sonuç cezanın "7 yıl 6 ay hapis" yerine "6 yıl 8 ay hapis" olarak belirlenmesi yasaya aykırı ise de, aleyhe temyiz bulunmadığından bu husus bozma nedeni yapılmamıştır. 4-Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın kasten yaralama suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliğini tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde eleştiri nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan...

    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu parselin krokide (A)=1392.02 m2’lik kısmının tapu kaydının iptaline, tarla niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, bu kısmın 2/B’lik alanda kaldığı konusunda tapunun beyanlar hanesine şerh verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen 2/B sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 2007 yılında 6831 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulamasında, dava konusu taşınmaz, 2/B sınırları içinde bırakılmış, 1982 yılında yapılan arazi kadastrosunda davalı adına özel mülk olarak tesbit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir....

      Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu parselin krokide (A)=1392.02 m2’lik kısmının tapu kaydının iptaline, tarla niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, bu kısmın 2/B’lik alanda kaldığı konusunda tapunun beyanlar hanesine şerh verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen 2/B sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 2007 yılında 6831 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulamasında, dava konusu taşınmaz, 2/B sınırları içinde bırakılmış, 1982 yılında yapılan arazi kadastrosunda davalı adına özel mülk olarak tesbit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir....

        Hukuk Dairesi 26.03.2012 tarih, 2012/1811 Esas ve 2012/2130 Karar sayılı kararında, davanın kesinleşmiş kadastroya karşı tapu kaydı ve taksim sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğunu belirterek, dosyanın Yargıtay (16.) Hukuk Dairesi'ne sunulmasına karar vermiştir. Yargıtay 16. Hukuk Dairesi, 01.10.2012 tarih, 2012/2687 Esas ve 2012/7439 Karar sayılı kararında, davanın tapu iptali ve tescil davası olup, davacının tapu kaydına dayanmadığı ve ihtilafın ortak sınıra ilişkin olduğunu bildirerek dosyanın Daire'ye gönderilmesine karar vermiştir. Bu durumda dosyada üç ayrı hukuk dairesince verilmiş görevsizlik kararı mevcuttur. Görevli Dairenin belirlenmesi için Hukuk Başkanlar Kuruluna gönderilmek üzere, Yargıtay Birinci Başkanlığına SUNULMASINA, 13.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Dava, tapu iptali ve tescil ile şerhin iptali istemine ilişkindir. Dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede 1939 yılında 3116 Sayılı Yasaya göre yapılan orman tahdidi ile 05/06/1988 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Çekişmeli 308 sayılı parsel, ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, davacı ile davalı adına tespit ve tescil edilen taşınmazlar arasındaki ortak sınıra ilişkin olduğu, davada her hangi bir tapu kaydına dayanılmadığı anlaşılmakla, hükmün temyiz incelenmesi görevi 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi gereğince 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın Yargıtay Yüksek 8. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 4.6.2007 gününde oybirliği ile karar verildi....

              Yönetimi ve davalı vekilinin, tapu iptali ve tescil istemine yönelik temyiz itirazları yönünden; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada, çekişmeli taşınmazların kısmen orman tahdidi içinde - kısmen orman tahdidi dışında kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, tapu iptali ve tescil istemine ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, 2) Davalı vekilinin müdahalenin önlenmesi ve kal’e yönelik temyiz itirazlarına gelince; mahkemece çekişmeli taşınmazların tahdit içinde kalan bölümlerinin tapu kaydı iptal edildikten sonra bu bölüme davalının müdahalesinin önlenmesine ve yapıların kal’ine karar verilmiş ise de, ulaşılan sonuç doğru olmamıştır. Şöyle ki; her dava açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirilir....

                nun tapu iptali ve tescil davasına yönelik temyiz itirazlarının reddi ile hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davalılardan ...'nun elatmanın önlenmesi davasına yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 11.03.2013 günü oy birliği ile karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava Konusu ... Mahallesi 130 ada 4 parsel sayılı 4024.50 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, öncesinde tapulama harici yer iken 122 ada 2 nolu parsel adı altında arsa niteliği ile Hazine adına ihdasen tescil edilmiş, bilahare 3194 Sayılı İmar Yasasına göre yapılan imar ve ifraz işlemleri ile 122 ada 3, 4 ve 5 sayılı parsellere ifraz edilmiş, 122 ada 5 sayılı parselde 130 ada 4 parselle birlikte birden çok parsele ifraz edilmiş, davalı adına tescil edilmiştir. Davacı ......

                    Devlet Hastanesi'nin 23.06.2009 tarihli rapor içeriğine ve sanığın aksi ispatlanamayan savunmasına göre, olay gecesi yolda karşılaşan sanık ile mağdur arasında önceden geçen bir başka olay nedeniyle kim tarafından çıkarıldığı belli olmayan bir tartışmanın çıktığı ve sanığın bunun haksız tahriki altında kalarak, mağduru hayati önemi bulunan sırt ve batın bölgelerinden birer tane olmak üzere iki isabetle vurup, yaralardan birinin batına nafiz ve karaciğer yaralanması ile hayati tehlike geçirip, basit tıbbi müdahale ile giderilmez nitelikte olduğu, bu şekilde öldürmeye kalkıştığı anlaşılmakla, sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulurken, teşebbüs nedeniyle 5237 sayılı TCK.nun 35. madde uygulamasında meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığına göre üst sınıra yaklaşılarak ceza verilmesi gerekirken, yazılı şekilde alt sınıra yakın şekilde ceza verilmesi ve tahrik nedeniyle 5237 sayılı TCK.nun 29. maddesi uygulamasında olayla örtüşecek şekilde alt sınırdan indirim uygulanması yerine, yazılı şekilde...

                      UYAP Entegrasyonu