Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu hususlar belediye başkanlığından ve su ve elektrik idarelerinden ve diğer ilgili merciilerden sorulup alınacak cevap yazılarına göre taşınmazın değerlendirme tarihinde (tapu iptali ve tescil davalarının kesinleştiği tarihte) arsa niteliğinde olup olmadığı saptanmalıdır....

    Kadastro Mahkemesince yapılan araştırma, inceleme, keşif ve keşifte dinlenen yerel bilirkişi beyanı ve keşif günkü bulgulara dayalı olarak ziraat uzmanı bilirkişi tarafından düzenlenen raporla, çekişmeli parselin davacılar tarafından kaysı ağaçları ve diğer bir kısım meyve ağaçları dikilerek bahçe haline getirildiği, %5 eğimli kadim tarım alanı olduğu, davacılar yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluştuğunun belirlendiği gerekçesiyle, davanın kabulüne, çekişmeli 162 ada 72 sayılı parselin Hazine adına olan tesbitinin iptaline ve bahçe niteliğiyle davacılar adına tapuya tesciline ilişkin 19.11.1991 gün ve 1990/106-302 sayılı kararı, Hazine temyizi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 26.09.1994 gün ve 1992/3956-8347 sayılı kararı ile onandıktan sonra kesinleşmiş ve davacılar adına tapuya kayıt edilmiştir. Davacı ... tarafından davalı sıfatıyla ... ve ... alayhine 16.09.1997 tarihinde açtığı tapu iptal tescil davasının kabulüne ve parselin bilirkişi ......

      Saçak tarafından düzenlenen 27.12.2005 tarihli rapor ve krokide (B) ile gösterilen 1540 m2 bölümünün tapu kaydının iptaline ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, davalının bu bölüme ilişkin el atmasının önlenmesine, taşınmazda muhtesat bulunmadığından kal istemi konusunda karar vermeye yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı ... ve davalı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptal, tescile, el atmanın önlenmesine ve kal’e ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1946 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır....

        Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve davalı tapu kayıt maliki ...'ın dosya kapsamından TMK'nın 1023. maddesi gereğince iyi niyetli olduğunun anlaşılmasına göre tapu iptali ve tescil talebine yönelik sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; davacı ... dava dilekçesinde, çekişmeli taşınmazların müşterek muris Hacı Mehmet Aykanat'tan intikal ettiği, mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği ve muvazaa iddialarına dayanarak tespit malikleri ve tapu kayıt maliki aleyhine terditli olarak tapu iptal ve tescil, bu istemin kabul edilmemesi halinde ise bedele yönelik dava açmış olup; mahkemece davacının tapu iptali ve tescil talebi yönünden karar verilmesine rağmen bedele yönelik talebi yönünden olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir....

          Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra Ümraniye ... 253 parselin tamamı ile 254 parselin 115 m2 yüzölçümlü bölümünün tapu kaydının iptal edilerek 2/B şerhi ile Hazine adına tapuya tesciline, 253 parselin 335m2 yüzölçümlü kesimi hakkında daha önce verilen karar kesinleştiğinden bu yer hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacılardan Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, şerhin silinmesi ve tapu iptali tescil niteliğindedir. Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 09/12/2009 gününde oybirliği ile karar verildi....

            nın 1024. (932.) maddesi gereğince yolsuz tescil niteliğinde olduğu" Anayasanın 169 ve 170. maddelerindeki 2924 Sayılı Yasada ve 3402 Sayılı Yasanın 16/D maddesinde özel olarak düzenlenen Devlet Ormanları ve nitelik kaybı nedeniyle orman rejimi dışına çıkartılan yerler özel yasalarına tabi olduğu, H.G.K'nun 24.03.1999 gün 1999/1-170-167 ve 21.02.1990 gün 1989/1-700-101 kararlarında belirtildiği gibi, aslında özel mülkiyete konu olmayan taşınmazlar her nasılsa tapuya tescil edilmiş olsa bile, bu durum taşınmazın niteliğini değiştirmeyeceğinden tescil işlemi yok hükmünde olacağı, bu tür taşınmazlar hakkında M.Y.'...

              Hemen belirtilmelidir ki; mirasbırakanın çekişmeli taşınmazları mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak temlik ettiği ancak tapu iptal ve tescil istekli davaların kayıt malikine karşı açılması gerektiği saptanmak suretiyle tapu iptal ve tescil istemi yönünden davanın reddine karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davacı vekilinin, bu yönlere değinen temyiz itirazları yerinde olmadığından reddine. Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; Ne var ki, mahkemece terditli olarak açılan davada tenkis istemi yönünden gerekli araştırma ve inceleme yapılmadan karar verilmiştir. Bilindiği üzere; tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (tebberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil ... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Kocaali Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 21.09.2010 gün ve 90/150 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, kadastro çalışmaları sırasında dava konusu 129 ada 1 parsel sayılı taşınmazın davalı Köy Tüzel Kişiliği adına tespit ve tescil edildiğini, bu işlemin yanlış olduğunu, dava konusu yerin müvekkilinin zilyetliği altında bulunduğunu açıklayarak davalı adına olan tapu kaydının iptali ile vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı Köy Tüzel Kişiliği temsilcisi, nizalı yerin öncesinden köy boşluğu olduğunu ve kadastro tespitinin doğru yapıldığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil KARAR Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil davasının konusunu oluşturan 159 ada 9 parsel tarafların miras bırakanı olduğu belirlenen ... adına tapuda kayıtlı bulunmaktadır. Dosya arasında bulunan kayıt maliki ...’ya ait mirasçılık belgesine göre; ...’nın 03.07.1983 tarihinde ölmekle geriye davacıları , davalıları ve dava dışı olan eşi ...’yı bıraktığı anlaşılmaktadır. Ne var ki, dosya arasında dava dışı mirasçı olduğu belirlenen ...’ya ait nüfus kaydı bulunmamaktadır....

                    KARŞI OY YAZISI Davacı vekili, 19/10/2007 tarihli dilekçesinde, vekil eden ve miras bırakanları adına kayıtlı iskanen oluşan Aralık 1952 tarih ve 14 numaralı tapu kaydının yörede 1973 yılında yapılan tapulama sırasında tescil harici bırakıldığı daha sonra 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro sırasında ise 13 ada 3386 parsel numaralı Hazine adına tespit edilen taşınmaz içinde bırakıldığı, 1995 yılında yapılan imar uygulamasında ise 277 ada 1 ve 278 ada 1 sayılı parseller ile bu parsel arasındaki imar yolu olduğu, bu parsellere yönelik iskan tapusuna dayalı olarak açtıkları tapu iptali ve tescil davasının Kayseri Asliye Hukuk Mahkemesinin 08/02/2007 gün ve 2006/345 E. - 46 K. sayılı ilâmıyla reddedildiği ve Yargıtay denetiminden geçerek 13/07/2007 tarihinde kesinleştiği bu şekilde vekil edenin iskan tapunun kapsadığı yerin adına tescil ettirme imkanının kalmadığı, zararın Hazinenin hatalı işlemlerinden kaynaklandığı iddiasıyla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere...

                      UYAP Entegrasyonu