Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece tapu iptal ve tescil davası ile tasarrufun iptali dava dosyasını tefrik ederek öncelikle tapu iptal ve tescil davasının sonucunu beklemesi, tapu iptal ve tescil davasının sonucuna göre de tasarrufun iptali davasının değerlendirilmesi gerekirken yargılama usulleri farklı olan tapu iptal ve tescil davası ile tasarrufun iptali davasının beraberce görülerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 2-Bozma neden ve şekline göre tüm davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün resen BOZULMASINA; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, duruşmada vekille temsil olunmayan davalılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 17/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    köyü 159 ada 4 sayılı parsel, (D) işaretli 3424 m2 bölümün 159 ada 3, ( C ) işaretli 2476 m2 bölümün 159 ada 2, (B) işaretli 2368 m2 bölümün kıyı kenar çizgisi, (A ) işaretli 431 m2 bölümün orman alanında kaldığının belirlendiği, park ve yol olarak ayrılan yerlerde 3194 sayılı Yasanın 11. maddesi gereğince dava hakkı bulunmadığı, orman olarak tescil edilmiş yerlerde dava açmakta yararı bulunmadığı, imar uygulamasıyla tapuya tescil edilen bölümler yönünden imar uygulaması ve parselasyon iptal edilmeden, bu işlem sonunda oluşan tapu kayıtlarının iptal edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine ilişkin verilen karar davacı Hazine tarafından temyiz edilmekle Dairece 13.09.2011 gün ve 2011/9614-9687 sayılı karar ile “Fen bilirkişi ... tarafından düzenlenen 29.05.2009 havale tarihli krokide (B) ile gösterilen 2917 m2 bölümünün baraj gölü en son ulaşılacak su seviyesi kotunun altında, başka deyişle baraj gölü içinde yer aldığı, bu bölümün tapuya tescil edilmeyeceği, çekişmeli taşınmazın aynı...

      Mahallesi (Köyü) 25563 ada 1 parsel sayılı taşınmazın imar uygulamasında geldiği ve fiili olarak içinde bulunduğu 91 ve 92 sayılı parsellerin, arazi kadastrosunda tapu kaydına dayanılarak ... ve ... ... adlarına tesbit edildiği, kadastro tesbitlerinin itirazsız kesinleşerek bu kişiler adlarına tescil edildiği, Hazinenin tapu iptal tescil davası açtığı, 91 parsel için açılan davanın ... Asliye 5. Hukuk Mahkemesinin 15.05.1997 ... ve 1995/1189-396, 92 parsel için açılan davanın aynı mahkemenin 15.05.1997 ... ve 1995/1190-397 sayılı kararıyla red edildiği, kararların Yargıtay denetiminden de geçtikten sonra kesinleştiği, 2981 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan imar uygulaması ve parselasyonda çekişmeli imar parselinin davalılar ... ve ... ... adlarına tescil edildiği, daha sonra intikal ve satışlar ile davalılar murisi ... Demiray’a geçtiği, ... Asliye 5. Hukuk Mahkemesinin yukarıda sözü edilen kararlarının H.Y.U.Y.'...

        Buna yönelik şikayetler de kamu düzenine ilişkin olup, süresiz şikayete konu edilebilir. İlamın esasına ilişkin hüküm kesinleşmeden, vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin hüküm bölümü de infaz ve icra takibine konu edilemez. Takibe dayanak ilamın incelenmesinde davanın hile nedenine dayalı tapu iptal tescil, olmadığı takdirde tazminat istemi ile açılan dava olduğu, yapılan yargılama sonucu tapu iptal tescil talebinin reddine, tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verildiği görülmektedir. Takibe başlandığı tarih itibari ile ve halen kararın kesinleşmediği tartışmasızdır. Hile nedenine dayalı tapu iptal tescil talebi olmadığı takdirde bedel istemi ile açılan davada uyuşmazlığın özünde mülkiyet ihtilafı bulunduğundan ilamın icrası için HMK 350/2 ve 367/2 maddeleri gereğince kesinleşmesi gerekir. Ancak somut durumda dayanak ilama ilişkin yargılamada Urla Asliye Hukuk Mahkemesince verilen kararın Yargıtay 1....

        Hemen belirtilmelidir ki; tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenilirliği), bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır. O halde; sicil kayıtlarının dayanağı olan idari işlem idari yargı yerinde iptal edilmediği sürece kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptal ve tescil davasının dinlenemeyeceği; ancak, imar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanıksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır....

          Bu durumda mahkemece, davalı arsa sahiplerinin tapu iptal ve tescil istemini kabul ettikleri, bu hususta ısrarcı oldukları, arsa sahiplerinden birinin hissesi üzerindeki haczin, hissesi üzerinde haciz bulunmayan diğer arsa sahiplerinin tapu iptal ve tescil edimini imkânsız hale getirmeyeceği, bu nedenle arsa sahiplerinden birinin hissesi üzerinde haciz bulunmasının, davacıya, diğer davalılara yönelik olarak ilk talebi olan tapu iptal ve tescil talebinden vazgeçerek dairelerin bedelininin tazminini isteme hakkını vermeyeceği gözetilerek, hissesi üzerinde haciz şerhi bulunan davalı arsa sahibi ... yönünden daire bedellerinin tazmini isteminin kabulüne; diğer davalılar yönünden ise kabulleri gibi, tapu kaydının iptali ile tescile karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....

            Maddesindeki "... diğer özel yasalar ile belirlenen veya belirlenecek olan yerlerde, bu (imar) yasanın özel yasalara aykırı olmayan hükümleri uygulanır" hükmü ve 2981 Sayılı Yasanın 3290 sayılı Yasa ile değişik Geçici 2. Maddesinin (e) bendi hükmünü iptal eden Anayasa Mahkemesinin 27.09.1995 gün ve 1995/13-51 Sayılı kararı ve H.G.K.'nun 07.12.1997 gün ve 1997/1-655-1003 Sayılı kararı ile kabul edilen "... kamu malı niteliğini kazanan bir taşınmazın imar uygulamasına tabi tutularak özel mülkiyete dönüştürmeye idari mercilerin yetkileri yoktur. Başka bir anlatımla, idari mercilerin yasadan kaynaklanan bir yetkileri bulunmayan konularda aldıkları kararlar yok hükmünde olup, buna dayanan tescil de M.Y.'...

              Beyanlar hanesine verilen zilyetlik şerhine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verilmesine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. 2. Tapu iptal ve tescile yönelik temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece, tapu iptal ve tescil talebi yönünden işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 15.02.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptal tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın feragat sebebiyle reddine dair verilen 21.12.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece davanın feragat sebebiyle reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalı Hazine vekili temyiz etmiştir....

                  -TL'nin tapu iptal kararının kesinleştiği tarihten yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmişler, mahkemece zararın doğduğu tarih olan tapu iptal kararının kesinleştiği tarihteki değere hükmedilmesine ve davacıların dava ve ıslah dilekçesi ile açıkça tapu iptal kararının kesinleştiği tarihten faiz istemelerine rağmen dava tarihinden işleyecek faize hükmedilmesi doğru değil ise de; bu husus yeniden araştırma ve inceleme yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzelterek onanmasına karar verilmiştir. Bu nedenle hükmün 1. bendinde yazan; “dava tarihinden” kelimelerininin çıkarılarak yerine “tapu iptal kararının kesinleştiği tarih olan 05/04/2012 tarihinden” kelimelerinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile onanmasına karar vermek gerekmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu