Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE: Dava, 2004 sayılı İİK'nın 72. maddesine göre açılmış menfi tespit istemine ilişkindir. 15/03/2018 tarih ve 30361 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 28/02/2018 tarihli ve 7101 sayılı Kanun’un 46.maddesiyle 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’na eklenen Geçici 14.maddesinin 2.fıkrası hükmü uyarınca iflas ve konkordato konusunda uzman asliye ticaret mahkemelerinin belirlenmesi amacıyla Hakimler ve Savcılar Kurulu’nca çıkarılan 05/04/2018 tarihli ve 30382 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 538 sayılı Karar’da üç veya daha az asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 1 numaralı, üçten fazla asliye ticaret mahkemesinin bulunduğu yerlerde ise 1, 2 ve 3 numaralı asliye ticaret mahkemeleri ihtisas mahkemesi olarak belirlenmiştir. Anılan Karara göre; "... 1) İflâs yoluyla adi takipten doğan; a) İflâs davası (İcra ve İflâs Kanunu 156. Madde), b) İtirazın kaldırılması ve iflâs davası (İcra ve İflâs Kanunu 156....

    İlk derece mahkemesince; "..Dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit istemine ilişkindir. İş bu menfi tespit davasının davacı aleyhine yapılan icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olduğu bu kapsamda, İİK 72/3:"İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez." hükmü gereğince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş olup, hacizlerin fekki işleminin de icra işlemi olduğu gözetilerek reddine," karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı, davacı yanca istinaf yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme gerekçesinin yasaya aykırı olduğunu, İcra İflas Kanunu'nun 72/3 maddesinin belirtilen kısımdan ibaret olmadığını, tam halinin; "İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....

      E. sayılı icra dosyasında İİK.’nun 89/1 ve 89/2 maddelerine göre gönderilen haciz ihbarnamelerinin müvekkili şirkete usulsüz olarak tebliğ edildiğini, akabinde 3. haciz ihbarnamesinin müvekkili şirkete 06/04/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, huzurdaki davanın müvekkili şirketin .... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasında İİK.’nun 89/3 maddesi gereğince dosya borçlularına herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitine yönelik olarak açılmış menfi tespit davası olduğunu belirtmiştir. 2004 sayılı İİK.'...

        İcra Dairesi'nin ... takip sayılı dosyası ile infazı için icra takibi başlatıldıktan sonra, dosyadaki teminat mektubunun nakde çevrilmesinin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına ilişkindir. 2004 Sayılı İİK'nın 72. maddesinin 1. ve 2. fıkrası ile 3. fıkrasının ilk cümlesi; "Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında, ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 16/10/2020 NUMARASI: 2019/507 (E) 2020/719 (K) DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit KARAR TARİHİ: 02/02/2021 Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Davacı vekili dava dilekçesinde, 2004 sayıl İcra İflas Kanununun 89'uncu maddesi uyarınca davacı aleyhine açılan Bakırköy 8'inci Asliye Ticaret Mahkemesini 2016/1055 (E) sayılı davasının süre yönünden reddine karar verildiğini belirterek, bu kez müvekkili davacının borçlu davalı ... AŞ'ye karşı menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunduğunu ileri sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiş, ilk derece mahkemesince, "davanın aktif husumet nedeniyle usulden reddine" karar verilmiştir....

            Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 89/3. maddesi kapsamında borçlu olunmadığının tespitine yönelik menfi tespit davasıdır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde sayılan davalar ve bazı özel kanunlarda belirlenmiş olan davalar (Kooperatifler Kanununun 99.; İcra ve İflas Kanununun 154.; Finansal Kiralama Kanununun 31.; Ticari İşletme Rehni Kanununun 22. maddesi) (mutlak ticari davalar), her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan işlerden kaynaklanan davalar (nispi ticari davalar) ile yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalar (üçüncü grup ticari davalar) ticari dava olarak kabul edilmektedir ve bu davalarda Asliye Ticaret Mahkemeleri görevlidir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun Alacaklar ve üçüncü şahıs elinde haczedilen mallar hakkında başlıklı 89/3. maddesi "......

              İİK'nın 89. maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davasında 2004 Sayılı İİK'nın 72. maddesi uyarınca tedbir kararı verilemeyeceği, olayda 2004 Sayılı İİK'nın 72/2. maddesinin uygulanması veya kıyasen koşullarının uygulanması söz onusu olup olmadığı hususlarının tartışılması gerektiği, dava açıldıktan sonra İcra Mahkemesi tarafından tedbir kararı zaten verildiğinden huzurdaki davada tedbir kararı verilmesinde de davacının hukuki yararı kalmamıştır....

                Her ne kadar davacı taraf işbu davanın menfi tespit davası olduğunu 15 günlük hak düşürücü süreye tabi olmadığını ileri sürmüş ise de; İİK 72 maddesine göre açılan davalar; takip borçlusu tarafından takip alacaklısına karşı açılabilecek bir dava türü olup, işbu davada ise; davacının 3. Kişi konumunda olduğu, bu sebeple İİK 89 maddesi gereği üçüncü kişi konumunda olan davacının İİK 72 maddesinde belirtilen menfi tespit davasına taraf olamayacakları sabit olduğunundan davacı tarafın bu yöndeki beyanlara mahkemece itibar edilmemesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Ayrıca davacı taraf dava dilekçesinin içeriğinden haciz ihbarnamelerinin usulsüz olduğunu ileri sürmüş ise de; usulsüz tebligata ilişkin itirazların İcra Hukuk Mahkemesi tarafından incelenebileceği, kaldı ki davacı tarafça açılan Adana 7. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/20 E. 2021/40 K. Sayılı kararında; özetle; davacının 1....

                İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, davacının ise borcunun olmadığının tespiti ile ve davanın .... Asliye Hukuk Mahkemesinin ... sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen dosya birleştirme talepli açıldığından davalı tarafından dosyaya sunulan bir cevap dilekçesi yoktur. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; İİK.’nın 89/III maddesine istinaden gönderilen haciz ihbarnamesi nedeniyle ihbarnameye muhatap olan üçüncü kişi tarafından açılan menfi tespit davasıdır. ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 2021/... esas 2021/... karar sayılı 02/03/2021tarihli ilamı; "... Dava, "2004 sayılı İİK.'nın 89/3 Maddesine Dayanan Menfi Tespit" talebine ilişkindir. .... Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından, davanın mutlak ticari dava olmadığı talep yönünden Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. .......

                  Maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davasıdır. Yargıtay ... Hukuk Dairesinin ... tarih ... Esas ... Karar, ... tarih ... Esas ... Karar sayılı ilamlarında; İİK 89. Maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkemenin genel mahkemeler olduğu açıkça belirtilmiştir. Antalya B.A.M. 5. HD. 2018/1134 E. 2018/1214 K. sayılı emsal kararında: "İcra İflas kanunun 89. Maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir. (Bu yönde Yargıtay ... Hukuk Dairesinin ... Tarih ... Esas, ...K.sayılı kararı) Bu nedenle asliye hukuk mahkemesince görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğu bahisle görevsizlik kararı verilmesinin doğru olmadığından Antalya ... Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına yargı yeri olarak Antalya ... Asliye Hukuk Mahkemesi, olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiş aşağıda hüküm tesis olunmuştur." denilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu