Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Haciz ihbarnamesine itiraz etmesinin mümkün olmadığından icra dosyasından 3.haciz ihbarnamesi gönderildiğini, bu nedenlerle müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile Antalya Genel İcra Dairesinin 2020/143527 Esas sayılı icra takibinin iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, İcra İflas Kanunun 89. Maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davasıdır. Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 12/04/2016 tarih 2016/3568 Esas 2016/6425 Karar, 17/12/2015 tarih 2015/7065 Esas 2015/1716262 Karar sayılı ilamlarında; İİK 89. Maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkemenin genel mahkemeler olduğu açıkça belirtilmiştir. Antalya B.A.M. 5. HD. 2018/1134 E. 2018/1214 K. sayılı emsal kararında: "İcra İflas kanunun 89. Maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir....

    Doktrinde, 01/10/2011 tarihinden sonra 2004 sayılı İİK m. 89 hükmü uyarınca üçüncü kişi tarafından açılan menfî tespit davaları için görevli mahkemenin, 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olduğu ifade edilmiştir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukuku El Kitabı, 2. Bası, Ankara: Adalet Yayınevi, 2013, s. 476). 2004 sayılı İİK'nın m. 89/3 hükmü açılan menfi tespit davasında maddenin yer aldığı 2004 sayılı İİK'da görev yönünden özel bir düzenlemeye yer verilmemiştir....

      Doktrinde, 01/10/2011 tarihinden sonra 2004 sayılı İİK m. 89 hükmü uyarınca üçüncü kişi tarafından açılan menfî tespit davaları için görevli mahkemenin, 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olduğu ifade edilmiştir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukuku El Kitabı, 2. Bası, Ankara: Adalet Yayınevi, 2013, s. 476). 2004 sayılı İİK'nın m. 89/3 hükmü açılan menfi tespit davasında maddenin yer aldığı 2004 sayılı İİK'da görev yönünden özel bir düzenlemeye yer verilmemiştir....

        Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit DAVA TARİHİ:06/06/2022 KARAR TARİHİ:22/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan "3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit" davasında dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin .... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasından gönderilen 1. (birinci), 2. (ikinci) ve 3. (üçüncü) haciz ihbarnamesi ile icra dosyasına borçlu olarak eklendiğini, icra takip dosyasından müvekkiline gönderilen 3. (üçüncü) haciz ihbarnamesinin Tebligat Kanunu'nun 21/2 maddesi gereğince 08/04/2022 tarihinde muhtara tebliğ edildiğini, müvekkilinin kendisine gönderilen tebligattan haberdar olmadığını, ancak 20/05/2022 tarihinde banka hesaplarına bloke konulması üzerine söz konusu dosyaya borçlu olarak eklendiğini öğrendiğini, İİK.'nun 89. maddesi hükmüne göre müvekkiline gönderilen 3....

          E sayılı dosyasındaki alacaklı konumunda olan ... tarafından kendisine İİK.89 maddesi kapsamında 1,2,3 nolu haciz ihbarnameleri haksız, usulsüz gönderilen ve takip borçlusu ... Ltd Şti'ye karşı da herhangi bir borcu olmaması nedeniyle iş bu borçlu olmadığının tespiti içerikli menfi tespit davası açan davacı konumunda olduğunu, takip borçlusu ... Ltd. Şti.'nin ise İİK 89/3 kapsamında açılan iş bu menfi tespit davasında doğrudan taraf konumunda olmadığını, ama İİK.72 kapsamında takip borçlusu aleyhinde menfi tespit davası açılmasının önünde herhangi bir engel bulunmadığını, Konya .İcra Müdürlüğünün ......

            Karar sayılı ilamında; "Maddi vakaları anlatmak taraflara, hukuki nitelendirme ise hakime aittir. Davacı her ne kadar İİK 72. maddesi kapsamında menfi tespit davası açtığını belirtmiş ise de davalılar arasında doğan hukuki ilişkiye nazaran 3. kişi sıfatını taşımaktadır. Nitekim taraflar arasında görülmekte olan Elazığ . Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ... E. ... K. sayılı dosyası üzerinden İİK 89. maddesi kapsamında açılan dava kapatılan Yargıtay . Hukuk Dairesi'nin 08.12.2015 gün ve ... E. ... K. sayılı ilamı ile onanmıştır. Bu durumda mahkemece onanan bu dosyanın konusu da nazara alınarak her iki talebin de İİK 89. maddesi kapsamında açılmış menfi tespit davası olduğu kabul edilerek derdestlik itirazı nedeniyle dava şartı yokluğundan ret kararı verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir." denilmiştir. 5.T.C. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 26/04/2022 Tarih ve ... Esas-......

              Ödemenin mutlak suretle takibin kesinleşmesinden sonra bir başka deyişle borçlunun ödeme emrine itiraz etmemesi veya itiraz edip de itirazının icra hakimliğince kesin olarak kaldırılmış olması durumunda yapılmış olması gerekir. İİK 72. madde düzenlemesinin maddi anlamda takip borçlularını kapsadığı, davacının maddi hukuk bakımından takip borçlusu sıfatına sahip olmadığı, davanın 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanununun 72/7 maddesine göre açılmış bir istirdat davası olamayacağı, zira ortada davacı aleyhine başlatılan bir icra takibi olmadığı, davacının İİK 72/7'e göre dava açma hakkı bulunmadığı, İİK 72/7'inci maddesinde tanımlanan istirdat davasının bu nedenle şartlarının oluşmadığı görülmektedir. İİK 72. maddenin takipteki tüm şahıslar yönünden düzenlendiğinin kabul edilmesi halinde, 3....

                İlk Derece Mahkemesi'nce icra takibinde sonra açılan menfi tespit davasında İİK 72/2 maddesinin amir hükmü gereğince takibin durdurulması talebinin reddi kararı yerinde ise de; davacı yan talebini İİK 72/3 maddesi kapsamında icra kasasına girecek paranın alacaklıya ödenmesinin durdurulması yönünde terditli olarak ileri sürmüş olup; İİK m.72/3 uyarınca, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarının tedbir yoluyla takibin durdurulamayacağı ancak borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın %15'inden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir. Somut olay ve anılan kanun maddeleri birlikte değerlendirildiğinde ilk derece mahkemesince Küçükçekmece 4. İcra Müdürlüğünün 2020/7282 Esas sayılı takip dosyasında ancak % 15 teminat karşılığında İİK m.72/3 maddesinin yasal şartları somut olaya oluşmasına rağmen talebin reddine karar verilmesi isabetli görülmemiştir....

                Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; takip dosyasında müvekkili şirkete tebliğ edilen 3'üncü haciz ihbarnamesi üzerine davanın açıldığını, üçüncü kişi olan müvekkilinin süresi içinde huzurdaki menfi tespit davası açtığını, bu nedenle müvekkili şirketin aktif husumet ehliyeti olmadığından bahisle davanın reddi yönünden karar verilmesinin hukuka ve husumete aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355'inci maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, 2004 sayılı İİK'nin 89/4'üncü maddesi uyarınca açılan menfi tespit istemine ilişkindir....

                Bilindiği üzere gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'(İİK)nun “Menfi tespit ve istirdat davaları” başlıklı 72. maddesi:“Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.” düzenlemesini içermektedir. Anılan maddeden anlaşıldığı üzere borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir ve takip konusu alacağın borçlusu olmadığının tespiti isteyebilir. Borçlu, belirtilen şekilde takipten önce veya sonra alacaklıya karşı bir menfi tespit davası açar ve bu davayı kazanırsa, hakkındaki icra takibi iptal edilir ve borcu ödemekten kurtulur....

                UYAP Entegrasyonu