olarak hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 3-Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "03/12/2014" yerine "2015" olarak yazılması, Bozmayı gerektirmiş ve sanık müdafiilerinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine,03/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
G E R E K Ç E Uyuşmazlık, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin açılan dava sebebiyle yargılama sırasında istenen geçici hukuki koruma tedbiri talebinin reddine karar verilmesinden kaynaklanmaktadır. Bilindiği üzere uyuşmazlık bir miktar para alacağına ilişkin ise 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati haciz; uyuşmazlığın dava konusu hakkında olması halinde 6100 Sayılı HMK'nun 389. vd maddeleri gereğince ihtiyati tedbire ilişkin geçici hukuki koruma kararı verilmesi istenebileceği açıktır. İstem, tazminata (para alacağı) yöneliktir. Dava konusu istek tazminata (para alacağına) ilişkin olduğundan geçici koruma talebinin ihtiyati haciz olduğu kabul edilmelidir. 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati hacize karar verebilmek için bir alacağın varlığı ve bu alacağın muaccel olup olmadığı önem taşımaktadır....
Ceza Dairesinin, dosya üzerinden yaptığı inceleme sonucu verdiği 02/07/2018 tarih, 2018/818 Esas- 2018/894 Karar sayılı kararında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin, sübuta, suç vasfına, sanık hakkında meşru müdafaa hükümlerinin, aksi kanaat halinde TCK 27. maddesinin uygulanması gerektiğine, katılan vekilinin ise; sanık hakkında takdiri indirim hükmünün uygulanmaması gerektiğine ilişkin ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle, 5271 sayılı CMK’nin 302/1. maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak, TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ ile HÜKMÜN ONANMASINA, hükmolunan ceza miktarı ve tutuklulukta geçen süre göz önüne alındığında sanık müdafiinin tahliye talebinin REDDİNE, Dosyanın, 28.02.2019 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 304/1. maddesi gereğince “ İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1....
İhtiyati haciz niteliğinde ihtiyati tedbir talep edilen davanın ilk açıldığı aşamada zararın miktarının kesin olarak belirlenmesini beklemek hakkaniyetle bağdaşmayacaktır. 2004 sayılı İcra İflas Kanununun (İİK) 257 nci maddesi; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” hükmünü içermektedir....
İhtiyati haciz niteliğinde ihtiyati tedbir talep edilen davanın ilk açıldığı aşamada zararın miktarının kesin olarak belirlenmesini beklemek hakkaniyetle bağdaşmayacaktır. 2004 sayılı İcra İflas Kanununun (İİK) 257 nci maddesi; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” hükmünü içermektedir.Bu açıklamalar ışığında dosyanın incelenmesinde; dosyada bulunan kolluk tarafından düzenlenen Ölümlü/Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağı ile Küçükçekmece 13 üncü Asliye Ceza Mahkemesinin 22/12/2021 gün ve 2021/732 (E) - 2021/894 (K) sayılı gerekçeli kararı, Adli Tıp Kurumu Küçükçekmece Adli Tıp Şube Müdürlüğü tarafından davacının yaralanması nedeniyle düzenlenen 28/07/2021 gün ve 2021/5145 sayılı raporun manevi tazminat istemi bakımından, alacağın varlığına ve muaccel olduğuna ilişkin kanı oluşturacak nitelik taşıdığı ve bu...
Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Yargıtayca temyiz incelemesi yapılabilmesi için, 1) 894 parselin oluşumuna esas Sakarya Tapulama Mahkemesi’nin 18/11/1980 tarih 1977/412 E ve 1980/467 K. numaralı dava dosyasının getirtilerek bu dosya içine konulması, 2) 3402 sayılı Kadastro Yasası’na eklenen Ek 4. maddesi gereğince, yapılan çalışmalarda dava konusu 727, 731 ve 894 sayılı parsellerin tüm çevresinin geometrik durumlarını gösteren haritaların ozalit kopya örneklerinin kadastro müdürlüğünden getirtilmesi, Ayrıca, dava dosyasının da 6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi göndermesiyle H.Y.U.Y.’nın 433/3. maddesi ve Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Yönetmeliğine uygun olarak tarih ve işlem sırasına göre düzenlenip, dizi pusulasına bağlandıktan sonra gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Değinilen eksikliklerin giderilmesi için, dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesine 31/01/2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
G E R E K Ç E: Uyuşmazlık, yaralamalı trafik kazası nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkin dava ile birlikte istenen ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinden kaynaklanmaktadır. 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesi gereğince re'sen gözetilecekler dışında istinaf dilekçesinde gösterilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan incelemede; Bilindiği üzere uyuşmazlık bir miktar para alacağına ilişkin ise 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati haciz; uyuşmazlığın dava konusu hakkında olması halinde 6100 Sayılı HMK'nun 389. vd maddeleri gereğince ihtiyati tedbire ilişkin geçici hukuki koruma kararı verilmesi istenebileceği açıktır....
Maddesi (1-f) bendi ve 2004 Sayılı İİK'nun 265/Son fıkrası gereğince KESİN olarak oy birliği ile karar verildi....
Doktrinde, 01/10/2011 tarihinden sonra 2004 sayılı İİK m. 89 hükmü uyarınca üçüncü kişi tarafından açılan menfî tespit davaları için görevli mahkemenin, 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olduğu ifade edilmiştir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukuku El Kitabı, 2. Bası, Ankara: Adalet Yayınevi, 2013, s. 476). 2004 sayılı İİK'nın m. 89/3 hükmü açılan menfi tespit davasında maddenin yer aldığı 2004 sayılı İİK'da görev yönünden özel bir düzenlemeye yer verilmemiştir....
G E R E K Ç E: Uyuşmazlık; yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan haksız eylem iddiasına dayanan manevi tazminat davasında dava ile birlikte istenilen ihtiyati haciz isteğinin kabulü kararına karşı, yapılan itirazın reddedilmesinden kaynaklanmaktadır. Bilindiği üzere, uyuşmazlık bir miktar para alacağına ilişkin ise 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati haciz; uyuşmazlığın dava konusu hakkında olması halinde 6100 Sayılı HMK'nun 389. vd maddeleri gereğince ihtiyati tedbire ilişkin geçici hukuki koruma kararı verilmesi istenebileceği açıktır. Eldeki davada istem, haksız fiilden kaynaklanan tazminata (para alacağı) yönelik olduğuna göre davacı vekili tarafından ihtiyati haciz istenilmesinde ve ilk derece mahkemesince bu yönde karar verilmesinde kural olarak hukuka aykırılık bulunmamaktadır. 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati hacize karar verebilmek için alacağın muaccel olup olmadığı önem taşımaktadır....