Anayasa Mahkemesinin iptal gerekçesinde de kamu mallarında 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanmayacağının belirtildiği, bu itibarla; mahkemece, açıklanan hususlar gözetilerek yargılamaya devamla işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesinin usûl ve kanuna aykırı olduğu...] gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tarla niteliğindeki tapu kaydının iptaline, orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline, elatmanın önlenmesi talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, dava; kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptali, tescil ve elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Kaş Asliye Hukuk ve Kaş Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava tapuya dayalı on yıllık süre içinde açılan orman tahdidinin iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacılar, 4753 Sayılı Yasaya dayalı tapulu arazilerinin bir bölümünün arazi kadastrosu çalışmaları sırasında adlarına tespit gördüğünü, bu tespite itirazlarının bulunmadığını, diğer bölümünün ise orman tahdit sınırları içinde bırakıldığını belirterek, orman tahdit sınırları içinde kalan bölümle ilgili olarak orman tahdidinin iptali ile adlarına tescilini istemiştir. Dava, arazi kadastrosu sırasında davacılar adına tespit gören 163 ada, 110 ve 193 nolu parsellere yönelik değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Kaş Asliye Hukuk ve Kaş Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava tapuya dayalı on yıllık süre içinde açılan orman tahdidinin iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacılar, 4753 Sayılı Yasaya dayalı tapulu arazilerinin bir bölümünün arazi kadastrosu çalışmaları sırasında adlarına tespit gördüğünü, bu tespite itirazlarının bulunmadığını, diğer bölümünün ise orman tahdit sınırları içinde bırakıldığını belirterek, orman tahdit sınırları içinde kalan bölümle ilgili olarak orman tahdidinin iptali ile adlarına tescilini istemiştir. Dava, arazi kadastrosu sırasında davacılar adına tespit gören 163 ada, 113 ve 135 nolu parsellere yönelik değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Kaş Asliye Hukuk ve Kaş Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava tapuya dayalı on yıllık hakdüşürcü süre içinde açılan orman tahdidinin iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacılar, 4753 Sayılı Yasaya dayalı tapulu arazilerinin bir bölümünün arazi kadastrosu çalışmaları sırasında adlarına tespit gördüğünü, bu tespite itirazlarının bulunmadığını, diğer bölümünün ise orman tahdit sınırları içinde bırakıldığını belirterek, orman tahdit sınırları içinde kalan bölümle ilgili olarak orman tahdidinin iptali ile adlarına tescilini istemişlerdir. Dava, arazi kadastrosu sırasında davacıların murisi adına tespit gören 163 ada, 133 nolu parsele yönelik değildir....
Dava, 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesine göre 10 yıllık süre içinde açılan tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, 29/09/2008 - 30/10/2008 tarihleri arasında ilân edilmiş ve 01/11/2008 tarihinde kesinleşmiş, çekişmeli taşınmazlar orman sınırları içinde bırakılmıştır. Her ne kadar mahkemece dava, 3402 sayılı Kanunun 12. maddesi gereğince 10 yıllık süre içinde açılan tapu iptali ve tescil davası olarak kabul edilmiş ve davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yörede yapılan orman tahdidinin 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi gereğince yapıldığı ve 29/09/2008 - 30/10/2008 tarihleri arasında kısmî ilâna çıkartılarak 01/11/2008 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır....
un davasının kabulü ile 227 ada 45 parseli içine alan orman kadastrosunun iptali ile tahdidin bu parselin dışından geçirilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ve karşı davalı ... ile davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman sınırları içinde kalan taşınmazın tapusunun iptali ve tescil ve karşı dava da 10 yıllık yasal süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz davası niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede dava tarihinden önce 22/10/1993 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Mahkemece, davacı ...'un davasının kabulü ile 227 ada 45 numaralı parsel hakkındaki orman kadastrosunun iptaline ve Orman Yönetiminin tapu iptali davasının reddine karar verilmişse de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hükme yeterli değildir. Davacı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki orman tahdidine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine Kadastro Mahkemesinde açılan davada, ... Köyünde 79 nolu orman tahdit komisyonunca yapılan orman kadastrosunda orman sınırları içine alınan 162 sayılı parselin orman sınırı içine alınmasının yanlış olduğu iddiası ile orman tahdidine itiraz davası açılmış, mahkemece davanın altı aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra açılması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu kaydına dayanılarak açılan orman tahdidine itiraz davasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT -KARAR- Tapu kaydının iptali ve tescili ile 10 yıllık süre içinde açılan orman tahdidinin iptali istekli olarak açılan dava sonunda tapu kaydının iptali ile orman olarak Hazine adına tescil edilmesine karar verilmiş ve bu karar nedeniyle Yargıtay 20.H.D.'nin onamasından geçerek kesinleşmiştir. Bu durumda, dava T.M.K. 'nun 1023 maddesinden kaynaklanan tazminat isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 20.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 10.5.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Çekişmeli parseller hakkında 1990 yılında düzenlenen kadastro tesbit tutanaklarında taşınmazların tapu kayıtları kapsamında kaldığı ve kazandırıcı zamanaşımı yoluyla mülk edinme koşullarının davacılar yararına oluştuğu belirtildikten sonra sadece Orman Bölge Şefliğinin 11.07.1989 tarihli kararı ve ekindeki orman kadastro haritasına göre taşınmazların orman kadastro haritası kapsamı içinde kaldığından söz edilerek orman niteliğiyle Hazine adına tesbit edilmiş ve yasaya da aykırı olarak beyanlar hanesine davacıların zilyet olduğu şerhi verilmiştir. -2- 2007/1499-2442 Dava, 10 yıllık hak düşürücü süre içeresinde açılan tapu kaydının iptaliyle birlikte 6 aylık askı ilan süresi içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki orman kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., tapu kaydına dayanarak yörede 1988 yılında ilk kez yapılan orman kadastrosu sırasında ... Köyündeki Aralık 1977 tarih 1 nolu tapuya kayıtlı taşınmazın 517 parsel nolu orman parseli içinde kaldığını, tapu kapsamındaki 21 dönümlük taşınmazın tamamının orman sınırı içine alınması işleminin yanlış olduğunu, bu yere ait sınırlamanın iptalini ve adına tescilini istemiştir. Mahkemece davanın hak düşürücü süre geçmiş olduğundan reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava on yıllık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir....