Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda, davalı şirketin borca batık olması ortaklıktan çıkmaya engel teşkil etmeyeceği gibi, münfesih durumda olan bir şirket ortağının haklı sebep olmasına rağmen yasanın kendisine tanıdığı şirketten çıkmaya izin isteme hakkından imtina ederek şirketin feshini talep etmeye zorlanamayacağı, HMK 33. maddesi uyarınca hukuki değerlendirme mahkemeye ait olduğundan ve aynı Yasanın 282. maddesi uyarınca mahkeme bilirkişinin oy ve görüşüyle bağlı olmadığı gözetildiğinde, asıl dava bakımından subüt bulan davanın kabulü ile davacıların davalı şirketten çıkma istemlerinin kabulüne karar vermek gerekmiştir." şeklindedir. İhtarnameler; ... Noterliği'nin 15.01.2020 tarih ve ... yevmiye sayılı ihtarname ile davacı tarafından şirket ortağı ...'...

    Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 16/09/2015 tarih ve 2014/718-2015/687 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkili ile davalı gerçek şahısların davalı şirketin hem ortağı hemde yöneticileri olduğunu, müvekkilinin yokluğunda kendilerini müdür atadıklarını, buna ilişkin ortaklar kurulu kararının iptal edildiğini,müvekkilini müdürlükten uzaklaştırmak için ortaklar kurulu kararını aldıklarını, müvekkilinin iradesini sakatlayarak sermaye artışı yaptıklarını, kar dağıtımı yapılmadığını, şirketin mali ve hukuki durumu hakkında ise bilgi verilmediğini, şirket kaynaklarını kendilerine ve akrabalarına aktardıklarını iddia ederek davalı şirketin feshi ve tasfiyesine...

      etmiş, 06.02.2013 tarihli dilekçesi ve 18.06.2013 tarihli celsedeki beyanıyla taleplerini şirket ortaklığından çıkmaya izin verilmesi ve birleşen dava yönünden ise davalının şirket müdürlüğü görevinden azledilmesi olarak sınırladıklarını belirtmiştir....

        Somut olayda, ilk derece mahkemesince 6102 sayılı TTK'nın 638/2. maddesine dayalı olarak ortaklıktan çıkmaya izin istemine ilişkin açılan davada davacının davasını ispatlayamadığı gerekçesiyle açılan davanın reddine karar verilmiş ise de; davacı yanca dava dilekçesinde davalı şirketin fesih ve tasfiyesine yönelik herhangi bir talepte bulunulmadan yalnızca şirket ortaklığından çıkmaya izin istemli olarak işbu dava açılmıştır. Hukuki tavsif hakime aittir. Ortaklıktan çıkmaya ilişkin TTK 638/2 maddesi limited şirket ortağına tanınan bir haktır. Oysa anonim şirkette ortağın pay devri serbestisi kuralı çerçevesinde ortaktlıktan çıkma isteme hakkı yoktur....

        Somut olayda, ilk derece mahkemesince 6102 sayılı TTK'nın 638/2. maddesine dayalı olarak ortaklıktan çıkmaya izin istemine ilişkin açılan davada davacının davasını ispatlayamadığı gerekçesiyle açılan davanın reddine karar verilmiş ise de; davacı yanca dava dilekçesinde davalı şirketin fesih ve tasfiyesine yönelik herhangi bir talepte bulunulmadan yalnızca şirket ortaklığından çıkmaya izin istemli olarak işbu dava açılmıştır. Hukuki tavsif hakime aittir. Ortaklıktan çıkmaya ilişkin TTK 638/2 maddesi limited şirket ortağına tanınan bir haktır. Oysa anonim şirkette ortağın pay devri serbestisi kuralı çerçevesinde ortaktlıktan çıkma isteme hakkı yoktur....

          Mahkemece; davanın limited şirketten çıkmaya izin verilmesi ve çıkma payının ödenmesine ilişkin olduğu, yapılacak yargılama neticesinde davacının alacak hakkının varlığının sabit olması halinde dava tarihi itibariyle hesaplama yapılabileceği, dava tarihinden sonra yapılacak devirlerin davacının çıkma payını etkilemeyeceği, dolayısıyla tedbir kararı verilmesi için gereken hukuki yararın olmadığı, uyuşmazlık konusu olmayan mal ve haklar üzerine tedbir uygulanamayacağı gerekçesi ile davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur....

            Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu şirketin 1/2 payının davacıya 1/2 payının davalıya ait olduğu , başkaca şirket hissedarı olmadığı, davanın şirket hissedarı davacı tarafından diğer hissedar davalıya karşı açıldığı, yerleşik Yargıtay kararlarında uygulandığı üzere şirketin tüm ortakları davacı ve davalı olarak davada taraf olduğundan haklı nedenle fesih davasında şirketin taraf gösterilmemesinin sonuca etkili olmayacağı, taraf teşkilinin tamamlanmış kabul edileceği, feshi istenen dava konusu şirketin ortaklarının davacı ve davalı olması, başka ortak bulunmaması, bu iki ortak arasında davanın açılmasından itibaren geriye doğru iki üç yıllık sürede sürekli anlaşmazlık ve çekişme bulunduğu, davacı ortağın işyerine girmesine davalı tarafından izin verilmediği, dolayısıyla taraflar arasında birkaç yıl süren güvensizlik ve anlaşmazlığın devam etmesi nedeniyle şirketteki ortaklığın devamının sağlanmasında sorun ortaya çıktığı, ortaklar arasındaki güven ilişkisinin...

              nın yeniden atandığı, 29.06.2016 tarihli ortaklar kurulu kararı ile şirketin süresinin 30 yıldan 59 yıla çıkarıldığı tespit edilmiştir. Şirketin sermayesi ve ortaklık yapısı: Şirketin sermayesinin 20.000 TL olduğu ve tamamının ortaklarca ödendiği tespit edilmiştir. Tarafların ortağı olduğu davalı şirketin incelenen yasal ticari defter kayıtlarına göre, 2019 yılı aktif toplamının, 2.411.735,72 TL, borçlarının, 1.414.962,71 TL olduğu, öz kaynaklarının ise 996.773,01 TL olduğu ve şirketin 2019 yılında borca batık olmadığı, şirketin sermayesinin özkaynaklar içerisinde korunduğu tespit edilmiştir. Davalı şirketin 2020 yılı aktif toplamının, 7.429.371,32 TL, borçlarının, 6.483.563,15 TL olduğu, öz kaynaklarının ise 945.808,17TL olduğu ve şirketin 2020 yılında borca batık olmadığı, şirketin sermayesinin özkaynaklar içerisinde korunduğu tespit edilmiştir....

                Maddesi gereğince; tahkikat aşamasında toplanacak delillere göre ortaklıktan çıkma payının tespitiyle, ileride tespit edilecek bu tutarlara kadar arttırılmak üzere işletilecek ticari temerrüt faizi ile birlikte müvekkil için şimdilik 20.000,00 TL ortaklıktan çıkma payının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının şirkette fiilen çalışmadığını, bir katkısı bulunmadığını, resmi olarak müdür yetkisine sahip olduğunu, şirketi borçlandırıcı, ortaklıkla bağdaşmayan işlemler yaptığı, şirket aracına el koyduğunu, şirketin marka değeri ve aktif mal varlığı olmadığı, kamu ve özel pek çok şirkete, şahsa borcu bulunduğunu belirterek davanın kısmen kabulü ile davacının müvekkili şirket ortaklığından çıkarılmasına, ancak talep edilen ortaklıktan çıkma payının ödenmemesine karar verilmesini talep etmiştir....

                Maddesi gereğince; tahkikat aşamasında toplanacak delillere göre ortaklıktan çıkma payının tespitiyle, ileride tespit edilecek bu tutarlara kadar arttırılmak üzere işletilecek ticari temerrüt faizi ile birlikte müvekkil için şimdilik 20.000,00 TL ortaklıktan çıkma payının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının şirkette fiilen çalışmadığını, bir katkısı bulunmadığını, resmi olarak müdür yetkisine sahip olduğunu, şirketi borçlandırıcı, ortaklıkla bağdaşmayan işlemler yaptığı, şirket aracına el koyduğunu, şirketin marka değeri ve aktif mal varlığı olmadığı, kamu ve özel pek çok şirkete, şahsa borcu bulunduğunu belirterek davanın kısmen kabulü ile davacının müvekkili şirket ortaklığından çıkarılmasına, ancak talep edilen ortaklıktan çıkma payının ödenmemesine karar verilmesini talep etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu