Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE: Dava, anonim şirketin haklı sebeple feshi ve tasfiyesi, tasfiye payının ödenmesi, olmadığı takdirde TTK 531 hükmü gereği payının ödenerek davacının haklı sebeple şirketten çıkmasına ilişkindir. Mahkemece, davalı şirketin fesih ve tasfiyesine ilişkin talebin reddine, davacıların ortaklıktan çıkma ve çıkma payı ödenmesine yönelik talepleri bakımından kabulüne, davacıların ortaklıktan çıkmalarına izin verilmesine, çıkma paylarının davacılara ödenmesine karar verilmiştir. Hükmün, davalı şirket ve katılma yoluyla davacılar tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya Dairemizde ön önceleme safhasında bulunduğu aşamada davalı vekilinin 26/09/2023 tarihli dilekçesi ile istinaf talebinden feragat ettiğini bildirmesi üzerine dosya re'sen ele alındı.Feragata ilişkin; HMK 349/2 maddesinde, ''Dosya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiş ve henüz karara bağlanmamış ise başvuru feragat nedeniyle reddolunacağı'' düzenlenmiştir. Feragatin geçerliliği kayıtsız ve şartsız olmasına bağlıdır....

    Somut olayda dava dilekçesinde davalı T4'ın davalı şirketi temsil yetkisinin kaldırılarak şirkete kayyum atanması, davalı şirketin kar payının tespiti, davalı Erdem'in davacılar ve davalı şirketi ne kadar zarara uğrattığının tespiti ile davalı Erdem'in kar payının tespiti ve davalı şirketin feshi bu talebin kabul edilmemesi durumunda TTK 638.maddesi gereği davacı T2un davalı şirketten çıkmasına izin verilmesi ve çıkma payının tahsili talebi istenmiş ilk derece mahkemesince davacı T1 açtığı davanın davacının aktif husumet ehliyeti olmadığından reddine, davacı T2un açtığı şirketin feshi davasının kabulü ile Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünün 303845 sicil numarasına T5 Şirketinin fesih ve tasfiyesine karar verildiği davacıların diğer talepleri hakkında herhangi bir hüküm kurulmadığı anlaşılmaktadır....

    DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ve davalılar ... ile ...’ın diğer davalı şirketin ortakları oluğunu, şirketin içinin davalılar tarafından boşaltıldığını, şirketin paralarının davalı şahıslarca çekilip mal edinildiğini, davacının davalı şirkete oldukça kâr getireceği değerlendirilen Hatipoğlu Madencilik Ltd....

      nın belirlendiğini, müvekkiline ortak olduğu tarihten bu yana hiç bir şekilde kâr payı ödemesi yapılmadığını, şirketin kötü yönetildiğini ileri sürerek müvekkilinin kâr payının tespiti ile şimdilik 10.000 TL'nin tahsiline, ortaklığın çekilmez hale gelmesi nedeniyle şirketin feshi ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, birleşen davada da aynı nedenlerle beraber davalı şirket müdürünün şirketin stokta bulunan mallarını faturasız olarak sattığını, hatta bu sebeple satılan malların bir çoğunun bedeli alınamadığını, şirketin faturasız ve usulsüz satışlar yönüyle zarara uğratıldığını ileri sürerek davalı ...'nın şirket müdürlüğünden azlini, şirket yönetiminin kayyuma devredilmesini talep ve dava etmiştir....

        Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 13.04.2011 tarih ve 2009/177-2011/285 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkili ile davalıların davalı şirketin ortağı olduğunu, davalı ...'ın şirket müdürü olarak atandığını, ancak müvekkiline şirket hesaplarını inceletmediğini ve gelir gider konusunda da bilgilendirmediğini, diğer davalının da müvekkilinin işyerinden ayrılmasını istediğini, şirket ortaklarının birbirlerine güveni kalmadığını ve şirketin devamının mümkün olmadığını ileri sürerek, bilirkişilerce tespit edilecek kar payının ödenerek şirket ortaklığından çıkarılmasını, aksi halde davalı şirketin feshini talep ve dava etmiştir....

          İbraz edilen kök ve ek bilirkişi raporunda güncel rayiç değerler üzerinden ve somut, aksi kanıtlanmamış davalı şirketin mali kayıtlarına göre, karar tarihine en yakın ortaklıktan çıkma payının hesapladığı davacıların davalı şirketin 31/12/2021 tarihli rayiçi öz varlık toplamı olan 8.693.249,90-TL nin sermaye payları olan 0.1250'sine tekabül eden 1.086.656,24-TL'si ortaklık paylarını talep edebilecekleri buna göre 1.086.656,24 TL ortaklık payının ...'e, 1.086.656,24 TL ortaklık payının ...'e, 1.086.656,24 TL ortaklık payının ...'e, 1.086.656,24 TL ortaklık payının ...'e ödenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. TTK 616/1-e maddesi gereğince kar payı dağıtılmasında yetkili organ olan genel kurulda kâr payı dağıtılmasına ilişkin herhangi bir karar alınmadan kâr payı dağıtılması da mümkün değildir. Davalı şirketin kâr payı dağıtmasına yönelik alınmış bir genel kurul kararı olmadığından kar payı talebine ilişkin davanın reddine karar vermek gerekmiştir....

            Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketin ortağı olan diğer davalının kendi şahsi borçlarından dolayı şirketteki hisselerine haciz konulduğu, davalı şirketin kuruluşundan itibaren ortaklar kurulunun toplanmadığı, kar dağıtılmadığı dolayısıyla şirketin kuruluşuna yol açan sebeplerden olan kar elde edilmesinin ve şirketin işletme amacını yerine getirmesinin imkansız hale geldiği, ortaklıktan ayrılmayı talep etmekte haklı sebeplerin bulunduğu, davacının ilk terditli talebi ortaklıktan çıkma olduğundan ve diğer davalı şirketin fesih ve tasfiyesini istemediğinden öncelikle davacının ilk terditli talebi yönünden karar verilmesi gerektiği, davacının çıkma payına ilişkin talebinden feragat ettiği gerekçesiyle davacının davalı şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesine, çıkma payına ilişkin talebin feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir....

              un ... tarihinde boşandıklarını ve ortaklığı sürdürmeleri imkanı kalmadığını, tarafların karşılıklı şikayetleri üzerine başlayan soruşturmanın KYOK ile sonuçlandığını ve yaşanan olumsuzluklar sebebiyle ortakların birbirlerine güveni kalmadığını, bu sebeple davacının ortaklıktan çıkmasına ve ayrılma akçesinin belirlenerek davacıya ödenmesine karar verilmesinin yerinde olacağını, ayrıca davalı şirketin 1997 yılından bu yana kâr dağıtmadığını ve bu sebeple kar payının da belirlenip davacıya ödenmesi gerektiğini beyanla, davacının haklı sebeple ortaklıktan çıkmasına izin verilmesini ve dava değerini artırma hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100.000-TL ayrılma akçesi ile 60.000-TL kâr payının faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir....

                Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 30/06/2014 gün ve 2011/435 - 2014/286 sayılı kararı bozan Daire'nin 09/11/2015 gün ve 2015/4748 - 2015/11693 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü: Davacı vekili; müvekkilinin davalı şirketin % 12 hisseli ortağı olduğunu, müvekkilinin bir müddet davalı şirketin müdürlüğünü yaptığını, daha sonrasında azledildiğini, müvekkilince Temmuz 2011 tarihi itibariyle şirket ortaklığından çıkma talebinde bulunulduğunu, bunun üzerine davalı şirketin hakim ortağınca müvekkilinin iş akdinin sonlandırıldığını, müvekkilinin bu aya ilişkin maaşının ödenmediği gibi yıllık izninin de müvekkiline kullandırılmadığını, bu olaylar sonrasında şirket ortakları arasında ihtilafların...

                  MADDEYE GÖRE TEBLİGAT) DAVA : Şirket Ortaklığından Çıkmaya İzin Verilmesi DAVA TARİHİ : ... KARAR TARİHİ : ... GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 31/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan şirket ortaklığından çıkmaya izin verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin Kayseri ......

                    UYAP Entegrasyonu