şirketler bakımından zorunlu organ olarak belirlenen yönetim kurulunun üyesiz kalması, şirketin idaresi ve temsili yönünden sakıncalı olduğundan ve ticari hayata aykırılık teşkil ettiğinden şirketin fesih sebebini oluşturduğunu, bu nedenle mahkemece geçici tedbir olarak şirkete kayyım atanmasını ve şirketin malvarlığıyla ilgili ilişkilerin devamlılığının ve yönetim sağlanmasını talep ettiklerini, akabinde davanın kabulüne karar verilerek davalı şirketin yönetim kurulu organının eksikliği nedeni ile şirketin feshine yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı şirketin iş bu dava konusunu kabul etmesine engel bir durum söz konusu değildir. Davalı şirketin ortak olmayan şirket müdürü temsil etmektedir. Davayı kabul ettiğinden dolayı diğer ortak şirketi zarara uğratmışsa elbette bu zararın tazminini TTK 553 gereğince istemesi mümkündür. Bu gerekçelerle şirketin vaki kabulü nazara alınmak suretiyle davacının asıl talebi olan şirketin haklı nedenle fesih davasının kabulüne karar verilmiş, aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur....
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı şirketin 2008, 2009, 2010 yıllarına göre 2011 ve 2012 yıllarındaki satış ve gelirlerinin ciddi şekilde azaldığını ve zarar etmeye başladığını, vergi dairesinden gelen cevaba göre davalı şirketin 18/07/2013 tarihinde resen terki yapıldığını, 2013 yılının kurumlar vergisi beyannamesinin de vergi dairesine verilmediğini, matrahı "0" olarak takdir edildiğini, sonuç olarak davalı şirketin faaliyette bulunmadığı, kâr dağıtımı yapmadığı, 2008 yılında 280.322,76 TL olan özkaynaklarının ciddi oranda azalarak 2012 yılınında 22.125,45 TL'ye kadar düştüğünün görüldüğü, davalı şirketin daha önceleri kâr etmesine karşın davanın açıldığı yıl itibariyle büyük zarar ettiğini, bu zararın takip eden yıl da devam ettiğini, bu sebeplerle şirketin artık ticari faaliyetlerini yapamaz hale geldiğini, dolayısıyla şirketin kuruluşunda ve daha sonraki bir kısım dönemde ortaklar arasında var olan ortak amaç unsurunun son...
borçlarını ödeyerek çevirebilecek hale geleceği"; 01/06/2016 havale tarihli gözetmen raporunda; "davacı şirketin 31/12/2015 tarihi itibariyle öz varlığının menfi 748.158,51 TL olarak gözüktüğü, şirketin iyileştirme projesini gerçekleştirmek için DSE ile görüşmelere devam edilmekte olduğu, şirketin ihalesini aldığı iki adet baraj yapım işinin bitirilmesi için anlaşmaların imzalandığı ve işlerin yaklaşık 1 aylık sürede bitirilip şirketin hakedişlerini yapmasının beklendiği, yine şirketin en önemli alacaklısı olan TEB ile borç tasfiye protokolü imzalandığı"; 06/06/2016 havale tarihli gözetmen raporunda; "31/03/2016 tarihi itibariyle davacı şirketin defter kayıtlı değerine göre öz varlığının menfi 773.818,10 TL olduğu, bilirkişi heyetinin reel değerlemeleri sonrasında ortaya çıkan reel değer azalışı sonunda öz varlığının -1.044.263,94 TL olduğu, şirketin yüklendiği ihale konusu işler dolayısıyla sözleşmelerin imzalandığı, imalatlar kısmının hemen hemen bitirildiği, montaj işlerinin ise devam...
Borca batıklık, TTK'nın 324/.... maddesine göre şirket aktiflerinin şirketin pasifini karşılamaya yetmemesi, İİK'nın 179. maddesine göre şirket borçlarının şirketin aktifinden fazla olması anlamına gelmektedir. Borca batıklığın tespiti için TTK'nın 324/.... maddesi uyarınca aktiflerin satış değerinin dikkate alınması gerekir. İflas erteleme talebinde bulunan şirketin öncelikle borca batık durumda olup olmadığı tespit edilmelidir. İflas erteleme talebinde bulunan şirket borca batık durumda değilse bu gerekçeyle iflas erteleme talebi reddedilmeli ve şirketin iflasına karar verilmemelidir. Mahkemece hükme esas alınan son bilirkişi raporu hüküm kurmaya ve denetime elverişli değildir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkemece, şirket müdürü olan davacının, şirketin tasfiyesi için genel kurulu toplayıp şirketin tasfiyesini sağlama olanağının bulunmasına rağmen, bu seçeneği kullanmaksızın doğrudan mahkeme aracılığıyla şirketin fesih ve tasfiyesini talep etmesinde hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiğini, dava dilekçesindeki talebin şirketin tasfiyesine ilişkin olmayıp, tasfiyesiz olarak haklı nedenle feshine ilişkin olduğunu, talep ile mahkeme gerekçesinin uyuşmadığın, Müvekkili ile dava dışı ......
İlgili şirketin mükellefiyet kaydının .....tarihi itibariyle Re'sen terk ettirildiğinin..."belirtildiği, görülmüş olup, tüm bu nedenlerle davalı şirketin aktif olmadığı kanaatine varıldığı..." şeklinde rapor ibraz edildiği görülmüştür. Limited şirketin sona ermesi ve sonuçları başlığı ile TTK 636. maddesinde yer alan düzenlemeye göre; Limited şirket, şirket sözleşmesinde öngörülen sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesiyle, genel kurul kararı ile iflasın açılması ve kanunda öngörülen diğer hallerde sona erer. Uzun süreden beri şirketin kanunen gerekli organlarından biri mevcut değilse veya genel kurul toplanamıyorsa, ortaklardan veya şirket alacaklılarından birinin şirketin feshini istemesi üzerine şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi, müdürleri dinleyerek şirketin, durumunu Kanuna uygun hâle getirmesi için bir süre belirler, buna rağmen durum düzeltilmezse, şirketin feshine karar verir....
Davacı şirket yetkilisi ve ortağı tarafından TTK 636/2 maddesi gereğince davalı şirketin faal olmadığı, şirketin organlarının mevcut olmadığı, şirketin esas sözleşmedeki amaçlarını yerine getirmesinin, şirketin yönetim organlarının toplanmasının ve karar almasının mümkün olmadığından bahisle davalı şirketin feshi ve tasfiyesi talebinde bulunulmakla, yargılama sırasında yapılan araştırma sonucunda ... İlçe Emniyet Müdürlüğü görevlileri tarafından tutulan tutanak ve......
in yönetim kurulu başkanı, davacının yönetim kurulu üyesi olarak atandığı, davacı ve dava dışı şahsın görevinin 06/11/2016 tarihinde sona erdiği, şirketin kuruluşundan bu yana geçen süre içerisinde genel kurulun toplanmadığı, görev süresi sona eren yönetim kurulu üyeleri yerine yeni yönetim kurulu üyelerinin atanmadığı, bu nedenle şirketin organsız kaldığı, celp edilen kayıt ve belgelere göre şirketin gayri faal olduğu, şirket ortaklarının, şirketin kanuna uygun hale getirme istek ve arzularının bulunmadığı, defter ve kayıtları temin edilemeyen şirketin borca batık olup olmadığının tespit edilemediği, iş bu nedenle gayri faal ve organsız kalan şirketin TTK nun 530 ve 531....
Ek tasfiyesi talep edilen şirkete ait sicil dosyası getirtilmiş, incelenmesinden13/07/2021 tarihli -----yayımlanan karar ile tasfiyeye girdiği, davacının tasfiye memuru olduğu, 30/04/2022 tarihli genel kurul kararıyla da şirketin sicilden terkin edildiği anlaşılmıştır. -----ubeye yazılan yazıya şirket adına kayıtlı hesapların bulunduğu yönünde cevap verilmiştir. -----ATM -----Esas sayılı dosyasında ------ konkordato talepli davalarının görüldüğü tespit edilmiştir. Davacı tasfiye memuru olduğu Tasfiye Halinde ----- tek ortak ve yetkilisi iken tasfiye kararı alıp şirketin sicilden terkin olduğunu, terkin sonrasında şirketin bazı alacaklarının tahsil edilmediğini ve şirketin banka hesaplarının kapatılması gerektiğinin anlaşıldığını belirterek şirketin ek tasfiye işlemleri için ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmektedir....