Borçlar Kanunu ışığında, kanunun emredici hükümlerine aykırı olan kararları batıl kararlar olarak kabul etmek gerekmektedir. Olayda, kooperatif yönetim kurulu, genel kurul kararına dayanmak suretiyle, kanun ve anasözleşme ile ortağa tanınmış olan bir hakkı, devir hakkını engellemiştir. Yönetim kurulunun buyurucu nitelikteki hükümlere aykırı surette devri önleyici karar alması mümkün olamayacağından, bu durumda alınan kararın "batıl karar" olduğu açıktır. Batıl olan yönetim kurulu kararları, kooperatif ortakları ve üçüncü kişiler için hiçbir hak ve borç doğurmaz. Bu nedenlerle, kooperatif yönetim kurulunun 25.10.2018 tarih ve ... sayılı kararının batıl olduğu anlaşıldığından, davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacının davasının KABULÜNE, Dava konusu S.S. ......
ünün üç yıl içinde ödenmesi gerektiği yönünde karar alınmışken yönetim kurulu kararıyla vade belirlendiği ve müvekkilleri hakkında ıskat prosedürünün işletildiğini, yönetim kurulunun, esas sözleşmenin, sermayenin ödenmesi şekil ve şartlarının değiştirilmesi niteliğindeki kararının genel kurulun devredilemez yetkilerine aykırı olup, bu konuda alınmış yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğunu, davacılar adına karar verilmesinin eşit işlem ilkesine aykırı olup, bu nedenle de yönetim kurulu kararının batıl olduğunu, şirket esas sözleşmesi gereği, 27/05/2014 tarihine kadar ödenmesi mümkün olan .../... oranındaki sermayenin ödeme tarihinin yönetim kurulu kararıyla öne çekilmesinin esas sözleşmeye aykırılık teşkil edip iptalinin gerektiğini ileri sürerek davalı şirketin 08/.../2012 tarih 93 numaralı, ....09.2013 tarih 105 numaralı ve .../07/2013 tarih 104 numaralı yönetim kurulu kararının iptaline karar verilmesini talep etmiş, .../03/2014 tarihli dilekçesi ile dava konusu ettikleri kararların...
İlk derece mahkemesince, TTK'nın 449. maddesi gereğince yönetim kurulu üyelerine görüşlerini bildirmek üzere tebligat çıkarıldığı, yönetim kurulu üyelerinin yazılı beyan sunduğu görülmüştür. TTK'nın 445. maddesi gereğince, alınan kararların yasaya, anasözleşmeye veya objektif iyiniyet kurallarına aykırı olduğunun da yaklaşık olarak ispat edilmesi gerekmektedir....
Tedbire itiraz eden ... 08/02/2022 tarihli dilekçesinde ve özetle ; Şirket yöneticileri olarak, Şirket işlerinin hem hukuka uygun hem de şirket menfaatine olacak şekilde yürütülmesini tesis etmekle yetkili ve görevli kılındıklarını, Davalı Şirket'in 2020 yılı olağan genel kurul toplantısının yapılmasının hiçbir hukuki gerekçe bulunmaksızın durdurulmuş olmasına itiraz edilmesinin bir zorunluluk olduğunu, pay sahiplerinin menfaatinin hangi yönde olduğu yönetim kurulu üyeleri için tespiti imkânsız bir hâl aldığını, en geç Mart 2021'de tamamlanması gereken olağan genel kurulun hâlâ gerçekleştirilememiş olması da yönetim kurulunun özen ve sadakat yükümlülüğü karşısında sorunlu olduğunu, Anılan nedenlerle , şirket menfaatine karar tesis edilmesini sağlamak ve şirket yönetim kurulu üyelesi olarak şahsi yükümlülüklerimin gereğini yerine getirmek adına verilen tedbirin kaldırılmasını talep etmiştir....
Tedbire itiraz eden ... 08/02/2022 tarihli dilekçesinde ve özetle ; Şirket yöneticileri olarak, Şirket işlerinin hem hukuka uygun hem de şirket menfaatine olacak şekilde yürütülmesini tesis etmekle yetkili ve görevli kılındıklarını, Davalı Şirket'in 2020 yılı olağan genel kurul toplantısının yapılmasının hiçbir hukuki gerekçe bulunmaksızın durdurulmuş olmasına itiraz edilmesinin bir zorunluluk olduğunu, pay sahiplerinin menfaatinin hangi yönde olduğu yönetim kurulu üyeleri için tespiti imkânsız bir hâl aldığını, en geç Mart 2021'de tamamlanması gereken olağan genel kurulun hâlâ gerçekleştirilememiş olması da yönetim kurulunun özen ve sadakat yükümlülüğü karşısında sorunlu olduğunu, Anılan nedenlerle , şirket menfaatine karar tesis edilmesini sağlamak ve şirket yönetim kurulu üyelesi olarak şahsi yükümlülüklerimin gereğini yerine getirmek adına verilen tedbirin kaldırılmasını talep etmiştir....
Tedbire itiraz eden ... 08/02/2022 tarihli dilekçesinde ve özetle ; Şirket yöneticileri olarak, Şirket işlerinin hem hukuka uygun hem de şirket menfaatine olacak şekilde yürütülmesini tesis etmekle yetkili ve görevli kılındıklarını, Davalı Şirket'in 2020 yılı olağan genel kurul toplantısının yapılmasının hiçbir hukuki gerekçe bulunmaksızın durdurulmuş olmasına itiraz edilmesinin bir zorunluluk olduğunu, pay sahiplerinin menfaatinin hangi yönde olduğu yönetim kurulu üyeleri için tespiti imkânsız bir hâl aldığını, en geç Mart 2021'de tamamlanması gereken olağan genel kurulun hâlâ gerçekleştirilememiş olması da yönetim kurulunun özen ve sadakat yükümlülüğü karşısında sorunlu olduğunu, Anılan nedenlerle , şirket menfaatine karar tesis edilmesini sağlamak ve şirket yönetim kurulu üyelesi olarak şahsi yükümlülüklerimin gereğini yerine getirmek adına verilen tedbirin kaldırılmasını talep etmiştir....
bu hükümler yönünden iptal sonucunun oluşmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak, davanın esası hakkında yeniden hüküm verilmesine, bu doğrultuda; yasal koşulları bulunmayan butlanın tespiti talebi tespitinin reddine, genel kurulda alınan kararların iptali talebinin kısmen kabulüyle, davalı şirketin 03.08.2016 tarihli genel kurulunda; gündemin 7. maddesinin 1. fıkrasıyla yönetim kurulu başkanı ...'...
Mahkemece davacılardan ... ve ... tarafından açılan davanın, aktif dava ehliyeti bulunmadığından reddine, diğer davacılar tarafından açılan davanın kabulü ile; 12/11/2013 tarihli kat malikleri kurulu kararının mutlak butlan ile batıl olduğunun tespitine, 12/11/2012-12/11/2013 döneminde yönetim tarafından 121.743,30TL harcama yapıldığının tespitine, 634 sayılı KMK'nun 34/3. maddesi uyarınca dava konusu Yeşilköy mahallesi, Serbesti caddesi No:60 adresinde bulunan ... Apartmanına yönetici olarak ...'in atanmasına karar verilmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir Dava konusu uyuşmazlık, kat malikleri kurul kararının iptali, yönetici atanması ve yönetim tarafından yapılan harcamaların tespiti istemine ilişkindir....
şirket yönetim kurulunun 30/11/2021 tarihli yönetim kurulu toplantısında alınan ..., ... ve ... karar numaralı yönetim kurulu kararları hakkında verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, davacıların açmış oldukları davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. 13/12/2021 tarihinde davacı vekilince mahkememizin ......
ın 16 Temmuz 2015 tarihinde vefat ettiğini, halen geçerli olan bu mirasçılık belgesine göre murisin mirasçılarının ... ... olduğunu, hisse üzerinde mirasçıların elbirliği ile malik bulunduğunu, yönetim kurulunun mirasçıların bir kısmının talebi ile elbirliği ile ortaklığı bozmasının hukuken mümkün olmadığını, davalı şirket yönetim kurulunun mirasçılarının elbirliği ile sahip olduğu miras ortaklığı payını, yönetim gücünü kullanarak hiçbir yasal zemin oluşturulmadan kanuna aykırı şekilde paylaştırıldığını, .... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2016/... Esas sayılı dosyası ile yasal düzenlemeye uygun hareket ederek ortaklığın giderilmesi davası açıldığından 07/03/2016 tarihli, 1 no'lu Yönetim Kurulu Kararının batıl olduğunun tespitini, batıl yönetim kurulu kararına göre pay defterine işlenen kayıtların önceki duruma getirilmesini/düzeltilmesini, yargılama giderleri ile karşı tarafa vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir....