Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davalının icra dairesinin yetkisine ve borca itirazı nedeniyle takibin durduğu, ilk itirazlardan olan mahkemenin yetkisine itirazdan önce dava şartlarının incelenmesi gerektiği, mülga 6762 sayılı TTK'nın 520. maddesi gereğince, limited şirkette pay devrinin hüküm ifade edebilmesi için sözleşmenin noterde tasdiki, ortaklar kurulunun devre muvafakat etmesi ve bu devrin şirketin pay defterine işlenmiş olması gerektiği, bu şartlardan birinin bulunmaması halinde, limited şirket pay devirlerinde bölünme kuralı geçerli olmadığından pay devrinin ortaklar arasında dahi geçersiz (Yargıtay 11....
Maddesinde "Hisselerin Devri" alt başlıklı bendinde "pay defterine kayıtlı ortakların, pay çoğunluğunun onayı alınmaksızın pay devri yapılamaz." hükmü ile pay devrini zorlaştıran hüküm düzenlenmiş ise de, ilgili maddenin 6103 sayılı kanunun 28/7 fıkrası gereğince nama yazılı payların devri hususundaki düzenleme karşısında kanuna aykırı olması sebebiyle geçersiz olduğu, bu hali ile 26/07/2019 tarihli hisse devir sözleşmesindeki nama yazılı pay devrinin geçerli olduğu tespit edilmekle davanın kabulüne ..." davanın kabulü ile davacı adına devredilen 100.000 TL nominal değerli hissenin şirket defterine kaydedilmesi ile şirket ortağı olduğunun tespitine, hissenin pay defterine kaydedilmesine karar verilmiştir....
sözleşme konusu edilen pay devredenin malvarlığından çıkarak devralana geçtiğini, TTK m. 499 uyarınca da pay devrinin pay defterine kaydı anonim şirkete karşı paya bağlanan ortaklık haklarının kullanımına olanak sağladığını, davacının da dahil olduğu diğer eski paydaşlar ..., ... ve ...'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/2 KARAR NO : 2022/137 DAVA : Hisse devrinin iptali ile devri mümkün olmaması halinde bedelinin ortaktan tahsili. DAVA TARİHİ : 02/01/2020 Mahkememiz dosyası ile birleştirilen Bakırköy ...... Asliye Ticaret Mahkemesinin ....... esas ....... karar sayılı dosyası. DAVA : Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin) DAVA TARİHİ : 11/02/2020 KARAR TARİHİ : 10/02/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 08/03/2022 Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP:Asıl davada davacı vekili özetle; müvekkilinin %80 hissedar olduğu ....... Sanayi ve Ticaret A.Ş.'deki tüm hisselerinin davalı yan tarafından, müvekkilinin iradesi sakatlanmak sureti ile devrinin sağlanmış olması nedeniyle iptali, hisselerin müvekkili ...'...
Bu protokol öncesinde düzenlenmiş olan toplantı tutanağında; süresi protokolde belirlenmek üzere şirketin durum raporlarının yönetim kuruluna sunulmasından sonra şirket hisselerinin devrinin gerçekleştirileceği, protokolün en geç 22.03.2017 tarihine kadar hazırlanacağı ve protokolde hisse devrine kadarki şirket değerlemesine ilişkin usullerin belirleneceği kararlaştırılmıştır. 30.03.2017 tarihli protokolde ise; genel kurula müteakip davalıların önereceği şirketlerin piyasa değerini tespit edecek kişi veya firmanın görevlendirileceği, gerekli müzakerelerden sonra hisse devredecek ve devralacaklar arasında mutabakat sağlandığında pay defterlerinin yeniden düzenleneceği, protokol öncesinde şirket yönetim kurulunun şirket ve şahıslara ait olduğunu beyan ettiği varlık ve oluşumların doğru olduğunun kabul edildiği, izahı zor veya imkansız farklılıklar çıkması halinde pay devrinin yeniden müzakere edileceği, pay dağılımının %50 ... varisleri, %30 ... ve %20 ... şeklinde olacağı, değerleme sonucunda...
e 2008 yılında devrettiği ancak hisse devriyle ilgili 4 suret olarak düzenlenen sözleşmeye daha sonra davalı ... tarafından 09/02/2016, 10/02/2016, 11/02/2016, 12/02/2016 tarihlerini içeren kaşe basılmak suretiyle sanki bu tarihlerde de ayrı bir hisse devri olmuş gibi davalı şirket pay defterine işlendiği, oysaki davacının davalı babasına 2008 yılında yaptığı hisse devri haricinde herhangi bir hisse devrinin olmadığı,devir sözleşmelerinin gerçeği yansıtmadığı iddiası ile hisse devri işlemlerinin iptali ile hisselerin davacıya iadesi ve davalı şirket pay defterine tescili istemine ilişkindir. Davalı ... hakkında dava konusu hisse devirlerine ilişkin işlemler nedeni ile özel evrakta sahtecili suçundan Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2017/245 Esas- 2018/ 889 Karar sayılı 15.11.2018 tarihli karar ile davalı ... hakkında mahkumiyet hükmü verildiği ,ceza dava dosyasının istinaf aşamasında bulunduğu tespit edilmiştir....
DEĞERLENDİRME :Dava; limited şirket genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davalı limited şirketin 720 payının davacıya devrinin onaylanmasına dair ... tarihli .../... sıra numaralı genel kurul kararı ile davacının şirket müdürü olarak 10 yıl süre ile atanmasına dair ... tarihli .../... sayılı genel kurul kararlarının yasaya ve sözleşmeye uygun olup olmadığı, müdür değişikliğine ilişkin iptali istenen kararın davacıya zorla imzalattırılıp imzalattırılmadığı, bu kapsamda genel kurul kararlarının iptali gerekip gerekmediği, yok hükmünde sayılıp sayılmayacağı noktasında toplanmıştır. TTK nun 622....
karar altına aldıklarından hisselerini geri alamadığını, olayda taraf muvazaası söz konusu olduğunu ileri sürerek, 30.11.2010 tarih ve 18807 yevmiye nolu limited şirket hisse devir sözleşmesinin geçersizliğine, iptaline, davalı ... adına kayıtlı %11,25 hisse kaydının iptali ile bu hisselerin davacı adına şirket ortaklar pay defterine işlenip tescil ve ilanına karar verilmesini istemiştir....
Davacı dava dilekçesinde özetle; --------- şirket pay devir sözleşmesinin taraflar arasında düzenlendiğini, davalının pay devir sözleşmesini imzaladığı------ pay devrini ------ ettirmediğini, bu durumun mağduriyete yol açtığını, devir edilen payların davalı tarafından üzerine alınmadığını belirtmiş; ..----- davalı ... adına tespit ve tescilinin yapılmasını talep etmiştir. Dava dilekçesinin davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, davalının süresinde cevap dilekçesi vermediği görüldü. Süresinde cevap dilekçesi vermeyen davalı, Hmk. 128. maddesi gereği ileri sürülen tüm vakıaları inkar etmiştir. Dava, ----- hisse devrinin tespiti ve -----------ilişkindir....
, kabul anlamına gelmemek kaydıyla ilgili sözde şahıslar arası devrinin Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesinden de anlaşılacağı üzere ilgili pay devrinin gerçek kişi/şahıslar arasında Mert Topçuoğlu ile Bahri Tuz arasında 15.02.2017 tarihinde ve 16.000- TL bedel üzerinden belirlenmişse de ilgili banka transferinin şirket tüzel kişileri arasında pay devri kararlaştırılmadan önce 10.02.2017 tarihinde gerçekleştiğini ve kalan 32.000- TL gibi fahiş bir miktar içinde bir neden bulunamamış olacak ki haksız bir şekilde sebepsiz zenginleşmenin hukuki nedenine dayandırıldığını, şahıslar arasındaki pay devri işlemini şirket tüzel kişiliğine hasredilmesinin hukuken mümkün olmadığını, sırf bu açıdan dahi davacının davasının reddinin gerektiğini, transfer açıklamasının %20 ibaresinin en azından o dönem için hangi amaçla eklendiği anlaşılamayarak sehven yazıldığı düşünülse de aslında tamamen kötü niyetli bir şekilde eklenerek davacı tarafından sonrasında haksız ve dayanaksız bir alacak ilişkisi kurulmasının...